Kategori: Türk Şiiri

Estetik Monodram

dirimin inceliğini yazdığım monodram bittive içimdeki deniz çekildi kurudum tuzum hasret yığını sol boşluğum ferfecir yemen ellerine s a v r u l d u m yoluna kurban olduğum farkında değil miyim sanıyorsun ustaca gözlerimden çekilmiş zamanın ağında bilirim, gösteri balıkları yaşamaz artık çırpınış balıkçıl kuşlar için bayram sofrası bin kıratlık inciyi kaybederek yaşamak karada …

Devamını oku

Duygu Yaraları’ndan

*ah kafeslerdeki hayvanlaracınız ne kadar yabancı banabilseniz ne kadar uzak dilinizve canavarca. *gözlerimden ufak gözleri var kuşlarınellerimse onların ayakları gibiyürümek isterdim sevgilimin yolunda böyleçektiğim acıları hiç tanımadanbir selam bile vermeden. *kaybettiğim ne kadar çok şey varunuttum artık gülmeyiağlarken gülüyorum. bir sahtelik yok artık davranışlarımdadünya gözle görülen bir varlık değil artıkbir kuş gibi yakalandım uçamıyorumgönlümün dilediği …

Devamını oku

Dostları Olmalı İnsanın

Dostları olmalı insanın, Aynen gemilerin limanları gibi Zaman zaman uğradığın Yükünü boşalttığınDalgalar dininceye kadar beklediğin koynunda Sonra açık denizlere uğurlamalı seni, Geri döneceğin günü bekleme umuduyla Bazen rüzgara o açmalı yelkenini Yanağına konan bir öpücüğün coşkusuylaHalatlarını çözmeliSeni çok ama çok özlemeli Dostları olmalı insanın, Ermiş, bilge, hayatı ezbere okuyabilenDüşünmediklerini düşündüren Seni bir cambaz ipinde güvenle …

Devamını oku

Yanılıp Yakana Bakışımı Taktığında

nedir senin yerinşiir uzamımda benimkurtulamadığım bir imge misin,duraksadığım bir dizebir şiirde mi tutuklu kaldım ya da yüreğinde az mı tanış öldürdümulaşmak için sanabunca ayinden sonrakurban mıyım cellat mı senin içindi bunca yakarışizlerken senigölgem gölgene karışmışçoğalan sen misin kayboldukça ben günlerce gözbebeklerimayna tuttu sanayanılıp yakana bakışımı taktığındabelge miyim varoluşuna ve bir hüznün yankısıysa eğer şiirsana yaklaştıkça …

Devamını oku

Kağıt Gemi

Deniz kıyısındabir martıyla konuşurken görüyormuş dostlarım beni sürekli bir kaptanım çünkü kağıt gemilerden emekli Kılları uzadıkça ellerimin unuttum kağıtlardan nasıl gemi yapıldığını ki yaşlılığa uzanan birer iskeledir parmaklarım çözüldü uçlarından nice kağıt geminin palamarı Çocukluğumun tahta atını bozarak yaptığım iskeleye küçük bir kağıt gemi yanaşır mı dersiniz kazısam ellerimdeki bütün kılları ! … Sunay Akın

Esirgemeyen ve Bağışlamayan Şeytanın Adıyla

VI.Andolsun karanlığa kiFuhuşu ve cürmü örtenO kirli, siyah atlasa kiBekareti elinden alınmışSarışın duluna göğün, aya kiGecenin bakir kızlarına, yıldızlara kiBiz seni yalnızlıkla ödüllendirdikYalnız kalasın diyeOrda burada, göğün altındaki her yerdeSızlayasın diye bir başına karanlığındaAma sen yüz çevirdin bir vakitKalabalıklara baktın bağışımızı unutupSunduğumuz acıda boğulup gitme korkusu edindinDüşünmez misin, niye boğulur boğulanlarIşıldasınlar diye yalnızlıklarının dibindeBunda elbet …

Devamını oku

Tırabzan

nasıl kıskanmam seni ey limanbir köşende şarap içerken tek başıma kadın adı taşıyan gemilerin biri çıkıp biri giriyor koynuna orta yaşlı bir kelebeğiyim istanbul’un her ayrılık bir hüzün bırakır yüzümde iki fotoğrafımı bulmaca kitabında yan yana getirip soruyorum okura aradaki sekiz farkı bulun beş yıldızlı otel yapmışlar sırtımda annemin hırkasıyla babamın kucağında uyuyakaldığım yazlık sinemanın …

Devamını oku

Sevi

sabah olur, uyanırsın yanımdakuşlar kanatlarına sesini çizerdurur geceki yağmursokaklar güne iner sen gülersin, gözlerine pazar yeri kurulurbir çocuk annesini kaybedersenin yüzünde bulur konuşuruz, yolcular eve varıryanar gemilerde bütün ışıklaray iner denizlereçilingir sofraları kurar balıklar yüzüne dokunurum, gözlerim dolardünyanın her yerindeyeni bir şarkıya başlar kadınlar Ayten Mutlu

Kırık Kibrit

Her kapı eşiğindeçocuk mezarı diye takıldığınız 45 numara ayakkabılarımla içinde etleri çürüyen bir çocuk cesedi taşıdığımı nasıl da bildiniz Hiçbir bardakta dudak payı bırakmadınız bana bir kaşık sesini bile çok gördünüz şekersiz içerek çaylarınızı Bakarak yürüdüm oysa balkonlara göz göze gelebilmek için çamaşır ipinin arkasına astığı iç çamaşırlarının ıslaklığına sürünerek kanaryasını güneşe çıkaran bir kadınla …

Devamını oku

Sözgelimi

Sözgelimibir cenaze törenine katılır gibi yürüyorum sokaklarda ve iğneyle tutturulmuş çocukluk fotoğrafım gülümsüyor ceketimin yakasında Son dileği asılacağı ipin üstünde yürümek olan bir cambazım sözgelimi cellatın düğümleyerek boynuma geçirdiği ip düşürüyor sonunda beni her gösteride alay ettiğim yaşamdan Bir mehteranım sözgelimi çalgılar arasında yürürken savaş alanına üç adımda bir geriye döner ve yaşlı gözlerle anarım …

Devamını oku