Cümleyi nereye kuralım, sokaklar hayli eski,yenisi fazla evlerin odalarından geçtim, cümlekapıları bile yok! Balkonu kursak da önceyükseğe çıkarsak cümleyi, temiz bir dizeçıkmaz ya kirli bir cümleden:Balkon, evlerin yenihayvanı güneşe çıkaralım onu, cümleyi desokağa salalım ki sıyrılsın bütün imalardancümlemize sayıklayan o hayvan! Güneşe,yağmura çıkmayışımızın sebebi o da,bulutluoluşumuz cümlenin tabiatından, göğe erken mibakmışız gönlümüzde bir ima battı, …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
Türkiye Kadar Bir Çiçek
Soğuk suda çarpa çarpa yıkadımYüzümün niyeti bir aşk şiiri AyçiçeğiGümüş çiçeği, Kavun Karpuz MevsimiÇiğdem: yağmur sonu çiçeğiİlk cemreden sonra bulduğumuz çiçekler Gül güldür, Gül de güldürBen bu kadar anlarım bu işten Ekinler sarardı biçtik güz geldiEskiden sevdiğim kızlar çiçeğiÖpemedik birbirimizi işte bunun çiçeğiTay gibi dururdu tay gibi bir kız çiçeği …
Şub 23
Requiem
I Sokağa çıkacağız,sorumsuz güz çırpınırkenbir kepenkte. Büyüsek deyeni olduğunu savunacağızevrimin.Uzadığını düşleyeceğiz, sokağın,çoğaldığını, dar, bir geçenekgelişimi içinde karıştığınısarmaşığa. Sıçradığını çamurla,bulaştığını kararsız bir adıma,girdiğini içeri,ürkütücü, yıpratarak, içeri. Sokağa çıkacağız,tamlâmbaların yandığı an: Susacağız,susarsak. II Gece bir dolama gibi düşecek,ilkyaz sıyrılırken maviden. Toprağa çıkacağız,sürgün.Yırtılan güllerin arasında,çoğu kez,tutamayacağız kendimizi,yürüyeceğiz.Boynueğik yivlerine alışacağızsağanağın. Çoşkuhafif tüyünden işleyecek içimize. III Güneşe gideceğiz. “Sev bizi” …
Şub 23
Fol
Hangi kapıdan girsekbir üçgen kuruyoruz seninleikimiz sığamıyoruz bu odaya,bir fol düşlemek gerekiyorkesintisiz ötekine. Uzaktakibir dost, yakındaki bir eşya,içimdeki kangren yaklaştırıyorkafandaki duvarı kafamdakiduvara: Ne yapsak toplanıyor,benden çıkartıyoruz bağrımızdakiseni. Le Rouge et le Noir: Aradaki romansfarkı bu. Üşenmesek yakmaya sobayı,bir çay demleyebilsek uzun kıvrakgeceye, huysuz uykusuz sevinebilsekikimizde azalan kırbaçsı yalnızlığa… Şimdi kar yağsa, üşüyorum desem,eldivenim atkım olur …
Şub 23
Çocuklara Dilekçedir…
Sevgilim çocuklarbencilliğin kuyusuna düşmedendüş gömüsü masallarınızınsevgiyi öğretmelisinizfotoğrafını çekmelisiniz yanıp kül olmadanson kırıntısı. Böyle değildi büyükler çocukkenhangi kıyımda kalmıştır bilinmezsolgunlaştı yeşil saçlı peri kızlarızamanı tomurcuklandırırken evrenunuttuk ebruliyibahçesinde kara üzüm, dutpırtlatan bal masalı bir de. Hep böyle gülemezsinizağaçlara tırmanmanın çağı da geçerönce pembe bir bulut geçer sevdanızın üstündenher zaman dirimi ansıtmaz yağmuryağmurla gelen günler. Günlerin sabahını anımsayın …
Şub 23
Hele Bir Başlasın
Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Hele bir kanatlansın ufuklar,Hele bir içini çeksin orman,Hele bir kere güneşler yansın,Kertenkeleler üşümesin,Hele bir kere toprak kansın,Mevsim demlensin,Hele bir ballansın böğürtlen dikenleri!Gelincikler bedava,Gökler sahipsizBahçeler zilzurna..Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Dudaklarında kalın kabuklu bir portakal kokusu,Tabanlarında, kınalı keklikleri bol dağların rüzgarı karıncalansın..Hele bir kere dallarda sallansınİri kalçaları …
Şub 23
Gözlüklü Hamdi’nin Notları
1. zehirli karanfiller büyüttümdargınlığımın saksılarındabiberli kokuları vardıyazın bir akşam hazırlığına benzerkayalık bir deniz kenarında kanlı bir karanlıktı gördüğümben mi çok geniştim dünya mı çok dardınasıl yaprak yaprak açılıyorduvahşi bir bitki gibi içimde kederağaçlar sonbahara azalıyorlardı. 2. dağlar hayvan uykularında uzaktanrüzgâr seviyor ağaçlarıhangi tutkudur bu döner pervanelerleağır mumların derviş aydınlığındagözlerinde yıldız bulmacalarıbir sap yasemin ağzındane düşünmektesintesbihinden …
Şub 23
bir kadın
bir sisin ardına sığınmış aşk : ürkek yorgun köz yüreğini sırlamış bir kadın bir ömür gözlerinde en eski haritası acının alnındaki çizgiler dünya savaşlardan çıkmış bir yaralı can açlık görmüş yokluk ve ölüm kucağında sallamış zaman denen çocuğu emzirmiş göğüsleriyle ruhunu her mevsim hüznü sırtına çivilenmiş kambur derdi anlam dilleri lâl mezar taşlarında bırakmış son …
Şub 23
Değişen Nedir Güvercinleri
Rüzgârın parmaklarımın ucuna düştüğü bir akşamüstühüznün yağmur damlası kül kokusuyla yüreğime düştüğüalaca söğüt dallarının mavi su mağaralarına düştüğüakşamın bir sesten bir sessizliğe düştüğü bir akşamüstüÇınaraltı’ndan geçtim yüzümde bembeyaz güvercinlerle Çınaryine saçları ağarmış bulutların duldasındayalnız.Masalaryine ayışığının korusunda yolunu yitirmiş yıldız kümesikimsesiz ve şaşkın.Çay bardaklarıGece üç vardiyasında çalınmış yine yarım bırakılmış uykusuçalınmış alınteriçalınmış el emeği göz nuruyla …
Şub 23
Hasar
aslında sadece bunu diyecektim:durmadan hurdayım yanımda özen ve ısraryanımda boyuna kızaran yüz, burası dağılan dikkataslında düşünün sadece, bellek buyurunnerdeyim, tam görünmüyorum, yalanlar uğrayacaktı bananerdeyim, üstelik telaşım da yok ortada bilinir ki sadece bunu diyecektim:iki kış bir karış devletle burdayım aslındaburdayım, burası oğulluğumun özenle suya bırakılmış semender halisözdü nemlenmeyecektim, sözdü sadece eğilip suyu sevecektimahh, kalmayacaktım kimsenin …