Kategori: Şiir

Çocuklara Dilekçedir…

Sevgilim çocuklarbencilliğin kuyusuna düşmedendüş gömüsü masallarınızınsevgiyi öğretmelisinizfotoğrafını çekmelisiniz yanıp kül olmadanson kırıntısı. Böyle değildi büyükler çocukkenhangi kıyımda kalmıştır bilinmezsolgunlaştı yeşil saçlı peri kızlarızamanı tomurcuklandırırken evrenunuttuk ebruliyibahçesinde kara üzüm, dutpırtlatan bal masalı bir de. Hep böyle gülemezsinizağaçlara tırmanmanın çağı da geçerönce pembe bir bulut geçer sevdanızın üstündenher zaman dirimi ansıtmaz yağmuryağmurla gelen günler. Günlerin sabahını anımsayın …

Devamını oku

Hele Bir Başlasın

Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Hele bir kanatlansın ufuklar,Hele bir içini çeksin orman,Hele bir kere güneşler yansın,Kertenkeleler üşümesin,Hele bir kere toprak kansın,Mevsim demlensin,Hele bir ballansın böğürtlen dikenleri!Gelincikler bedava,Gökler sahipsizBahçeler zilzurna..Hele bir başlasın ılık yaz yağmurları, içimdeki çocuk!Dudaklarında kalın kabuklu bir portakal kokusu,Tabanlarında, kınalı keklikleri bol dağların rüzgarı karıncalansın..Hele bir kere dallarda sallansınİri kalçaları …

Devamını oku

Gözlüklü Hamdi’nin Notları

1. zehirli karanfiller büyüttümdargınlığımın saksılarındabiberli kokuları vardıyazın bir akşam hazırlığına benzerkayalık bir deniz kenarında kanlı bir karanlıktı gördüğümben mi çok geniştim dünya mı çok dardınasıl yaprak yaprak açılıyorduvahşi bir bitki gibi içimde kederağaçlar sonbahara azalıyorlardı. 2. dağlar hayvan uykularında uzaktanrüzgâr seviyor ağaçlarıhangi tutkudur bu döner pervanelerleağır mumların derviş aydınlığındagözlerinde yıldız bulmacalarıbir sap yasemin ağzındane düşünmektesintesbihinden …

Devamını oku

bir kadın

bir sisin ardına sığınmış aşk : ürkek yorgun köz yüreğini sırlamış bir kadın bir ömür gözlerinde en eski haritası acının alnındaki çizgiler dünya savaşlardan çıkmış bir yaralı can açlık görmüş yokluk ve ölüm kucağında sallamış zaman denen çocuğu emzirmiş göğüsleriyle ruhunu her mevsim hüznü sırtına çivilenmiş kambur derdi anlam dilleri lâl mezar taşlarında bırakmış son …

Devamını oku

Değişen Nedir Güvercinleri

Rüzgârın parmaklarımın ucuna düştüğü bir akşamüstühüznün yağmur damlası kül kokusuyla yüreğime düştüğüalaca söğüt dallarının mavi su mağaralarına düştüğüakşamın bir sesten bir sessizliğe düştüğü bir akşamüstüÇınaraltı’ndan geçtim yüzümde bembeyaz güvercinlerle Çınaryine saçları ağarmış bulutların duldasındayalnız.Masalaryine ayışığının korusunda yolunu yitirmiş yıldız kümesikimsesiz ve şaşkın.Çay bardaklarıGece üç vardiyasında çalınmış yine yarım bırakılmış uykusuçalınmış alınteriçalınmış el emeği göz nuruyla …

Devamını oku

Hasar

aslında sadece bunu diyecektim:durmadan hurdayım yanımda özen ve ısraryanımda boyuna kızaran yüz, burası dağılan dikkataslında düşünün sadece, bellek buyurunnerdeyim, tam görünmüyorum, yalanlar uğrayacaktı bananerdeyim, üstelik telaşım da yok ortada bilinir ki sadece bunu diyecektim:iki kış bir karış devletle burdayım aslındaburdayım, burası oğulluğumun özenle suya bırakılmış semender halisözdü nemlenmeyecektim, sözdü sadece eğilip suyu sevecektimahh, kalmayacaktım kimsenin …

Devamını oku

Siyah

şüşa dile min şikest ! * zafer ekin karabay içindir işte! patlayan parantez, sırayı bozan ölümsöndürüp ışıklarını karşıdan karşıya geçirmeye yarayan hayatbilinsin ve süssüz siyah bilinsin istiyorum;mutlak bir ekip çalışmasıdırüç el oyuk bir yağış biçimidir ölüm demişken diyelim ve öyledir;olmayan davaların işi değildir divana kalmakya da aşkın ara sokağında balkondan sarkmakçünkü çocuk oyuncağıdır harç taşımaktaş …

Devamını oku

Kum Saati

Rüzgârla bozduğun sessizliğini dinledim; seni bırakan yaprağın sesini, kuma dokununca ve çölde çizilmiş bir ağaç gibi resmini. oysa süngerde kalmış damlasıydım sana ulaşamayan suyun, yanında üşürken uyu-yordum gözlerimde seni ve öylesine sustun kuytusunda uykumun. kumunu içine saklayan bir saatti çöl- de bulduğun; ters çevrilmedikçe çalışmayan. belki giden zamanı geri getirmekti istediğin, saatini bana bırakıp gitimekti. …

Devamını oku

Yara Bandı

Gün gizini sürdü sessizliğe, konuğunu Bütün gece bekleyen sokak ışıklarına, Kaldırımlara. Ben sesini duydum yüzünde Ağlayan kedinin, acısını anladım ve annemi Anımsadım, bacağını saklayan basma eteği Görünce yara bandı satan kızın. Sarıydı teni ve kirliydi elleri. Bir gecenin Kondusu yürümüştü gözlerindeki kısa Patikada. Çocukluğunu oyuncak bir trenden Çıkarıp taşını sulamıştı kaldırımların. Ve anlamıştı: insanlığın yarası …

Devamını oku

Saklı

uyurdum, dokunduğum camlar kırılırdı derinliğinde uykumun. Nil, gözlerimden geçsin diye güne kirpiklerim kırılırdı. oysa, saklambaç oynayan bir çocuktu büyüttüğüm; babasının dudaklarına sıkışmış ve unutulmuş… sobelendim, saklandığım saydam düşlerin ardında. sunacak başka birşeyim yoktu, bir çocuğun bayram sabahındaki beklentisini sundum yaşama ve tedirginliğini oğlu savaşta bir annenin. uzak ezgisini dinleyerek bırakıp gitmelerin. nil güne akarken şubat …

Devamını oku