Kategori: İstanbul Şiirleri

Çok hazin bir yakarış…

“Elveda İstanbul! Aziz ve büyük şehir, çocukluğumun rüyası, gençliğimin emeli, hayatımın unutulmaz hatırası! Elveda, Şark’ın güzel ve ölümsüz kraliçesi! Zaman bahtını, güzelliğini bozmadan değiştirsin ve çocukların seni bir gün benim seni gördüğüm ve terk ettiğim aynı delikanlı heyecanının sarhoşluğu içinde görebilsinler.” Otuzuna yaklaşmışken İstanbul’a gelen İtalyan edibi Edmondo de Amicis, imparatorluk başkentini büyüleyici bir belde …

Devamını oku

Sandalda

Şu havaya bak reis şu suya bakDeniz kadın gibiymiş hadi beMarika’dan da güzel bu mübarekTövbeler olsun katil olur insanSağımız adalar solumuz dalyanBen kürekteydim Mehmet karşıdaMavi beynime vurmuşMehmet dedim Mehmet yahuAteşle dinamiti fırlat gitsinYüze vursun karagözü izmariti istavriti Hiç unutmam yine böyle bir günAda’da Hıristos tepesindeDeniz tabak gibi önümüzdeSedef adası Medef adası MadenBöyle şey görmedim ömrümdeBir …

Devamını oku

Yosma Akşamıyım İstanbul’un

Yosma bir İstanbul akşamı gibiyim.Dudaklarımda kiraz tadı yaşamanınMavinin denize kestiği,tuza bulandığı yerden gözleriminuykusuz bir Ada vapuru geçmişBir martı geçmiş peşisıra gökyüzünü yırtıp,Kanatlarında ay rengi düşlemeler.. Yosma bir İstanbul akşamı gibiyim.Ellerim ceplerimde yürürümen eski Arnavut kaldırımını.Ne gün batar yüreğimde,ne gözüm yaşarır dosta, acıların ötesindeAyrı kıtaların kavakları el sallaşır,fenerler göz kırpar ya birbirine;öyle düşlerim iki insanı, engellemesiz.. …

Devamını oku

İstanbul Işık Işık

istanbul rüzgâr rüzgâr sevdiğimkâh bir lodos, denizlerden esenılık mı ılıkkâh ustura gibi deli bir poyrazbırak saçlarını rüzgârlarına istanbulunbu şehirde aşksız ve rüzgârsız yaşanmaz istanbul bulut bulut sevdiğimkimi beyaz mı beyazince, tül gibikimi katran misali karabulutları da insanlarına benzer istanbuluninanma sevdiğim, inanma bulutlara istanbul yağmur yağmur sevdiğimkah ince incekah bardaktan boşanırcasınahele bir yağmur yağmaya görsünölürcesine yaşanır …

Devamını oku

Ceviz Ağacı

Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı’nda, Budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz. Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında. Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı’nda. Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl. Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril, Koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil. Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim …

Devamını oku

İstanbul

Orda, adamı düşündüren denizler vardır – ışıltılı ve berrak-, şurda gemiler durmuş, kimbilir, zincirleri ne ağırdır. Sarayburnu, Kızkulesi, Haydarpaşa… Bak işte Köprü, Böyle ayak altında bütün gün. İşte yollar gıcır gıcır, İşte Sultanahmet Meydanı şu gördüğün Nihayet, ilerde deniz, Mis gibi balık kokar. Daha sonra Adalar Ve hep çam ağaçları. Oranın mehtabı tatlı olurmuş, Öyle …

Devamını oku

Barbaros Meydanı

Biliyorum, ayıp ve manasızAma peşlerinden gidiyorum Gezmeye çıktıkları vakit Ana kız. Utanır da belki Anasının sırtındaki Yeldirmeden, Kız bir adım önde gider Sezdirmeden. Beşiktaş’ta Barbaros meydanı Sağı anıt, solu türbe Ortası kare şeklinde, Parkıdır yoksulların Bilhassa yaz ayları. Fidanların, meydanların önünde Yontulu taşlar çepçevre. Yer yer banklar konulmuş Meydana dolmuş millet, Sıra sıra oturmuş. Ah …

Devamını oku

İstanbul

Kamyonlar kavun taşır ve benBoyuna onu düşünürdüm,Kamyonlar kavun taşır ve benBoyuna onu düşünürdüm,Niksar’da evimizdeykenKüçük bir serçe kadar hürdüm. Sonra âlem değişiverdiAyrı su, ayrı hava, ayrı toprak.Sonra âlem değişiverdiAyrı su, ayrı hava, ayrı toprak.Mevsimler ne çabuk geçiverdiUnutmak, unutmak, unutmak. Anladım bu şehir başkadırHerkes beni aldattı gitti,Anladım bu şehir başkadırHerkes beni aldattı gitti,Yine kamyonlar kavun taşır Fakat …

Devamını oku

İstanbul Türküsü

İstanbul’da, Boğaziçi’nde,Bir garip Orhan Veli’yim;Veli’nin oğluyum,Tarifsiz kederler içinde.Urumelihisarı’na oturmuşum,Oturmuş da bir türkü tutturmuşum:“İstanbul’un mermer taşları;Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları;Gözlerimden boşanıyor hicran yaşları;Edalı’m,Senin yüzünden bu halım.”“İstanbul’un orta yeri sinema;Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama;El konuşur, sevişirmiş, bana ne?Sevdalı’m,Boynuna vebalim!”İstanbul’da, Boğaziçi’ndeyim.Bir fakir Orhan Veli;Veli’nin oğlu,Tarifsiz kederler içindeyim. Orhan Veli

İstanbul

Salkım salkım tan yelleri estiğindeMavi patiskaları yırtan gemilerinleUzaktan seni düşünürüm İstanbulBinbir direkli Halicinde akşamAdalarında baharSüleymaniyende güneşHey sen güzelsin kavgamızın şehriVe uzaklardan seni düşündüğüm bugünlerdeBakışlarımda akşam karanlığınKulaklarımda sesin İstanbulVe uzaklardanVe uzaklardan seni düşündüğüm bugünlerdeSen şimdi haramilerin elindesin İstanbulPlajlarında karaborsacılarYağlı gövdelerini kuma sermiştir.Kürtajlı genç kızlar cilve yapar karşılarındaBalıkpazarında depoya kaçırılan fasulyanınMeyvesini birlikte devşirirlerSen şimdi haramilerin elindesin İstanbulEt …

Devamını oku