Kategori: Çeviri Şiirler

Bir ben biliyorum

                                                 Friedrich Nietzsche’ye Bir ben biliyorumYorgun gözlerinin altındaki halkalarınEbem kuşağı olduğunu veİstediğinde yedi renk bakabileceğiniSiyah saçlarındaki akların aslındaHırçın dalgaların gelgitlerinden oluşanKöpüklerin bulaşığı olduğunuBir ben biliyorumYüreğinin severkenÖlmekten değil de öldürmekten korktuğu içinTir tir …

Devamını oku

Sürgün

Ellerinden bu yana ne sevinç gördü ellerim,Ne de “elveda”dan bu yana bir gülüş salıverdi dudaklarım. Dönerek açılan bir deniz kabuğu gibi sessizce Geçerken gün genişler aramızda mesafe. Açlığa ve yalnızlığa rağmen dayanır aşk yine de. Yüreğimin çevresine tutunur her gece Bir kumrunun kanatları taşkın nezaketle, Ve buluşma yüzüğündeki aşınmış mavi taş daha da parlar. Hart …

Devamını oku

Herkes ve Herşey İçin

Hayır.Olamaz. Sevgilim, sen de mi kızdın bana? Niçin? Bak geldim, çiçek de getirdim, ama, ama…asla bir kötülük yapmadım sana! Solgun bir yüzle, düştüm kaldım sendeleyerek. Sokak döndü durdu çevremde. Duydum kesik kesik fren seslerini. Esiyor rüzgar acıtıyordu yanaklarımı. Bu denli kargaşa hiç olmamıştı. Başkentin karmaşasında baktım çevreme çok sert bir yüzle. Hüzünlü, sanki ölüm döşeğindeydim. …

Devamını oku

Sergey Yesenin’e

Sen gittin,diyorlar yukarılarda bir dünyaya. Sonsuzlaşma- Uçuyorsun, parıldayan yıldızlara çarparak. Ne borç var artık bize, içki ne de Ayılma. Hayır, Yesenin, oh çekmek değil benim istediğim. Görüyorum ben kesik bileklerinle sendeleyişini Ve alayla değil acıyla düğümleniyor yüreğim. Görüyorum bir kemik çuvalı gibi yere atışını gövdeni. -Dur! diyorum. Bırak! Delirdin mi sen? Sürer mi ölümü hiç …

Devamını oku

Bölge

Sonunda canına tak dedi bu eski dünya Çobankızı ey Eyfel kulesi köprülerin sürüsü meliyor bu sabahBıktın yaşamaktan eski Yunan’da Roma’da Otomobiller bile kocamış görünüyor buradaBir din yepyeni kalmış bir dinBir din kaldı Port-Avion hangarları gibi yalın Bir Sen ey Hıristiyanlık bir sen eski değilsin Avrupa’daEn yeni Avrupalı da sizsiniz Papa X.PieVe sen pencerelerin gözetlediği bir …

Devamını oku

Aphrodite’ye Yakarış

Ey tahtı ışıl ışıl ölümsüz Aphrodite,Ulu Zeus’un düzenci kızı,Yalvarırım yüreğimi acılarla Dağlama!Yardımıma gel gene, hani eskidenSesimi duyunca nasıl, çıkıpBabanın sarayından, kanat çırpanKuşlarınÇektiği yaldızlı arabana biner;Yeryüzüne inerdin bulutsuzMavilikten:Ölümsüz dudağında o aydınlık gülüşleSorardın,“Gene nen var?” derdin “Nedir gene”Deli gönlünü çelen? Tılsımımla kimiBaştan çıkarıp yollamam gerekiyorKoynuna?Söyle, Sapho, kim seni üzen?Kaçıyorsa, kaçsın, bırak.Yakında o senin ardına Düşecek.Bugün almıyorsa verdiklerini,Yarın …

Devamını oku

Ağaç

İlk yaprakları yeşeriyordu ağacınTomurcuk tomurcuk, tek tek.“Alayım mı onları elinden?” dediKırağı sürünerek.Saçtan tırnağa titreyip ağaç“Hayır” dedi, yalvararak,“Çiçek açıncaya kadarOnları rahat bırak.” Tomurcuklandı çiçekleri ağacınÖtüştü bütün kuşlar.“Alayım mı onları elinden?” dediEsintiyle rüzgâr.“Hayır” dedi sallanırken ağaç,Titremeden yaprak yaprak.“Çiçek açıncaya kadarOnları rahat bırak.” Yaz ortası sıcağındaAğaç meyvesini verdi.Çocuk dedi: “Toplayabilir miyimArtık yemişlerini?”Eğerken yüklü yapraklarını ağaç“Tabii” dedi, “toplayabilirsinAl hepsini,Hepsi …

Devamını oku

Aynı Yıldız

Islanmış parlıyor damlar ay ışığında.Kadınlar şallarına sarınıyorlar.Evlerine koşuyorlar saklanmak  için.Biraz daha oyalansalar eşikte,onları ağlarken yakalayacak ay. O adam her aynada, çıplaklığı içine kapatılmışbir başka saydam kadın olmasından şüpheleniyor– sen ne kadar uyandırmak istesen de onu, o uyanmayacak.Bir yıldızı koklayarak uyuya kalmış o kadın. Adamsa uyanık yatıyor koklayarak aynı yıldızı. Yannis RitsosÇeviren : Cevat Çapan

Bir Mektup

Alnımın üzerinde saçım dümdüz kesilirdi daha;Oynardım sokak kapısının önünde, çiçek derlerdim.Bambu sırıklarına binmiş gelirdin, atlılar gibi,Dört dönerdim yörende, mürdüm erikleriyle oynardın.Chokan köyünde yaşayıp gidiyorduk işte:İki küçük çocuktuk, sevgiden gayrisini bilmeyen.Ondördümde vardım sana, efendim benim.Gülemezdim karşında, sıkılgandım çünkü.Başımı eğer, duvara çevirirdim yüzümü.Kırk kere de çağırsan, gözüm yerden kalkmazdı. Onbeşimde yüzümü çatmadım artıkAyağının bastığı toprak olayım istedim,Dünyalar …

Devamını oku

Teresa’ya

Döner neden hatıralarım benim, Üzgün anıları yitik sevincin,Çoğaltmak için endişemi, can çekişmemi benimŞu metruk, yaralı kalpten?Of! O sevinç saatlerimden benimBir sızlanış kaldı kalbime yalnız, inanın, O ağıt ki gizler gözler acıyı, Sel basmada ruhu, bunlar kırgınlığın gözyaşları! … Cıvıldayıp duruyordu tatlı bülbüllerGüneş, sevincimi benim, aydınlatıyorduFısıldaşıyordu çiçekler arasında meltemler, O orman yavaş yavaş yanıt veriyordu, Aşklarını …

Devamını oku