biliyordum; âteşîn bir suya daldırıp mumdan küreklerieridik tel tel hüzne ve gamakavuşturur gibi tavrımızı mürtedbir kalemle açtık ve tükettik o yoluküle verdik ne varsa söze dâirbiz de kendimizce galibdik ammâyalandı yangınımız. İdris Mahfi Erenler
Kategori: Şiir
Şub 23
Özür
ne kötü; o kadar da kalabalığızcürümler, kabahatler arasında, yılgınduruyoruz kupkuru dal gibiağlamaksızın ne tuhaf; habire yanılmadayızisyan alışkanlığı lüzumsuz bir durumdasonu yok düşüşün gitgide beyazlaşano dipsiz uçurumda ne güzel; döne döne hızlananhızlana hızlana dönen tennureler arasındanörttün üzerimize bembeyaz özrümüzürahmetine sığınırken gazabından ne iyi; duaya yatkın eller yaratmışsınkatına açmaya biraz derman verses avuntu, gözler sımsıkı kapalıardına kadar …
Şub 23
Böyleydi Eskiden
İnsanoğlu aşkı doğduğunda getirir,ama iş güç,para pulve buna benzer bir sürü şey,kurutur gönlünüzün verimli toprağını.Yüreğin üstünde beden giysisi vardır,bedenin üstünde de gömlek.Ama iş bu kadarla kalmazadamın biri –bir salak! –bu gömleğe kol kapağı takmış,göğüs kısmını da kolalamıştır.İnsanoğlu yaşlandıkça fikir değiştirirKadın süslenir.Müller eğitimine başlar erkek.Ama çok geç.Deri kırışıklıklarla dolmuştur.Aşk çiçeği açar,açar,ve solar.Ben de bol bol getirdim …
Şub 23
Karne
Ilım günleri gelirdi taraçalarUzatırdı mevsimölçerleriniTıkabasa yaprak arka pencereİnsan iki kişiyi sevebilir mi Onunla aşkımız, o diyorum ona,Bir kez söylenmiş ve istense deBir daha geri alınamazKırıcı sözler gibiydi Tartışıp dururduk yollardaHızla çevirirdi başınıÇiçek aşısı gibi bakardıSeğirtir karşı kaldırıma Ötekiyse nasıl incelikliTürkçe sığmazdı ağzınaBir ilçeyi sever gibiYürürdü odalarda Parmakları her yana dönerBir yetenek gibi gelişirdiDursuz duraksız güdülerimeBir …
Şub 23
Şiir
İstanbul’lar geminin altındakadınları sorarsan, onlar da öyle.Şişeler de geminin altında, güzin de.Allahtan beni kimsecikler görmüyor,canımın istediğini yapıyorum.Çırılçıplak sularda yıkanıyorum, utanıyorum.Güzin utanmak istiyor; ama nerede?Nasıl utanacak bu boş şehirde? Güzin utanmak gerektiğini ileri sürüyor,boyuna ileri sürüyor, gözleri mavi.Güzinciğim ufak bir kadın, bir öpüşlük canı var.“Hakkın var” diyorum; utanıyorum.Ama İstanbul’lular, kadınlar, deniz yıldızları,hepsi, hepsi geminin altında.Şişeler de …
Şub 23
Türkü
Bir sürü çiçek ama saydırmaya kalkmaAyrı ayrı kadınlardan koparılmışKadınlardan ya hem de bilsen nerelerindenKahin-klin kahin-klinBen ne kadar öbür çiçekleri denesemSeninki gül oluyor aralarında Bir sürü güvercin havalan. SaçlarınBunlar tıpkı senin sevilmedeki saçlarınKanatlarımdan bellidir yeni açılmış sokaklardaGülüm-mera gülüm-meraBir güvercin akıntısında kesin güvercinlerUçsuz bucaksız bana bakıyorsun Bir sürü Süleyman Vagon Blö’deİçlerinden biri Vagon-Blö’deEn fazla kibarı en fazla …
Şub 23
Piyale
Sıra hep son kadehe geliyorduDudakların başkalarının masasında lâleBen boynumdaki ipe bir düğüm daha atıyordumPeşinden başka gidecek yer yoktuSeni artık hiç sevmediğim halde Senin o eskisi olmamana imkân yoktuAma inadından yapıyordun bunu Cemileİnattandı hep o içip içip gitmelerBense boşalttığın kadehleri satın alıyordumEnayilik ettiğimi bile bile Hele o çıkışın yok mu kapıdanO Allahın belâsı herifleBaşkasının olmayı bir …
Şub 23
Elma
Şimdi sen çırılçıplak elma yiyorsunElma da elma ha allahlıkBir yarısı kırmızı bir yarısı yine kırmızıKuşlar uçuyor üstündeGökyüzü var üstündeHatırlanacak olursa tam üç gün önce soyunmuştunBir duvarın üstündeBir yandan elma yiyorsun kırmızıBir yandan sevgilerini sebil ediyorsun sıcakİstanbul’da bir duvarBen de çıplağım ama elma yemiyorumBenim öyle elmalara karnım tokBen böyle elmaları çok gördüm ohoooKuşlar uçuyor üstümde bunlar …
Şub 23
TK
Atlarla. Uzun bacaklı evrensel atlarBunlarla gelişiyor sevdamız anlatılmazÇocuklarla, kuşlarla, ağaçlarla.Büyüyen, uçan, dal budak salan.Yalnız aşkta raslanan o seçkin nokta. Sen kadınsın ya büsbütün soyunuyorsunSana vergi, atılacak her şeyi kolayca çıkarıp atmakÖptüğün gibi dünyanın bütün adamlarını bu arada beniUzanıp öpüyorsun ya atları çırılçıplakNe oluyorsa işte o zaman oluyor. Sen ağzını ilave edince atlaraBirdenbire …
Şub 23
Şiir
Kadın kendini gösterdi usulcanaÇekingenlikle koşulu beyaz usulcanaGittiler gözleri aşka yaşamaya yangınGidip gelenler oldu gitti geldiler. Kadın saçlarını getirmedi uzakta tuttuUmutsuzlukla dolu soyunmak uzaktaDüştüler karanlıkta aralık aralıkDüşüp ölenler oldu düştü öldüler. Kadın gözlerini koydu ortayaBir mavi bir gökyüzü aldı çevreleriniSevdiler sonsuz bir maviyle alınganSevip yaşayanlar oldu sevdi yaşadılar. Cemal Süreya