Kiraz Çiçekleri her yıl yeniden açarlar Kyoto’da. Genç kızlarının kalbi ürkektir, mutlulukları ise mevsimlik kiraz çiçekleri gibi geçicidir.*Çieko, parmaklığı tutup uzun süre baktı arkasından. Naeko, hiç dönmedi. Çieko’nun perçemlerine düşen hafif bir kar hemen eridi.*Çieko: “Mutluluk kısa sürer, yalnızlık ise çok uzundur. Böyle değil mi?” dedi. “Yatalım da öyle konuşalım bundan ötesini …”*“…Bahar ne çabuk …
Kategori: Deneme
Şub 23
Murphy Yasaları
· Tabiat ana daima hatanın yanındadır. · Çözülen her problem yeni problemler yaratır. · Aptalların dahi yapamayacağı şey yoktur, çünkü onlar da kendi çapında birer dahidir. · Smith-Wesson kare as’tan daima iyidir. · Tek boynuzlu gergedanla birde bir oynanmaz. · Düşürdüğün ekmeğin yağlı yüzünün halıya gelme olasılığı, halının yeniliğiyle doğru orantılıdır. · Asla Mrs. Murphy …
Şub 23
Feleğin Çemberinin Durduğu An
Bir merdiven aralığına açmış tezgâhını.Üzerinde oturduğu koltuk kimbilir, şimdi emekli olmuş hangi müdürün? Dizinin ucunda bisiklet pompası. Karşısında bir tahta “oturak”. Artık gelecek bir müşteri için midir, yoksa eski bir dostu, arkadaşı için mi?Gerçi o müşteriler de pek kalmadı ya…Dostu gelse de nelerden konuşurlar?Mutlaka eski bayramlardan, bayram yerlerinden mi?Merdivenin dibinde bir naylon leğende simsiyah bir …
Şub 23
Sait Faik’i Yaşatamadık
“Sait, ansızın öldü. Ölüm haberi bile vaktinde alınamadı. Cenazeyi evininin bulunduğu sokaktan geçirdiler. Bakmayın gazetelere ağlayan tek kişi yoktu. Yalnız yaşlı bir kadın, o da her tabutun arkasından ağlayan cinsten. Şişli Camii’nde, yüz kişi kadardık. Nasıl bir yağmur!… Revakın altına sığındık, sigara üstüne sigara içtik. Haldun’u o gün ilk defa dudağında sigara ile gördüm; onu …
Şub 23
Şiir ile Ankara
İstanbul’un kapısı hala Haydarpaşa’dır. Bir şehir nereye kapı açar, bir şehrinneresinde kapı açılır diye aklınıza getiriyorsanız, Haydarpaşa’da akrarkılmanız kaçınılmaz olacaktır. Trenden inersiniz, gar binasından geçersiniz vemerdivenlerde bir an durup bakarsınız, işte o an kapıda geçtiğiniz andır, sizeuzaktan baka biri, bu şehre kaçıncı kez geldiğinizi, kaçıncı kez o kapınınhayatınızın bir sınırı olarak ardınızdan kapandığını anlayabilir. O …
Şub 23
aşık olunabilecek bir erkeğin özellikleri
1980 başlarında bir yaz akşamı, Füsun Akatlı, Nimet Tuna ve Tomris Uyar, o dönemin gözde uğrağı Şadırvan’da buluşmuş, denizin tadını çıkarıyorlar. Konu bir ara aşka, sonra aşksızlığa, en sonunda da “aşık olunabilecek bir erkeğin özellikleri”ne geliyor ve bir oyuna dönüşüyor. Nesnel davranmakta kararlı olduklarından masalarına gelen Edip Cansever ve Turgut Uyar’ın da görüşlerini alıyorlar. (Sonraları Ferit …
Şub 23
Hastane Ciddi Bir Yerdir
Hastane, ciddi bir yerdir. Az önce söylendiği üzere, ölümü geciktirmeğe çalışanların yeridir orası. Sellemehüsselam girilmez. Girmenin haracını vermek gerekir; bu haracın hemen hemen tümü yüz suyudur. Ama, yüz suyunun da çeşitleri vardır. Hastane, ölümünü geciktirmeğe çalışanların, daha doğrusu yazgısının kendisine haksızlık ettiğini düşünüp, bu yazgının ancak değiştirilmek, en azından el katılmakla gerçek yazgı olarak gerçekleşeceğine …
Şub 23
Elde Var Sıfır
22 yıl reklam yazarı olarak çalıştım, bir yıl üniversitede araştırma görevlisi olarak bulundum, bir-iki başka işle birlikte, toplam 27-28 yıllık bir çalışma hayatım oldu. Son bir yıldır da ‘evdeki adam’ durumunda oturuyorum, Türkçesi işsizliğe çalışıyorum. Doğru bir Türkçe oldu mu emin değilim ama, işsizliğin Türkçesi böyle cümleler kurduruyor insana. Ordan burdan, hayattan, insanlardan, anılardan, …
Şub 23
Tutunamayan (Disconnectus Erectus)
Beceriksiz ve korkak bir hayvandır. İnsan boyunda olanları bile vardır. Yalnız pençeleri ve özellikle tırnakları çok zayıftır. Dik arazide, yokuş yukarı hiç tutunamaz. yokuş aşağı, kayarak iner. (Bu arada sık sık düşer.) Tüyleri yok denecek kadar azdır. Gözleri çok büyük olmakla birlikte, görme duygusu zayıftır. Bu nedenle tehlikeyi uzaktan göremez. Genellikle başka hayvanların yuvalarında (onlar …
Şub 23
Sessiz Vedaların Kışı ve Anne Michaels
Kıpırtısız bir gölün kıyısında, boyunlarını çok hafif bir rüzgârla eğen sazlıkların arasındaki sarı nilüferlere bakarken kökleriyle yuvalarına tutundukları ilk ânı hayal ettim. İnsandan çok daha uzun yaşayabildiği söylenen o mahcup bitkiler için zaman yoktu. Tohumlarını tabiata savuranları tanımıyor, bildikleri hayatla hiç vedalaşmayacakmış gibi sessizce salınıp duruyorlardı. Eğer insanın bitkilerle ilişkisi hakkındaki çok eski gerçekleri bilip, …