Bak! Bu gökyüzü aralığı Terkedilmiş kadınların Turna seslerini beklemelerini kaldırmazKaldırmaz benim yüreğim senin en meryem sesinden Göklere çarmıhsız yükselen kelimeniÇünkü seni ben En mahrem yerinden öptüm Yani kalbindenVe terkediyorum Alıyorum kendimi yeryüzünden Hüseyin Atlansoy
Kategori: Şiir
Şub 23
Ayrılık Türküleri
1geldi üç yara ile:aşk yarası,ölüm yarası,hayat yarası. gelir üç yara ile:hayat yarası,aşk yarası,ölüm yarası. benim var üç yaram:hayat yarası,ölüm yarası,aşk yarası. yazdım kumlar üstüneben bu üç adı:hayat, aşk, ölüm. bir dalga geldi denizden,köpüklü, kocaman.hepsini sildi süpürdü. 2zorbalığın ağızlarıpusuya yatmış gözler.hırlayan köpekler.köpekler, köpekler.sonra ne oldu,hep kurudu. cesetler ve tarlalar.cesetler ve cesetler.öf, yollar ne pis,yollar küllü küllü. …
Şub 23
Bayılırım Kır Zambaklarına
Bayılırım kır zambaklarına, uzak,çaresiz hep birini bekleyip duran;ve kızlara, saçlarına çiçek takarakıssız pınarların orda düşler kuran; Ve güneşte şakıyan çocuklara,yıldızlara bakıp bakıp da şaşan;bana şarkılar getiren günlere sonra;ve gecelere, çiçeklerle dolup taşan. Rainer Maria RilkeÇeviri: A. Turan Oflazoğlu
Şub 23
Yaprak
Annem yaşlanırken,Büyürdüm ben de.. Kahvesini çekerdim el değirmeninde,İpliğiniİğnesine geçirirdim,Saat Kaç sularındaSöylerdim,Gözlüğünü bulurdumKoyduğu yerde,Su küpünü Suyla doldururdum,Öperdim ellerinden.. Teyzelerine gördüm böyle işleri..Annemin dargınYaprağıydım ben… Arif Damar
Şub 23
Ağaçlar Ayakta Ölür
Ağaçlar soyunurken birer-ikişerTam kalbinin üstüne bir yaprak düşer.Tut ki şairsin, duramazsın kaskatı;İmdada çağırır sevdiğin san’atı,Bildiğin şiirleri belki yüz kerreSöylersin, ağlarsın; sonra eskilere,Deli çağlarına dönersin, ümitle… Bu mevsime yaraşan en hoş beyitle:Zamana ‘dur’ demek, ‘dur’ diyebilmek var,Ağdıkça üstüne tedirgin bulutlar.Bir yasak cennete benzetip her yanı,Yine kendin çoğaltırsın iç dünyanı. İşte dal, işte yaprak seninle eğik,Çiğnenen gazellerce …
Şub 23
Yalnızlık Hülyaları
ISen çocuktun ve o şehir küçüktü. Vişne dallarında arzularımız, Alnımıza konan bir öpücüktü. Rüyasını bile göremediğim Bahçelerin yıkık duvarlarından Eğildiğin sular, köpük köpüktü. II Bilmem böyle mahzun düşündüğüm ne? Gurbet akşamları kirpiklerime Bulutlar dokunup geçiyor gibi. O zümrüt masalı unutmuşum ben. Gözlerinin garip güzelliğinden Sular çalıvermiş güzelliğini. III Bu tenha yolların beklediği kim? Bir şeyler …
Şub 23
İstanbul Bildiğin Gibi
‘Sevilen daima düşünülür.’ I İstanbul bildiğin gibi, ‘Boğaz’ maviliğine mavi, Dalgalar hürlüğüne hür… Kıyılar yorgun amma, Sular gene hovarda. Gene bahçeli kahvede Bizim plaklar çalınır. ‘Aznif’ oynayan çocuklar, Her nağmeden efkarlanır. Her nağme hüzün taşır. Her nağme hasret dolu. Her nağmedeki hasret Kırar kanadı-kolu. Taşlar unutulur elde Ve bir şarkı dillerde: ‘Turna gelmez diyardan. Haber …
Şub 23
Ayrılış
Adım koptu benden,sığ yerinden ırmağın geçti öteye,geçti güz rüzgârındanakıntıya kapılmış yapraklar arasındanbirbirimizi ancak duyabilecek uzaklıktayız artık görüyorum bir an onunbeni süzdüğünükarşı kıyıdansuçlu ve alaycı bir gülümsemeyle küçülüyorum gitgidealnıma değiyor bükülmüş dizlerimdölyatağında Güz’ün Maria BanuşKemal Özer / Ergin Koparan
Şub 23
Adada Gece
Bütün gece seninle yattımdenizin yakınında, adada. Yabanıl ve uysaldın sevinçle uyku arasında, ateşle su arasında. Belki çok geç birleşti düşlerimiz dorukta ya da dipte, aynı rüzgârla kımıldayan dallar gibi yukarıda, birbirine dokunan kızıl kökler gibi aşağıda. Belki ayrıldı düşün benimkinden ve aradı beni önce olduğu gibi karanlık denizde, sen henüz kendin değilken, ben farkında değilken …