Dilencinin avuçlarında acı birikir deYangınlara benzeyen günler yaşarımYoksulların gözyaşları dökülür defterlerimeİntihar etmek için çıktığım kulelerdenYaşamayı öğrenerek inerimGöğsüm kendine yetmeyen aşklara mezar olurDefterlerimin sayfalarında çocukluğumugizlediğim ormanlar iç çekeruykusu kaçar ölülerinsatırlarına sığındığım kitaplar kilitlenirmenzilinde yaşadığım nefret bulaşırkelimelerimeziyan olur bütün sözlerimyüzümün gürültüsüyle rüyalarım dağılırbir gölge kalır benden geriyeIşısın içimdeki kandilBeni öldürenler uzun yaşasınunutkan bir yürüyüşe dönüşsünadımlarımyeşersin dudaklarımda kuruyan …
Kategori: Türk Şiiri
Şub 23
başkaya acele iki bilet
Kaç dil biliyorsun Benle o kadar konuş Gerisini hayat hallederHer kelimen bir zahmet başka coğrafyadan olsunSen başka coğrafyadan o Etin kokun başka başka dil Yahu benim dediğim o değil Sen üzgün gezegen ol diyorumBacakların güzel olsun Yüzün gözün önemli değilÖpüşmesen de olur Beni zaten herkes öpüyorSevişmesen de olur Beni zaten herkes seviyor Kaç dil biliyorsun …
Şub 23
Ağlarım ağlatamam
Bana sor sevgili kâri’, sana ben söyleyeyim,Ne hüviyyette şu karşında duran eş’ârım:Bir yığın söz ki, samîmiyyeti ancak hüneri;Ne tasannu’ bilirim, çünkü, ne san’atkârım.Şi’r için “gözyaşı” derler; onu bilmem, yalnız,Aczimin giryesidir bence bütün âsârım!Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem;Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım!Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa;Oku, zîrâ onu yazdım, iki söz yazdımsa.Hayır, hayal …
Şub 23
Sesine Yaslandığım
saçlarından sağdığım umudududakları çatlamış ömrüme içirdimkahır yumağı zamanın ortasınamayaladım çay rengi gözlerini…toprakları kurak yüreğime ektimsesindeki taze yeşili…sakın susma! anlat bana…delik heybendekiağlak yalnızlıklarıkırık testine doldurduğuniçli yağmurlarıher gittiğin şehirdeseni tanıyan vefalı kuşları… sen yazgısına ağıtlar yakanımkanserleşmiş keşkelerine dayanamazken midenize döktün bunca mevsimi… anlat bana…gölgeni çalan martılarıintihar düşkünü gözlerindedoğan öksüz çocuklarıtenhalaşmış yüreğindekalabalıklaşmış sesini…çürümüş kentlerdekamburlaşmış düşlerinlekazandığın zafersiz savaşları… sen …
Şub 23
Yalnızlık
çok yalnızım, mutsuzumgöründüğüm gibi degilim aslındakaranlıklarda kaybolmuşum…bir ışık arıyorum, bir umut arıyorum uzun zamandıraradıkça batıyorum karanlik kuyularakimse duymuyor çığlıklarımıduyan aldırış etmiyor çekip kurtarmak istemiyorbense insanların bu ilgisizligi karşısında ilgiye susamışımümidimi yitirmişimbiliyorum bir gün dayanamayacak küçük kalbimarkamı dönüp inandığım ve güvendiğim herşeyeveda edeceğim ——————– “en yakın yabancı sendin,daha sürülmemişken ışığın biberiyaramıza,yaslanırken boşlukta duran bir merdivenehenüz.…güzdü sonsuz …
Şub 23
Ben Yokum
Köşesine çekilmiş, bıraktığın hüznü yudumlayan, yüreğimin kenarından, sakın tutunma…acı veren varlığında, Ritmi bozuk kalbi,Çektim sineye..gidiyorum buralardan Ben yokum…. umutlarımı tüketen varlığında,bundan böyle,ben yokum….Ben yokum….Sen yola tek kişilik,devam eyle,benim adım” varlık içinde yokluk” olsunbundan böyle… ben yokum.. S. Kuruca
Şub 23
Orada
Orada beni düşünüyorsun Hissettim bunu: Bir şiddetli rüzgar gibi aşarak tepeleri geçerek boğazları ulaştı buraya geldi dokundu bana düşünmen beni. Orada beni düşünüyorsan hissetmelisin bunu: Bir rengarenk ışın gibi aşarak tepeleri geçerek boğazları ulaşmak oraya gelip dokunmak istiyor sana düşünmem seni. Oruç Aruoba
Şub 23
Temiz tutmalısın onu
Temiz tutmalısın onu -o ince kar örtüsü kadar lekesiz (bembeyaz bir mendil gibi); incecik, ufacık, kırılgan bir biblo gibi o -çok dikkat etmelisin, dokunurken, tutarken, eline alırken.Çünkü hep daha çok sahteleştin bugüne dek yaşamının anlamına, o günden bu yana -istedin bunu hatta; yalanların daha kolay, daha rahat olmaya başladı, içine girdiğin aykırı durumlarda, ortamlarda, ilişkilerde…O’ysa …
Şub 23
Anladık…
Biz seninle… varoş bir mahallenin beğeneni çok alıcısı yok. en gösterişli vitriniydik bir taş darbesiyle tuz buz olduğumuzda anladık su geçirmez değildi hayat… Biz seninle eski bir cami avlusunun sahipsiz iki güverciniydik ezan sesiyle başlardı güne öksüz uyanmalarımız dualarımız ağladığında anladık… annemiz değildi her başımızı okşayan Biz seninle… ıssız bir kentin tek ıslık sesiydik kendi …