“Telgrafın tellerini kurşunlamalı’’Öyle değildi bu türkü bilirim Bir de içime -Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen- Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek Bazan gelmesi beklenen bazan ansızın çıkagelen Haberler bilirim mektuplar bilirim. Gamdan dağlar kurmalıyım Kayaları kelimeler olan Kırk ikindi saymalıyım Kırk gün hüzün boşaltan omuzlarıma saçlarıma Saçlarının akışını anar anmaz omuzlarından Baştan ayağa …
Kategori: Şiir
Şub 23
Bu Çıkmazda
Ağzını kokluyorlar.Seni seviyorum demiş olmayasın sakın.Canını kokluyorlar. Tuhaf zamanlardayız sevgilim… Yolları kesip,aşkı kamçılıyorlaryol boylarında. Aşkı zulalamak en iyisi… Bu çarpık çıkmazda, bu uğunduran soğuktakürek kürek şiirlerle, şarkılarlabesliyorlar kendi ateşlerini.Farklı düşünmeyi aklından bile geçirme. Tuhaf zamanlardayız sevgilim… Gecenin bir yarısı kapıyı çalanışığı öldürmeye geliyor.Işığı zulalamak en iyisi… Ellerinde kanlı satır ve sopalarlaköşe başlarını tutmuş kasaplar. Tuhaf …
Şub 23
Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine -2
Senin kalbinden sürgün oldum ilkin Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği Bütün törenlerin şölenlerin ayinlerin yortuların dışında Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim Af dilemeye geldim affa layık olmasam da Uzatma dünya sürgünümü benim Güneşi bahardan koparıp Aşkın bu en onulmazından koparıp Bir toz bulutu gibi Savuran yüreğime Ah uzatma dünya sürgünümü benim Nice …
Şub 23
Yalnız Adam
Yalnız bir adam tanıdım, Yüreği pamuktan. Gönlü harap olmuş yorgunluktan. Ellerindeydi kalbi, Tanıyan herkes onu severdi. Anlattıkları can kulağıyla dinlenirdi. O nasıl bir hüzündü,o nasıl bir bakış, Belli ki çok şey görmüş, Çok şeyler yaşamış. İşlemiş yüreğinin üzerine sevdasını Nakış nakış. Aklı hala son sevdiğindeydi. Yalnız bir adam tanıdım Yüreği maviydi,eylüldü gözleri. Hazan yaprakları gibi …
Şub 23
ne tuhaf değil mi
kimse önünü görmüyor.ne tuhaf değil mi? herkes gittiği yeri birbirine soruyor. insan inanmak istemiyor. herkes birbirinden şüpheleniyorve hayretle birbirinin yüzüne bakıyor. biliyorsun, hayatta her şey gizlidir,her hadise bir sırdır. malum, her insanın altında başka bir insan yatıyor. başka ne olabiliriz? nasıl yaşayabiliriz? herkes bunu soruyor, kendi kendine konuşuyor. herkes kendinden korkuyor,ben de kendimden korkuyorum Sevim …
Şub 23
Son taşı günahı olmayan atsın Azize
Bir Gün Azize’ye“Gel kaybolalım… Kaybolalım ve bizi bulamasınlar!… Kaçarak ve saklanarak değil; ortaya çıkarak gayb olalım!” dedim. Ama Azize kaybetmeyi seçti. Elindeki her şeyimi kaybetti Sonra da ellerini… Öyle çok aradım ki onu. Ülkemde çocuklar büyürken… Azize yanında hayatımı da alıp gitmişti.. Şimdi karşımıza haya/t değil tecavüzler çıkıyor. 1) Cehennem ateşleri Pozantı’yla tutuşturulurkenAzize’nin yolu cennetten …
Şub 23
Biraz Bahar Gerekiyor Allahım
biraz bahar gerekiyor allahım ben hiç iyi değilimbiraz çağla birkaç erguvan gerekiyorahmet hamdi tanpınar biraz da zarifoğlunun geç dönemlerisağcılık gerekiyor biraz, biraz isyan, biraz unutuş hem toz olurum istesem hem korkarım gitmektenkarakoncolos bahtım şikayetçidir bendenyordum seni ey yeşil gözlü şair ama gene de korudumseni koruyunca ben baharı kaybettim ben baharı kaybettimbenimle birlikte başladı gocuk giyme …
Şub 23
Fanus
IBu güller benim için mi açıldılar,Bu güller sizden bana açıldılardelindi ufkumun karanlığı, günümgecemi eritti baştan uca, üstündebir fırtınaydı bana kanat geren,tenimdeki bulutlar esmer, içimdekikem taş paramparça : Bu gülündurmadan, elim yüzünüze görülmemişbir cennet çizsin : beni kendinizeÂdem seçin. IIPencereniz sıkısıkıya kapalı, kapınızdaDilini kimsenin sökemeyeceği bir sürgü,Kokunuz damarıma dayanmış kama, süngüBakışınız bana erişecek olsa, dilinizdenkan …
Şub 23
Gökyüzü, Uçurtmasıdır Tanrının
Nasıl unuturum, özenle katlanmış bir mendiliüstünü başını yırtmışçocuk gülüşüme düğümlenen hatırlamak bir kuşunutmak gökyüzü… Nasıl unuturum, sığ ırmakların gürültüsünüduyuyorum bana doğru eğildiğinisanki daima yalnızmışım gibi… hatırlamak bir kuşunutmak gökyüzü… Nasıl unuturum, kim tutu ellerimiistediğin kadar dokun banagözler, daha çok anlar ellerden hatırlamak bir kuşunutmak gökyüzü… Nasıl unuturum, yüzüme kimin dokunduğunugüneşi, suyu ve ateşi gördüğümükendimi hiç …