– Ölen kızı için – Yarın erkenden kırlar ağardığı zamanGideceğim…biliyorum beni bekliyorsun bak.Geçip gideceğim dağlardan ormanlardan,Daha fazla kalmayacağım senden uzak. Gözlerim düşüncelerime saplı yürüyeceğim,Duymadan hiçbir haber, hiçbirşey görmeden.Yalnız, kimsesiz birbirine kenetli ellerim,Gideceğim, farkı yok gündüzümün geceden. Ne uzaklarda Harfleur’u saran perdelereBakacağım, ne de inen altın renkli akşama.Kavuşunca bir bağ yeşil çoban püskülü veBir çiçekli funda …
Kategori: Şiir
Şub 23
Lilith’in Çocukları
Lilith ve Adem, Çatışmalarla Dolu Bir Aşk İlişkisi Zirveler alev alır almazVe ilk kuşlar sabah ışıklarının haberini verir vermezLilith kayalardan oluşan sarayından bedenini çıkarırVe hımbıl eşini uyandırır “Uyan Adem! Güneş el sallıyorSislerin hayaletleri gözden kayboluyorÇimenlerin üstünde saklanıyorHer yaprakta çiğler parlıyorGün bizi selamlıyorSu damlaları ve bülbül sesleriyleUyan Adem uyan!Tavşanlar su içiyor çaydanBeni bulmak istiyorsan yeryüzündeVeya gökyüzündeO …
Şub 23
senin de mazin var mı
kâkülünü gözlerininüzerine indiren çocukşubat, ne çok yaralamışbakışlarınıüstelik böğürtlen çiziği dizlerinyeni hikayelere varmadan iğde çiçeğine derilimevsimler vereceğimsana.okşanmamış saçlarınaakikahadi gülümse durma… saçlarını bir yandanbir yana deviren çocukiçeri girbirazdan yağmurları başlarbu şehrin…üşürsün. bilmem sen de yıldızlarısayar mısınsenin de mazin var mısende durup durupağlar mısın kırmızı
Şub 23
SUSMA
mahçup bir töre’nin emanetidir çekingenliğimbakamam gözlerine konuşurken.aldırmabu toprakların harcıdır yüreğime katılan kadim hüzünne yapsan nafile, ağlarken bile yalnız ağlarımşaşırmayeter ki; konuş, yeter ki; susma, esirgemeen onulmaz yaralarıma deva ihsan eden sözlerini yoksa aşikâr bir cinneti büyütürüm gözlerimdekızıl kıyamete çeviririm gittiğin yollarımekân olmaz sana bedduamı yüklenen dağlarhadi konuş ne olurkatliamları anlat, işkencelerde bir gül gibi solan …
Şub 23
sen masal söyle
bir masal söylesana dairbana dairbak nasıl nefes alıyorumseyretonca vurgun üstüneve hep istediğimnisan kadar ıslakmayıs kadar kor olsunve kanasınbiryerleri masalın ah masal dediğim ne masum bir bahanedir bir bilsenorada kaltam masalın kıyısındabir varmış, bir yokmuşun cenderesindebilemezsin kesin ölürüm ben yanıma gelsen masalı güzel yapan sonuna gizlediğin kurşunsus ..! artık yeter. kanadı kanıyor bir kuşun… kırmızı
Şub 23
Şiraza’den Şiraze’ye
bir de benim için aç avuçlarını Şiraze.de ki; “bir kulun var sana muhtacbir kulun ki yok kanatlarında imtizachem susamış hem aç.” sen başıma tacsen yüreğime ilâc Şiraze. bir de benim için duaya dur Şiraze.O’nu benim için bana iste.“dahası yok” de“kâbili yok” de“tâkati yok” de“öğrenemedi yolda nasıl yürünürnasıl ve nerede durulurkimin koluna girilir de gidilir”“öğrenemedi” de. “bir taşa …
Şub 23
Ağlayış
Nasıl uzaklarda her şey ve çekip gitmiş! Bana öyle gelir ki,o aydınlığını aldığım yıldız ölü binlerce yıldır. Bana öyle gelir ki,şu geçip giden kayıkta korkunç bir şey dendiğini duydum. Evde bir saat vurdu… Hangi evde?… Yüreğimden çıkıp gitmek isterim büyük göğün altında. Dua etmek isterim. Bütün yıldızlardan biri gerçekten var olsa gerek daha. Bana öyle …
Şub 23
Sus Yoksa Vururlar Bizi
yalındı. duru bir göktü yüzüona aşık olduğuma yemin edebilirdim gençtim o zamanlar. bir bira şişesi kutsuyordu bedenimi çoğunluk.adamlarla sevişiyordum. benim seçiciliğim yönetiyordu dünyayı ve insanlarım mutluydular. bir gün devrim oldu. bu kenti yıktılarve biz sevişemedik hiçbir zamanneden diyordu, ellerini neden aldılar seninsuçluydum dedim. çünkü bu insanları ben çok sevdimgitme diyordu. kaçalım buralardan ve ellerin bir …
Şub 23
Genç Kızın Yakınışı
Ağaçlar hışıldıyor,bulutlar uçuşuyor Bir kız oturmuş yeşilliklerinde kıyının Dalgalar çarpıyor devler gibi, Oysa içini çekiyor karanlık gecede, Ağlamaktan buğulanmış gözleri. ‘Kalbim öldü,bomboş bu dünya. Hiçbir şey vermiyor artık arzulara. Yanına al çocuğunu ne olur kutsal varlık, Tattım yeterince yeryüzü mutluluğunu ben, Yaşadım,sevdim!’ Boş yere akıp gidiyor gözyaşları, Diriltmez ölenleri bu acı yakınışlar; Ama söyle,ne teselli …
Şub 23
Acınmıyorum, Seslenmiyorum, Ağlamıyorum,
Acınmıyorum, seslenmiyorum, ağlamıyorum, Her şey geçer ak elmalıklar üzerinden sis gibi. Sarmalandım altınıyla solgunluğun, Geri gelmeyecek bir daha gençliğim. Şimdi çarpmayacaksın artık öyle, Yüreğim, üşütmüş yüreğim ayazda, Artık bu kayın basmalar ülkesi de Gönlümü çelmiyor sürtmek için yalınayak. İpsiz ruhum, hep daha şiddetli Canlandırıyorsun yalımını dudaklarımın. Ey benim yitip giden diriliğim, Huysuz gözlerim, taşkın duygu …

