Kategori: Şiir

Yolcu

Haberin var gönül yaramdan sanki ey yolcu,Yükselen her inilti sinenden bir kıvılcım saçıyor. Yoksa geçti duvarın üzerinden bu ateşim de,Döküldü mü gönül eteklerine bir yolcunun? Yoksa haber mi aldın yalnızlık gamımdan da,Ağıt yakarsın gam ortağım gibi gece yarısı? Yoksa aşk gülşeninden mi geldin ey sarhoş bülbül,Yok böyle can yakan inilti hiçbir insanda? Benim ahımdan eğer …

Devamını oku

Alem, gam hikayeni anlatmasıyla bir efsane

Alem, gam hikayeni anlatmasıyla bir efsane, Gözüm, yüzünün yansımasıyla bir güzeller evi!Zincir gibi zülfünün ümidiyle senin,Nice aşıklar var, hepsi bir deli!Dudağından bir nükte, bir şeker parçası!Küpünden bir damla, bir kadeh!Senin güneş yüzünün aydınlığı karşısında,Feleğin güneşi sanki küçük bir kelebek!Neden kapatıyorsun yüzünü benden ey nazlı,Yoksa bu miskin bir yabancıdan da mı değersiz?!Senin yerin değil bu gönül, …

Devamını oku

Dönüş

Nihayet İşte mağlûbum  Ey aşk Şimdi beni bir muzaffer gibi karşıla Beni bağışla  Beni kabul et  Bana sükûnetini ver Ahmet Şirin

Güvercin Gerdanlığı’nın Avlusuna Yuva Yapan Güvercinler

Beyaz ipek gibi yağdı karBir kız kardan hafif yüreğiyleGeçip gitti güvercinleri anımsatarak. Ataol Behramoğlu Sen elimden tutuncaBir mavilik çökerdi gözlerimeSonra tüm denizler çekilirBir orman uğultularla sarsılırBir güvercin sürüsü havalanırdıKış bürümüş yüreğimden Tuğrul Tanyol onu vurdular gözümle gördüm onubir güvercin havalandı. Behçet Aysan başını menekşeye koydu, uyudubir güvercin çalılığın orada Edip Cansever Güvercinlere emanet ederdim yüzümüAç …

Devamını oku

Göz

Kuzeye doğru Gidiyor şiirim  Ateştir ve gidiyor  Hüzündür ve gidiyor Ta Van üzerinde duruyor ve bükülüyor Şafağın turuncu penceresi üzerine yağıyor  Ve Dersim’in gözlerinde eriyor.  Şiirimin gözleri  Annemin gözleri  Dersim’in gözleri  Aydınlığın ırmaklarıdırlar  Onların kaynakları karın yüreğindedirler  Kar da ebedi bir aşk  Ve hiç sonu gelmiyor! Şerko Bekes

Fısıltı

Akşamdı.Boyacı çocuk MehmetŞam’daBüyük Meydan’ın bir köşesindeyorgun başını büküpincecik gövdesini hızlı hızlı sallıyorduelindeki fırçayla beraber.Akşamın küçük Mehmet’ikendi kendine fısıldıyordu:Sen, öğretmen, kolunu indir!Sen, bezirgan, kolunu indir!Polis… Casus… Asker… Cellad.İyi insanlar… piç insanlarsiz, hepinizsırayla indirin kollarınızı.Kimse kalmadıyalnızca Allah…İnanıyorum kiöbür dünyada daAllah ayakkabılarını boyatmak içinbir Kürdü çağıracak.Kim” O Kürt ben değilim!” diyebilir kiAh anneciğim!Sence Allah’ın ayakkabıları kaç numaradır?Ne kadar …

Devamını oku

Taşralı Uzak Akraba

– Kapıda tanrı olduğunu söyleyenbiri var, han’fendi! – İşte bir deli daha!Sayıları gün geçtikçe artıyor.Bir ekmek parasıveriver gitsin. – Sadaka istemiyor ki, efendim… – Bak işte bu kötü!Neymiş derdi peki? – Dün gece yatarkenyardıma çağırmışsınız onu.İsminizi söylüyor;aynı köydenmişsiniz. – Demek, tam tımarhaneden bu deli!O köyden öyle biri yok de, burada;üstelerse kapıcıya haber ver;o onun dilinden …

Devamını oku

Birlikte

Bir akşambir kör bir sağır ve bir dilsizbirkaç saat içinbir bağda kürsülerdedoğru ve yalınfakat kahkahaylaOturmuşlardı.Kör sağır olanın gözüyle görüyorduSağır dilsizin kulaklarıyla işitiyorduDilsiz onların ağız ve dudaklarından anlıyorduÜçü de birlikte veAynı anda gül kokluyorlardı Şerko Bekes

Sisifos’un Köyü

köyün korucuları silahlarını yineköylülere çevirdiler.kuzularımızı kurtlara, çakallara,ekinlerimizi yaban domuzlarınakarşı korusunlar diye,bebelerimizin, yetimlerimizinboğazlarından kesipomuzlarına silah astığımız,giyindirdiğimiz, kuşandırdığımız,yedirdiğimiz, içirdiğimiz köyün korucularıtüfeklerini bir kere daha,biz, işinde gücünde,tarlada, bahçede çalışan,kemiklerinin ucuyla toprağı süren,ekini çapalayan’ağızsız dilsiz’ köylülere doğrulttularve bizden yine diz üstü çöküppostallarının tozunualmamızı buyurdular;köyün fiskosçuları, asalakları,bıçkınları ve kabadayıları daonlara alkış tuttular, yılıştılar,teneke çalıp oynamaya başladılar.böylece, bizi bir kere daha,çocuklarımızın …

Devamını oku

Eğer

Eğer benim şiirimdenGülü çıkarırlarsaYılımın bir mevsimi ölür,Eğer şiirimden sevgiyi çıkarırlarsaİki mevsimim ölür,Eğer Ekmeği çıkarırlarsaÜç mevsimim ölür,Eğer Özgürlüğü çıkarırlarsaBütün yılım ölür, bende ölürüm … Şerko Bekes