sarayburnu aile çaybahçesindeki bir güz öğlesisen ben ve adını bile bilmediğimiz bir istanbuloturmuş konuşuyoruz her şeydensenin ellerin masanın üstündeuzun bir koşuya hazırlanıyorben geçip giden gemileri kovalamaktansoluk soluğa kalmışımistanbul uykusuz gözlerini oğuşturuyorbir martı beyazlığını düşürüyor masamızabir polis kimliğimizi soruyorzaman geriliyor geriliyor geriliyorwilhelm tel in eli titriyor ve kalbime saplanıyor okhemen ölüyorum orada ama duyuyorum sizicesedimin soğumaması …
Kategori: İstanbul Şiirleri
Şub 23
Nişanlılık
Hangi birini anayım,Buluştuğumuz kumluk, uzak iskele. Her yerde bir başkalık. İlk defa gelişimiz el ele. Sonra bir gün, kalabalık Beyoğlu, Girdiğimiz dükkânlar, güler yüzlü satıcı. İkimizi yanyana oturtup Resmimizi çeken fotoğrafçı. Rüzgâr dinmiş, ağaçlar dinler gibi. Gün batarken o sakin sonbaharda; Akşamları dolaşmamız Kolkola Mühürdar’da. Bir adam sokak fenerlerini yakar, İncecik vücudun vücuduma dayanırdı. Her …
Şub 23
Ben senin krallığın ülkene yetiştim
Ben senin krallığın ülkene yetiştim Kaldım gölge tanımayan güzelliğinle. Her sabah büyüten denizimizi böyle Gülüşlerindi o ülkede bilmez miyim. Sen o çıktığım sularsın,zencim benim. Denize bakan evler gibiydim seninle. Dur, geliyorum ellerin ne güzel öyle. Beni şey et gülüşlerini bekleyeyim. Sen gittiğim o ülkesin varılmıyorsun Vurmuş sonrasız nasıl en güzel sulara Güzelliğin balıkları gibi İstanbulun. …
Şub 23
Eski Denizlerden Kim Kaldı
yani sen de denizsen be Marmaraiki boğazın var diye göl demiyorlarsa sanacanına okurum ben böyle işinhaberin var mı ben altı boğaza birden bakarımbenden sorulur Elif’imin benden sorulur dört şeytanımın karın tokluğusenin İstanbul’un okula gider mi, kağıt kalem ister miÇanakkale’nin çocuk felci, yatak yorgan yatması var mıdıradalarından birinin bile ah Marmara kara mıdır bahtı yani sen …
Şub 23
İstanbul Bildiğin Gibi
‘Sevilen daima düşünülür.’ I İstanbul bildiğin gibi, ‘Boğaz’ maviliğine mavi, Dalgalar hürlüğüne hür… Kıyılar yorgun amma, Sular gene hovarda. Gene bahçeli kahvede Bizim plaklar çalınır. ‘Aznif’ oynayan çocuklar, Her nağmeden efkarlanır. Her nağme hüzün taşır. Her nağme hasret dolu. Her nağmedeki hasret Kırar kanadı-kolu. Taşlar unutulur elde Ve bir şarkı dillerde: ‘Turna gelmez diyardan. Haber …
Şub 23
Alınyazısı Saati (İstanbul)
Yeryüzüne ayı indir o bir şehir olsun Yaklaştıkça büyüyenAyrıntıları setleri bahçeleriYumuşak çizgileriyle ortaya çıkanİşte ben o şehri yaşadım yıllarcaİstanbulda parça parçaÇeşmelerinde ayı yaşadımServilerinde ayla birlik bölündümAyla birlik yaralandımİstanbul mezarlıklarını aydınlatan aylaSoludum bölük bölük ahiretinKeskin çizgili özgürlüğünüKanlı canlı özgürlüğünü ay kesmesiİçtim sıcak bir yaz günü içilen buz gibi bir vişne şurubu benzeriKutsallığın ballı biberli çilekli çile …
Şub 23
Ağrı
sonbaharların kralı gelirmiş meğer istanbul’a ciğerlerimin filmini çektiler ciğerlerim artiz oldular icabında akut alevlenmiş kronik bir sonbahar gibi bakıyordu sigara figüran falan. ben kırmızı bir yaprağı oynuyordum esas kız olarak uçuşuyordum, uçuşmakmış meğer benim anlamım ben bunu geç anladım. senin için şiir yazacaktım istanbul ismini ağrı koyacaktım. oysa bir şiir niyeydi sanki yer içer sevişir …
Şub 23
Yitikçi
Hadi git azıcık İstanbul isteKosunlar o denizi bir çanağaBir çıkına elesinler o günlerimiO yazdan Üsküdar’dan ne kaldıysa Elif’tenDoldur ceplerineOnlarda yoksa komşularında vardırTanırlar sevinirlerBeni Bay Metin gönderdi, de Metin Eloğlu