Kategori: Türk Şiiri

Rüknettin’in Kalbi İçin Kehanetler

I rüknettin’in aynalarda ağladığı kadar var. bir mevsimin kıyısından tutarsan rüknettinkurak ovalara yağmurlar yağar,ayak bileklerinden kavrarsan bir harfi,kalbin şiir olup vadilerini sular. senin de vadilerin vardır rüknettin!kehanetler kurarsın, yağmalarsın kendinikurtarıp o yangında ilk önce kalbininiyedir, aynalarda azalır sesin. II doktorumben bu kalbimi sarınır örtünürümkış gecelerinde o nu yakar ısınırımüşürsem helak olacağımdan korkarım. doktorumgayya kuyusuna inmek …

Devamını oku

Ses (İm) Duvardan Düştü… /… Kaldırın

(ses düşerse, kelimeler yara alır) – pardon,’seni seviyorum’ diyen bir ses buradan geçtimi acaba?– hayır bayan, görmedik bir adam çıplak sesle şarkı söylüyor,sesi üşeyecek diye çok korkuyorumbir kadın limanda günah çıkartıyor,günahları denizi kirletecek diye tedirgin oluyorum tut(ma) beni gecekaranlığında şarkılara gebe kalıyorum – pardon, ‘seni özledim’ diyen bir ses uğradı mı acababuraya?– hayır bayan, uğramadı …

Devamını oku

Dilimde ay tutuldu…/…dilsizim

(akşam şaraba yatıracağım yüreğimi../..yarına bi’şeyciğim kalmaz) korunaklı şiirler yaz bana, sevgilim olmayan sevgili sağanak yağışlı günlerimde sığınacağım bir yer bulunsun bari, şiirlerde bir ev’cağızım olsun üç oda bir salon yalnızlığımı kiraya vereceğim heveslenme, senin için düşlerim başka aklını başından alıp, gezmeye götüreceğim ne güzel gülüyorsun, dudaklarında eski Istanbul resimleri öyle kal lütfen, yüzüme baktığın anın …

Devamını oku

Unutuyorum Sensizliğe Alıştığımı

Aşkın ve acının vadilerindenGeçerek yürümeyi öğrendi kalbimGözlerin var mıydı seninGörebilir miydin duygularımınMaverada açan çiçekleriniEllerin var mıydı seninTutabilir miydin uzatsaydım ellerimiNefesin zor fırtına dağıttı bedenimiParmaklar arasında duman duman her akşamÖlümle randevumu hatırlayıp yenidenMezarıma yürürkenUnutuyorum sensizliğe alıştığımıİçimin kan rengi okyanusundaZıpkın yemiş balık gibi yüreğim. Nurullah Genç

Savrulan Külleri Ömrümüzün

Bir kızın kocaman gözlerinde gördümbulutların dağlara sessizce çöküşünü Çocuksu susuşları gördüm, kırılan sevinci Ve kalbimi puslu yamaçlardaki pusulara saldım çobanlar çoktan inmişlerdi ovaya bense yapayalnız bir ağaçtım doruklarda Harelenen sularda bir yanık kokusu ve uzun boyunlu bir kızın gülümseyişi Işık zamana bağlı zamansa onun kocaman gözleridir artık Anladım tarih de yazılmaz bir aşkın sayfalarına düşmüyorsa …

Devamını oku

Bazen insan öyle bir özlenir ki

Bazen insan öyle bir özlenir ki..Özlenen bilse, yokluğundan utanır. Aziz Nesin

Piramit

piramit tepesine evvela köleler çıkarşaşı bir peygambere hiç bir mürit in…anırdırbir körün peruk takması kadar fecikıyamet de herkese kendi gibi kopacakusta terziler mezurasız anlarlargidip gelen trenlerle akaraken güzel gar lokantaları’nda içilir-bir şey var.. bir şey hep var-musalla taşı’na serçeler konarhurma ağaçları sögüt gölgesi ararpabuçlarım su çekiyor saçım sıfır numaraben bu hayatın yalancısıyımayran içmedik lakin yine …

Devamını oku

Manolya

Çengelköylü İlya Çarligis’eve Mıgırdiç Margosyan’a kaçak yolcularısınız sanki hayatınbeklediğiniz hep yanlış durakişler kesat bir agora indiğinizhangi kapıyı çalsanız üç günlük misafir karşılamasıoysa yerleşik sevdalara göredir insangöğsünüzde kutsanmış bir ülke gibi duranyüreğiniz kocaman bembeyaz bir manolyalimonlu çay kokusuyla serinletir anıları miras kalmış acılar eşyaların yüzündeyüzünüzde kıta kıta ayrılıkdin din ayrımcılık perçinlenmiş öfkenizdeyine de bir vaftiz gibi …

Devamını oku

Cin Masalı

kirpiklerinde kar biriktirenbir kadın anlattı, ben yazdım. kırk parçaya bölünmüş bir…kalp kadar darmadağıngeldi ve bozdu dengesini dünyanın.o an ikiye bölmüş kendini zaman,ve acı; bir yılan… uyanmış ağır uykusundan. ben râci, aşksız ve dahi imansız bir cin…yersiz bir karanlık dolanıyor aklıma,deniz eski bir şey bizim oralarda.unuttuklarımın tarihini tutuyorum sonra.ağzımda yalanın tadı,hiç unutmam… yerini yadırgayan bir eşya …

Devamını oku

Öyle Bir Gitmek

a/gitmeliyim buralardanbana özgülenmiş soylu bir ata binerekardımda bir virgül dahi bırakmaksızınkarışa karışa gitmeliyim toza-dumanavarsınlar kuşatsınlar yollarımı mataramda dağlarımın ağır gölgesiezber ettiğim hatıralar olmalı çıkınımdababamdan kalan şapkadaki terin kokususonra her yıkılışımda açan o çiçekvarsınlar budasınlar dallarımı açısız açılımsız bakışlarla çevriliyimduygusuz omurgasız duruşlar ortasındadostum stefan zweig, zehirlediler beni-mış gibi hayatlarlavarsınlar harcasınlar yıllarımı gördüğüm her yaraya sarılmakla hükümlüellerim …

Devamını oku