Kategori: Şiir

hu diyecektim, huduy ve eksilt sesimi,fü demişimmeğer kar yağıyormuşbilmediğim bir biçimde yetersizdim, titredim hephapsederken içimde belireni belirdiği yerdekabarmış sular, ırmak ne kadar derinve kibirbilmediğim bir biçimdegeçmek istemiştim sadece kendimi hatırı yoktu bende akşamındüşerken yerçekimini yitiren karanfilkendi içinde yankılanır gaybolanın sesiinmezmiş çarşı esnafının kalbinementeşeler çok sıkı, akıl neden dudaktaserinlik bulamıyor ten çok mu dokunaklı konuşuyorum Billoysa …

Devamını oku

Karanlık Adam

çocukluğum yok oldu hafızanın zeminindeki tutkalsökülüyor idi derimin içyüzündengözlerimden bakarak peşinden sürükler idigövdem sanki köklerinden vazgeçiyor idi talihsizliğin belirtisiydim sanki daimakuru çamur topraktan daha kuruuyanmak istemez idi, kalpteki tutkuserinlik güne varmak istemez idi evim olsun yolunu bilen olmasın idi selamdan uzaktı ikametgâhımyitirmişti emniyet ruhumdaki yeriniama teorem yanılgı içermez idiinsanın rüyası başlangıçta değil idi hakkımda iyi …

Devamını oku

Fener Alayı

gökyüzünde patladı ampul!sahile doğru iniyordumdalgaların dağılırken köpüklendiğini gördüm gizlenmeyi seven bir şey vardı bendekaybolan yıldız nereye gider gökyüzündeeve dönmek istemiyordumyağmur yağıyordu içimde ışıl ışıldı cumhuriyet balosugarnizon komutanlığının oradagördük… yasak bölge, girilmez!ince bir çizgi halinde! solardı akşamları ampulsolardı annemin yüzündeki seccadedibi görülmeyen çukursendeki bu sessizlik, bu kederhüzün değil gurur, demiştibirahanede gördüğüm beyaz sakallı yaşlı adamtutkularla savaşmak …

Devamını oku

İnadına Başıboş Aşk

Beni koptuğum yere bağlayınAşkımı bir kutu kibrit gibi cebimde taşıyorumBir Horonto küpesi gibi kulağımda taşıyorumEski şaraplar için içimde taşıyorumBir gün size verebilirim Ben bu şehre nerden geldimBir avuç gökyüzü için başım havalardaDedim ki yalnızlığım inadına büyüsünÜç dört kişi arasında inadına çoğalsınİnadına sahipsiz gelişsin aşkımBir uğultu gibi dört yönümdeİnadına sahipsizBir adam düşüneyim o beni düşünmesinBir dağ …

Devamını oku

Leyl-i Veda

LEYL-İ VEDA Ooh, gel… Ruh-i tabiat gibi malımür ü hamüş,Bu vefasız gecenin koynundaKalalım bir ebedi saniye dalgın, bi-hüş…Kim bilir, belki de son leyle-i sevdamızdır;Bunda her lahza biraz örnr-i saadet sayılır!Ooh, bak dalgaların cezbe-i safiyyetine;Sanki bir hamle-i sevdaya açık bir sine.o kadar rakid ü sakit, o kadar müstağrak,O kadar uykuda her şey ki hemen korkulacak! Ooh, …

Devamını oku

İlel ‘ebed

İlel ‘ebed… Bu tahayyül verirdi neş’e bana;İlel’ebed onu sevmek, ilel’ebed, millim          Fakat hayatfezaBir ibtila ile sevmekti en güzel emelim. Tasavvur-i ebediyyet hayat ü sevdada,Bu bir hayal idi, lakin hayal-i dilberdi;         Evet, bu rü’yadaCinanı görmeğe benzerdi, rühperverdi! Yazık! şu neş’emi tesmim ederdi hiss-i firak,Düşerdi ruhuma her ayrılışta bir ahker;  …

Devamını oku

Gök Öyle Mavi

Gök öyle mavi, öyle durgun, Damlar üzerinde!Yeşil bir dal sallana dursun, Damlar üzerinde! Ürpertip gökyüzünü birden, Bir çan tın tın eder.Bir kuştur şu ağaçta öten; Türküsünü söyler. İşte hayat! aç gözünü gör; Bak ne kadar sade.Her günkü sâkin gürültüdür, Şehirden gelmekte. Ey sen ki durmadan ağlarsın, Döversin dizini;Gel söyle bakalım ne yaptın, N’ettin gençliğini? Paul …

Devamını oku

akşam ve verâ

verâ, verâ, verâ!.. her şey kımıltı ve böcektir;ve Dünya yara içinde yara…kendini bitmeyen bir yağma                          gibi yaşadın: benim dışımdaki sır,  senin içindeki aynadır;  bilir misin, yağmurlar da darılır, seni yazmadığım için; yüzündür, çisil çisil iner camlara… Dünya elbet yara içinde yara… her aktığın …

Devamını oku

Yalan Yere Yemin

Yemin etmiştim, ey güzel kız, ulu tanrılaraon ikinci şafağa dek senden uzak kalmaya.Oysa, zavallı ben, tutamadım kendimi!öylesine geç oldu ki sabah, inan banaarada ay, on iki kez doğabilirdi.Yakar tanrılara sevgilim, yakar kigünah defterime yazmasınlar bu yeminive sevginle gel yatıştır yüeğimi.Ne olur, çok yakmasınlar canımıne senin kırbacın, ne de tanrılarınki. (V.254) Mabeyinci PavlosÇeviren: Samih Rifat

Tahassür

Âh kim Pîrâye’min* işte bu yerdir meskeni!Şu siyeh topraklar olmuştur o nûrun mahzeni.Gelmedim on beş sene bilmem ne yanda medfeni. Ey mezâristan bana ettirme âh ü şîveni!Rahm edip âgâh edin ey servler, taşlar beni!Bî-nişan terk eyledim eyvâh evlâdım seni!Söyle yavrum eyleyim şâd-âb-ı giryem kâkiniHangi topraktır senin örten vücûd-i pâkini? Züldür on beş yılda bir kerre …

Devamını oku