Kategori: Türk Şiiri

kurşun sesi kadar hızlı geçer yaşamak

Kurşun sesi kadar hızlı geçer yaşamak;Öyle zordur ki, kurşunu havada, sevgiyi de yürekte tutmak!Geçtiğimiz yollarda kaybettiklerimizin bize en büyük kötülüğü kendilerini tekrar tekrar hatırlatmalarıdır.Onlar, bir kere kaybetmekle kurtulamadıklarımızdır.Yoklukları hayatımızdaki varlıkları haline gelir.Hep ama hep hatırlarız. Ne biçim kaybetmektir bu?Kim gölgesinden kaçabilir ki?Bazen duygularımız bizden erken yaşlanır ve bizden hayatın geri kalanını alır.Hayatın, kendini anlayanları cezalandırmasıdır …

Devamını oku

Ölüme Gazel

İnsandır en yüce değerleri yaratan. Sevdayı sözgelimi, erdemi, özlemi, özveriyi, umudu, şefkati, düşü… Yaşamı tanıdıkça kendini tanımlayan… İnsandır… Ve fakat yakalar yakalamaz uygun bir an bulur bulmaz dengini durmaz tümünü haraç mezat pazarlar… Soylu mu soylu, huylu mu huylu; hırsız mı hırsız, arsız mı arsız! İnsandır… Tanrılar yaratacak denli esinli, tinsel, engin… Canı pahasına direnecek …

Devamını oku

Güneşin Altında Mutluluk Var

Bir işçinin, elinde ekmekle evine döndüğüo yerdir mutluluk Akşamüstü, çocukları cıvıldayıp dururken Derin bir iç çekiş, tatlı bir yorgunluk Ve yüzüne yayılan gülümseme birden… Mutluluk, kelebek olup uçmasıdır ipek böceğinin Irmağın denize kavuşturmasının bir adı olmalı Mutluluk, beşikte uyuyan ilk çocuğuna bakmasıdır bir annenin Duyarak memelerine dolan sütün çılgınlığını. Mutluluk, bir acının bilincine varıp da …

Devamını oku

Jestlerin Ölümü

Kurumuş güller duruyor masada.Kimin aldığını hatırlıyorum dane için aldığını bilemiyorum. Bir zamanlar – bir zamanlar dediysemçok eski de değil: Birkaç ay öncegül alırdık. Biz. Hepimiz.Her şey için, yerli yersizgül alırdık bir zamanlar.Biz. Hepimiz. Gülleri de eskittik. Zaten artık almıyoruz. Gül zamanlarıgeçti. Rüzgar esti. Sert esti. Jestler bitti.Kendimizi kaybettik.Gül verecek kimse de kalmadı. Bazen şunu diyoruz …

Devamını oku

Sensiz

Bir gece rüyamda,Büyük bir şehrin kalabalık bir caddesindeAçıkça ağladım herkesin içinde…Tanımıyordum kimseleri,Seçemiyordum gideceğim yeri…Öyle sıkıntılı,öyle şaşkın,öyle güvensizHalim ve yürüyüşüm,Kimin yüzüne baksam ağlamam artıyordu…Yaşım kırkı aştı diyordum, yaşım,Başım hala çocuk,Hala dayanacak yer arar başım…Ne yol bitiyordu, ne etrafımdaki kalabalık,Etrafım ne tam geceydi,ne tam aydınlık…Ayağım takılıp düşme korkusuylaUyanmasaydım eğer sıçrayarak,Yalnızlıktan, kimsesizlikten, bitkinliktenÖlecek gibiydim sensiz… Coşkun Ertepınar

Harran

Bedevi bir yalnızlıktır beni saran çölKitabelere sığmayan dövmelerdir inimdeki gurbetGitsem Kerem’in külü savrulur,akıl esir kalır ruhaSussam sabahları kararır bütün sokaklarınÇamurlu bir ayna gibi yayar kendini zaman Çokça ayrılık sığar ölümeBir canda yüz bin beden çırpınırSuyun yüreği ateşin sesiyle birleşirToprağın kalbi dururÇığlıklar diken üstünde, sesler gömülmüştürGece serilmiştir çöle.Güneşe mayın ömrümüze buğday ekilir Harran yeşilinde soyulmuş bir …

Devamını oku

Son Otobüs

Gece yarısı. Son otobüs. Biletçi kesti bileti. Beni ne bir kara haber bekliyor evde,              ne rakı ziyafeti. Beni ayrılık bekliyor. Yürüyorum ayrılığa korkusuz             ve kedersiz. İyice yaklaştı bana büyük karanlık. Dünyayı telâşsız, rahat             seyredebiliyorum artık. Artık şaşırtmıyor …

Devamını oku

Sen Hüznünü Alsan

Sen hüznünü alsanBen de kendi hüznümü Sen gizlice koysan çantanaBen defterime yazarak gelsemVarsak Ankara’da Gölbaşı’naKıyıda bir bahçede Sen dudaklarında buğulanan çaydanBen nargilemin dumanıylaÇekip gülümsesek içimize hüznü. Ahmet İnam

Avuntu

Durdun ya hayata böyleGün gelirBir şiirSeni öpebilir Bir dize belkiAklına eser deResim çektirirSeninle.Yine çıkmazsın bilirimYüzün yok resimlerde. Durmaz avutursun kendiniBiraz buruk söylenirsin:Başka bir ışık çıkmalı Okuyanın gözlerindenGörmek için bende beniŞiirlerde. Ahmet İnam

Balık Sözü

            Nejat Basım Hocama İçimde ıssız balıklarınÇekingen kabarcıklarlaDolandığıMahzun bir akvaryum var. Sallanan bir sandalım daPerişan hafif rüzgârda“Nereye Ahmet?” diyorlar“Ölüme, ölüme” diyorumYalanlıyor balıklar:“Yaşama, yaşamdan yaşama!” Ahmet İnam