Kategori: Türk Şiiri

beyazlık

Dağdan indi bu sisbembeyaz kapattı ağır ağır yukarı mahallenin damlarını doluştu sokaklarına aşağı mahalleninŞimdi geziniyor limanın üstünde sokuluyor mendireğe Birazdan yitecek kasaba yitecek dünya sokul bana. Güven Turan

şimdi bütün sevinçler

Aşklar öyküleriyle güzeldi eskiden, şimdiher aşk bir öykü arıyor kendine; ah benim uman bulunmayan umarsızlığım! Kadının biri ısınma umuduyla dolaştırıyor koynunda ellerini, adam apış arasında arıyor güneşli günleri. Çile yurdu ömrüm benim, komşudan soruyor adresini!… Hüsn ile Nesli, Aragon ile Elsa: Ve gözleri şehla aşkımız olmasaydı on para etmezdi bu bendeki iyilik. Kuşlar kaçıverdiğinde kentlerden …

Devamını oku

Senden Hala Haber Yok

Bir nesnenin neresinde akşam olurSivri bacaklı delikanlılar gülüşerek bara inerlerYazın bittiği rivayet edilir kasabadaYani artık tamamen bitmiştir yazTüketilmiştir ya da yok sayılmıştırÇığlık çığlığa koşarak bir iki at yürür denizeRakının yayları kopar bir iki adam ağlarBir iki kadın güzel kokular içinde geçer uzaydanSenden hâlâ haber yokturBir nesnenin neresinde akşam olur. Sessizlik ne berbat bir yolculuktur.Yağmur, kopan …

Devamını oku

Sevmiyorum Seni

Şimdi benim buzdan bir döşekteÜç büklüm olmuş zavallı sevdam,Üşüyorsa ölesiye yalnızlıktan;Bil ki senin hep böyle güvensiz,Yaşamdan korkar oluşundan İşte bunun için sevmiyorum seni. Şimdi benim bir han avlusundaHiç bitmeyecek umutsuz kavgam,Soluyorsa başı önde yorgunluktan;Bil ki senin hep böyle umarsız,Yarını göze alamayışından. İşte bunun için sevmiycem seni. Metin Altıok

Aykırı Sevda Sözleri

1.Sevdiğim, tabutum, ak kefenim;Derin ve dar mezar çukurum benim. 2.Yeni bir kalıba dök, beni arıt bir potada.Geçmişim saklı ama geleceğim ortada. 3.Kabahatinden daha büyüktür özümü;Yüreğimin aşık olmaktan ötürü. 4.Sen vazgeçilmez kötü bir alışkanlıksın,Cinnete ve ölüme karsı bir esrarsın. 5.En büyük yanlış bir kadına bağlanmaktır;Gerçek aşk bir kadından kadınlara akmaktır. 6.Seni kuşanıp çıkarım sokaklara.Tuhaftır, hep ben …

Devamını oku

Hepsi O Kadar

Gidilir gelinir.Belki sağsalim dönülür, hepsi o kadar.Günler geceler çabuk geçer.Çabuk geçmez şaşkın bir çocuğun hüznüVapurlar, arabalar, karlar çabuk geçer.Ayrılık da özlem de herşey…Herşey çabuk geçerVe birden gün ağarır.Hepsi o kadar.Gidilir herhalde gelinir.Bütün gün denize bakmak kadar.Belki ayvalar çürür.Birşeyler kurur, atılır.Nedir ki uzakta olmakArdahan´da boş duran bir evHiçbir zaman suyu olmayacak bir kuyuUnutulur, kalır. Hepsi o …

Devamını oku

Sinema Kapıları

“Çocuklar büyükler gibi konuşur sefaletten” Edip Cansever Başlarken/Hep Aynı (İç) Görüntü ı. Güven içinde olduğumu bilmem hiçSevildiğimi, önem verildiğimiBenim başkalarını aradığım gibiArandığımı bilmem… Dünyanın bütün suçlarını işlemişBütün yanlışlarını ben yapmışım gibiYaptığım her işten tedirgin oluyorum.İçimde sürekli bir horlanma korkusuBir kekeme tutukluğu ürkek dilimdeEn iyi bildiğim konuda bileÇekine çekine konuşuyorum. Çekilip sonra kabuğuma küskünlüğünKendime düşlerden sığınaklar …

Devamını oku

Bir Kızın Babası Olmak

bulutların rengini beyaz olarak, suyun rengini gökkendimi bir şair olarak, ayıp bir şey olarakbeslenme çantasında bir dilim kekiçok ayıp bir şey olarak öğretmen kubilay ilköğretim okulunuimgeyi müteveffa, simgeyi türban, dengeyi mustafakutlu, devrimi marcos olarakbir kızın babası olarak endişe ediyorum oyapayaşlı cumhuriyet mirasındanbirdenbire boğazıma basıyor politika, birdenbirebir patron bir kızın babası olmak yoğun bakımın camında birhıçkırık …

Devamını oku

tarlakuşu neden uçmasın

(bir acı şarkı düştü dudaklarımakelebeklerin kanatlarında dolaştığım gökyüzüdindirmez oldu ağrısını gönlümünneredeyim, nicedir burdayım, nedentarlakuşu neden uçmaz şarkısını söylerken) atalarımdan kaldı bana bu çehredevlet kurup devlet yıkmış bir soydanbu özgürlük tutkusubu kanatlı karınca coşkusuyeni dünyalar aradım ben onlardan uzakcebimde düşler ve ıtır kökleriyle koyuldum yolanemli dudaklarda konakladım geceleriyumruğumu bulutlara kaldırdım bulvarlardahırçın, inatçı ve çocuktum; umursamadımserseri ardıç …

Devamını oku

İlk defa sever gibi bir başka sevmeyi

Nazlı’ya bir şeyi ilk defa sever gibiayın tutulduğu her yerde ilk ay tutulması belkiiçime bir bıçak ilk kez, kan nasıl da ılıknasıl sorardım –ayaklarım arzan bıçak gibi delerken küreyi bir şeyi ilk defa sever gibigözçukurumda ilk kitabı görmenin mürekkep izleriNeil Armstrong’un ayak izleri bilinemezlerimizi ezerkenbilincimizi ezerken bildiklerimizağır yaralı bir tetiğin akla doğru sessiz bir yolu …

Devamını oku