Kategori: Şiir

Dağ Başında

Beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular, rüzgarlara, kuşlara, bulutlara yakın, senin etinden, tırnağından ayrı, senin kokundan uzak. Benim güzelim, benim ceylan bakışlım, benim kafamın ateşi, yüreğimdeki. Mümkün mü şu anda rüzgar olmak, kuş olmak, şu anda üç dört portakal almak, getirmek sana, sana tuzlu badem, kabak çekirdeği. Şu anda hiçbir şey mümkün değil. Şu …

Devamını oku

Deme

Bu ne bitmez yolmuş, demebitmedik yol yok.Bu ne aşılmaz dağmış, demeaşılmadık dağ yok.Bu ne erişilmez ülkeymiş, demeerişilmedik dağ yok. Kendini kapıp koyverme. A.KADİR

Penceremden Görünmeyen

Çamağacına Duman renkli ve kocaman bir karganın Kumlu dalgın kanatları ardından Denizin derinliklerine açılan Akdeniz güneşinde çürümüş ahşap Ve kuytu yosunlara çalan teknenin Reçine kokusuyla tanıdığım Çamağacına Bol sisli bir kışın ormanından Karlı gelin telleri taşıyan Gümüşten yapraklarla örtülü Uysal ve uzun boynunu bahçelerin Ve benim toprağıma eğmiş Gülümserken bir eşkiya rüzgarın Söküp uzaklara götürdüğü …

Devamını oku

Bir Şiirin Gelişi

İlmekler atargünlerin yatay rüzgarlarına bir yağmur başlangıcı gibi belirsiz. Uzakta boşanan bir yayın, açık havada çınlayan çekiç seslerinin ve bir omuza yaslanmış ağlayan güzel bir yüzün parmak uçlarıyla gelir, yaklaşır. Nedensiz bir kıra çıkma isteği ya da çok eski bir kitabı yeniden okumak. Bir kazıya hazırlanır gibi, bir yolculuğa. Bir tahliye sabahının hüznü tarayan sevinçleriyle …

Devamını oku

Semender

kurtarılmış bir kalptir taşıdığınsenin, ne bakırdan bükülmüş ne de geçirilmiş bir değirmenden kimselere benzemeyen. kurtarılmış bir aşk yaşıyorsun sen, ne paranın kiri sinmiş üstüne, ne yalan safran gibi almış rengini onun. hiçkimse de olmayan bir aşk alevlerle sevişen bir semenderin kalbi gibi. Behçet Aysan

Aşk İçin Prelüd

AŞK İÇİN PRELÜD -1- İstasyon önünde bir top ağaç ağacın gölgesinde ben ve uzanıp giden sapsarı bir tül bozkır ve bir türkü “daha senden gayrı aşık mı yoktur nedir bu telaşın vay deli gönül” ve bir tren ne bir düdük çalar ne el eder kar yüklü yağmur yüklü kalbim gibi keder yüklü bir tren durmaksızın …

Devamını oku

“hay’dan gelen hu’ya gider”

Erir gider kulağımdaO uzak sedaNamesi kalır Çileden çıkar hatırladıkçaBir uzun vedaEsamesi kalır 2006 Haziran’ı başladı – 2007 Haziran’ı bitti. Kaan Demirdöven

Sessiz Sabırlı Bir ÖrümceK

Sessiz sabırlı bir örümceği,İzledim küçük bir çıkıntının üzerinde duruyordu bir başına,İzledim çevreleyen sonsuz boşluğu keşfederken,İplikçikler fırlattı dışarıya, iplikçikler, iplikçikler, kendinin dışına,Hiç dolaştırmadan onları, hiç usanmadan hızlanarak. Ve sen ey ruhum duruyordun,Çevrilmiş, çözülmüş, uzayın sonsuz okyanuslarında,Durmadan düşünerek, tehlikeye atılarak, fırlayarak, çabalıyorsundünyaları birleştirmeye,Gereksindiğin köprü kurulsun, tutsun saldığın yumuşak demir,Attığın ağın lifleri sarılsın bir yere, ey benim ruhum. …

Devamını oku

Gecikmiş Sevda

Evet, artık karşılık verebilirdim tutkuna senin.Akıl olmaz, diyordu, olur diyordu gönlüm.Senin ateşine yanmam için sanıyorum kiFırtınalarla sürüklenip gideceğim ben. Nerden çıktın böyle yalaz yalazAteş yıldızlarıyla sarmak için dört bir yanımı?Aldırmasan da şimdi ortada ve açık.Çocuğum yerindesin benim,Ya da çocuğum olabilirdin.Aşkın kanatlanıp uçuşu hep birden olur,Ayrım gözetmez, bir araya toplar insanları,Önemi kalmaz yaşın, eşitlenir,Tutkulu, ateşli ve …

Devamını oku

Ah! Günebakan

Ah, zaman yorgunu günebakan,Güneşin adımlarını sayıyorsun.Gezginlerin yolu bitirdiği yerdeO güzelim altın ülkesini arıyorsun: Orada, arzuyla tükenmiş Gençler,Ve solgun Meryem, kardan kefeniyle,Doğrulup mezardan, can atıyorlarGitmek istediğin yere gitmeye. William Blake