Seni yitirdiğim, söyle gerçek mi ?Ey güzel, bırakıp beni gittin mi ?Her şarkı, her söz kulaklarımdaHala bugün gibi çağlayıp durmada. Bir yolcu nasıl bakışlarıylaDelmeye çalışırsa uzakları,Nasıl keşf için uğraşırsaHavada gizlice şakıyan kuşları, Öyle aranıyor gözlerim durmadanTarlayı, çalıyı, ormanı tekrar;Ey güzel sevdiğim, dön artık bana !Seni çağırıyor söylediğim şarkılar ! Johann Wolfgang von Goethe
Kategori: Şiir
Şub 23
Ele Geçirme
Apansız atladı yaşlılık gözlerime.Yundu yıkandı sularındaçocukluğumun son kalıntılarını arıtma niyetiyle.Ancak bakakaldı gerilere… Teslim olmayacağım!Şiddet uygulaması gerekecekBeni ele geçirmesi için… Bojana Apostolova Çeviren : Kadriye Cesur
Şub 23
Yıldan Yıla
Yıldan yıla azaldı gücümAklım uyuştu, kanım soğuduYurdum benim! Belki ölürümGörmeden senin kurtuluşunu Ama bilmek isterdim hiç değilseFerah günlerin yaklaştığınıKıtlıktan kırılmayacağınıYoksul çiftçinin bundan böyle Ve köyümden kopup gelen rüzgârKulağıma tek bir ses ulaştırsaydıTek bir ses, içinde ne insan kanı-Olsaydı, ne hıçkırıklar… Nikolay Alekseyeviç Nekrasov
Şub 23
Köprü
İnsanlar köprüden geçmediği zamanAcaba köprü düşünür mü?Çamaşır mandalını gözlerinde allayan meczubun geçtiğiniÜsküdar iskelesinin kanapelerinde güneş banyosu yapanıÜsküdar kıyılarının ötesindekiKastamonu, Sivas, Safranbolu… Erzurumu.Burada insanların içinde büyük dürbünler.Güller gibi açmıştır.Yufkacılar burada açarlar, koskocaman oklavalarla-İçlerindeki hamurdan-Şeffaf ve titrek memleket rüyalarını.Alyanaklı, beyaz, kalın şekerciler;Akide ve bergamutlarını mermer tezgâhlaravurdukları zamanki kasvetsiz hallerini buradakaybeder, burada şairleşirlerhışırtı ile ve kocaman bıçaklarla kesilen …
Şub 23
Elektrik
Tam zamanında çalan telefonartık eskisi gibi devam edemezsin yarım kalan cümleneharfler, ses dalgaları, tinsel-çekim. Habersiz bir buluşma hazırlığıydı ömrümce Yazdığın her şey. Ben gördüğüm bir düşten kurtarıp dünyaya getirmişim birbirimizibir kaderi büyütmüştüm her rastlantının büyüsünde. Kendi kendimizle sevişmekten bizi yorgun düşüren Yazıelektrik, hava kirliliği, sis ve İSKİ skandalıistesek de istemesek de. Elektrik, elektrik, elektrik. Korkarım …
Şub 23
Eylül Sonu
Günler kısaldı. Kanlıca’nın ihtiyarlarıBir bir hatırlamakta geçen sonbalarları. Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa…Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa… İçtik bu nadir içki’yi yıllarca kanmadık…Bir böyle zevke tek bir ömür yetmiyor, yazık! Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor;Lakin vatandan ayrılışın ıztırabı zor. Hiç dönmemek ölüm gecesinden bu sahile,Bitmez bir özleyiştir, ölümden beter bile. Yahya Kemal …
Şub 23
Kaktüs Kadın
Fırlatıyor iğnelerini kaktüs kadınSarınca bir erkek kokusu tuz çölünüBaldıranlar akıyor memelerindenKıl damarlarında yeşil zencar Bakışı bir ısırganlar gecesiSesinin sabahında okunmamış kitaplarBir erkekçik kuşu yiyorBacağındaki kısırböceğini Fırlatıyor iğnelerini kaktüs kadın GünleriYaşam süsü verilmiş bir intihar Erdal Alova
Şub 23
Kaside Der Vasf-ı Der İstanbul
Bu şehr-i sitanbul ki bi misl ü behâdırBir sengine yek pâre acem mülkü fedâdır Bir gevher-i yekpare iki bahr arasındaHurşîd-i cihan-tâb ile tartılsa sezâdır Bir kân-ı niamdır ki anın gevheri ikbâlBir bağ-ı iremdir ki gülü izz ü alâdır Altında mı üstünde midir cennet-i a’lâEl-hak bu ne halet bu ne hoş âb u hevâdır Her bağçesi …
Şub 23
Der Beyan-ı Şeref-i İstanbul
İlm ile marifete cây-ı kabulOlmaz illâ ki meğer İstanbulOlmaya mîve-hor-ı bâğ-ı hünerOlmaya şehr-i Sitanbul kadarİtsün İstanbulı Allah mamurAndadır cümle meâli-i umurMevlid ü menşe-i ashâb-ı himemTerbiyet-hâne-i esnâf-ı ümemNe kadar var ise ashâb-ı kemalHep Sitanbulda bulur istikbâl…….Ne kadar âlemi devr itse sipihrBulmaz İstanbula benzer bir şehrHüsn ile görmek ile müstesnâAnı âğûşuna çekmiş deryâNe kadar var ise aksam-ı …
Şub 23
Yer Yatağında İki Sevgili
Yer yatağında iki sevgiliNerden baksan Öğrenci evi “kaloriferler pek yanmaz” Uyarısına rağmen kiralanan.. Fakat yine de Sevişmelerle bazen Bazen gözyaşlarıyla Battaniyeler içinde Sıcak tutmuşlar düşlerini… Yer yatağında iki sevgili! Çokça zaman Türkü çığırıp Umut bestelemişler Sırtlarını dayayıp soğuk peteklere… Heyhat.. Zaman yine yapmış yapacağını Bir sabah ayrılığı işlemişler Doğan güneşe.. Ama artık Yer yatağında UYUMUYOR …