‘… onlar kikaskatı bir rüyadan kaskatı kaslarla uyanacaklar…’ hayra yorulmayan rüyadan ermek istemezdi sabaha ölümden yaşlı çocuk- seksek oynarken hücresinde aksak tanrı ‘…ki herkes tutsak / anı yaşar ve zamanı yadsır rüya…’ bir çocuğun yüzüne isa’yı çizmiş, çizen… meryem yüzlü meryem’in -teni çiğdem, teri çiğdem- kuzusunu, kurt önü… ‘…yaratılan masaldı göksel atık çakıl dünya …’ …
Kategori: Şiir
Şub 23
Gece, Aşk ve Şiir
I geceye yazılmış nöbetimdönüşü yağmurlara ayarlıözlemler biriktiriyorumdüşler de sonlanacakmadenci lambası gibiöylesine gökte aykanamalı hasta gecekesin sabaha çıkmayacak II kuş seslerinin içinden geçiyorkamburu önünde bir baharduruşu çağla erik aşkınbelli ki çok can yakacaktaş kolyeler yaptım boynumahüznün yedi rengindenbüyürken şarkıların alevindegölgeleri çokgen aşk III sadık metresim şiirlesevişiriz yerli yersizparmakları çan çiçeğiçocuklarımız doğacakaynalarda sürse de hükmümgel zaman git …
Şub 23
Karanfilin Üç Rengine
Aynur Dursun’a I– illegaldir karanfiltutuklanır anaların ellerinde –kuş gözlerinde çoğalır baharnevroz ateşi dağlardatoprağa sızar karanfil olmak için tohumkanaviçe işleyen anaların yastığındankokusunu sunar sabahakaranfilleşir tan / rengidoğanın bekaret kanıkaranfilsin / her yaprağınillegal şiirlerin saklandığıkutsal kitap– nevroz / sen / su ve ateşyüreğimdeki kızıl tomurcuk – IIdalıp giderken taç yapraklarındafirari renklerinin kokusukaç türkü tanığı bağlamanda tezeneyimserin uykularımın …
Şub 23
Şiir Banarım Yarama
sokulursungün batımında kızıllığınsularda/ gök yangın/tüner gözbebeklerimesıyrılır kınından yürekaşklar büyütürdüşlerimi emzirerek bükülürsüntavında demir/ akkor/alevleri yalar dilimtomurcuklanır yıldızlaray ışığı delice sarmaşır suyladokundukça çoğalır/ kırılır tılsım/yatağını bulurgece mavisi bir nehir yok olursunyaprağını dökerken gecedevinir bir sözcüğün rahibe inadındabulamam sesinisesimin yanındaşiir banarım yarama Emre Gümüşdoğan
Şub 23
Fotoğraftaki Yağmur
‘ceviz gölgesinde uyuma’ diyor annemsesi mısır püskülü / tenhakendimi fotoğraftan öğreniyorumbakır kapları kalaylayan çingeneninaltın dişi gülümsüyorteline kuşlar konmuş saz çalıyorumben yokum sesim var çiçekleri yolarken tanrının eliıslık gibi kesiliyor aniden rüzgaryağmur başlıyor fotoğraftakurak bir ağaç bir giz her yüzyelkovanı sıkıntıya ayarlısaatin tik takları / bu yüzdennabzımda taşımıyorum zamanı sokakta başlıyor yağmur çatılara taşıyor damlalarkediler kaçıyor …
Şub 23
Gül Yaprağı Gibisin Yastığımda
nerede başlıyor bu ayrılıknerede bitiyorsınırı nerede bilmiyorumöyle bir günde geliyorsun kigittiğini unutuyorum o anvar mısın yok musun gül yaprağı gibisin yastığımdasaçlarında yosun kokusuhangi limanlardan geldinhangi mavilerde yıkandın her gelişinbir tükenişe başlatıyor yaşamıbu yazgının kör ruhuna inatdenizlerinde yitirip yeniden buluyorum kendimisende benim gibidoyumsuz musun güvercinim/ ürkek ve sıcak/sokulmuş koynuma uyuyorsundalgalar kıyıları dövedursunrüzgarlar pencereme vuradursunüşümez sen varken …
Şub 23
Yalnızlık Şiirleri
I.Bozkırın ortasındatam ortasında, alıç ağacı yaşarbir başınasusarak dal uçlarında bir kamaşma eski sevinç, kırgın heves, ince hasret yaşar içten içetutuşarak aklında orman sesi gönlünde saka kuşu çoktan kururdu, eğeryaşamaktan vazgeçseydi yaşarsenelercedayanarak dalında üç yemişi biri toprağabiri rüzgârabiri sakaya yaşar bile isteyealdanarak II. yeraltı nehrigün yüzüne çıkardurmadan şaşırarakyaşadığınave öldüğünebir pınara dönüşüpgüneşe kavuştuğu yerde III. denizden aldım …
Şub 23
Sınavda Çıkmayacak Sorular
teşekkür ediyorlar, çok yaşıyorlar, işe geç kalmıyorlarçeyrek altını önemsiyorlar, küresel ısınmayı ve beş çaylarınıortadoğu’yu ihtiyaç halinde seviyorlar, gökdelenleri her haliyleeve geç gelmeyi borsaya bağlıyorlar, geriye kalanları astrolojiye“konuşan tartı”lardan korkmuyorlar bir de, -ben bazen korkuyorum- artis diyorlar erken ölenlere bir akşamüstü her yer kalabalıkher yer kalabalık, üzgünüz yeteri kadar ve rimbaud mahkemelerde sanıksırayla ölüyor kumbarası kırılmış …
Şub 23
Kutsal Kalabalık
İnkâr ve kabul, gece ve gökyüzü, imkân ve acıBüyük cezaymışsın özgürlük, öğrendim sonunda. Beni bir gölge doğurdu sudan ağaçtan rüzgârdan eksikGittim ki benden yapılmış boşluktu her yer. Geniş zamanlı sözler söyledim inanıp güzelliğeEyvah ki kalbin minesi akşamla soldu. Bir eksikmiş suların gittiği, ne kadar akarsaHerkes ne çok severmiş seni mutsuzluk. Oturdum kirpiklerden ayetler indirdim aşkaEy …
Şub 23
Ders Sonu
Ben en çok kendimde öldüm, kendimeNecatigil’in öğrettiği mahcubiyetle kendime gömüldüm, hep güz, hep gazel ben en çok diyemediğim ukdeyle; kim’e sır kilimine bastım dünyamı, acı iklime bir baykuşun çığlığıyla, ders eksiği geceye asıp korkumu, aşıp aşıp kimliğimden taştım, sırılsıklam ter arkı tutsun diye atlasımdaki hayal izi, yar izi sözcüklerin aşkıyla, “ben” yükümü -değil bildik yalanların …