Kırmızı çiçekler açtıO minicik ellerinleEriştiğin nar ağacı. Gene yeşillendi her yerTenha ağaçlıkta şimdi.Herşeyi canlandırdı Haziran’ınAydınlık ve sıcak hediyeleri. Sen benim ağacımsınKurumuş ağacımın çiçeğiSon ve tek ümidi boşuna hayatımın. Soğuk topraklardasın şimdiKara topraklarda, kara toprak.Sana ne güneşin gezgin sevinci erişirNe de aşkın elinden gelirSeni uyandırmak. Giosua CarducciÇeviren: L. Sami Akalın
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Hüzün ve Serseri
Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra,Büyülü, mavi, derin ve ışıl ışıl yananBambaşka denizlere, bambaşka semalara,Şu kahrolası şehrin simsiyah havasından?Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra?Hey trenler, vapurlar beni burdan götürün!Ne var gözyaşlarından çamurlar yuğuracak?Arasıra der mi ki Agathe’ın ruhu, üzgün,”Nedametten, azaptan ve ıstıraptan uzakHey trenler, vapurlar, beni burdan götürün.”Ne kadar uzaktasın ey mis kokulu cennet,Ey, sadece …
Şub 23
Âşık Kadınlar
Coşkunuzdan bir gökkuşağı yapılırdı güzel yavuklular Biri beni bırakır bir başkası gelir aynı güzellikte o da bırakır gider Senin bana bıraktığını başkalarına veririm ben Voltava pırıldar Ey sen kıskanç kadın geçer ve şarkı mırıldanırsın ve çekip gidersin sonra Üç renkli fiyonga karşılaştırılabilir aşkla saçlar ağız gözler Ölür ayak sesleri avlunun yankılanımında mavi bir gökyüzünü andıran …
Şub 23
Lucca
Mısır’daki evimizde, akşam yemeğinden, Dua’dansonra annem buraları anlatırdı bize.Bundan, şaşırmalar şaşırmalarla geçti çocukluğum.Sakınan, körce bir gelgit var kentin sokakları arasında.Burda amaç yola çıkmaktır.İkindi serinliğinde meyhanenin önünde, California’dankendi mülkleriymiş gibi söz eden insanlarlaoturdum.Dehşetle kendimi buluyorum bu insanlarındavranışlarında.Sımsıcak aktığını duyuyorum şimdi damarlarımdaölmüşlerimin kanının.Bir kazma aldım ben de.Toprağın tüten kalçalarında güler yakalıyorumkendimi.Elveda istekler, sıla özlemleri.Bir insanın bilebileceği kadar …
Şub 23
Büyük bir acıdan sonra…
Büyük bir acıdan sonra, vakur bir sessizlik gelirSinirler mezar taşları gibi törensel bir hal alır,Katı yüreğin sorar, acı çeken o mu diye,Dünden beri mi yüzyıllardan beri mi yoksa? Ayaklar, kendiliğinden gezinmeye başlarYerde, havada, her yerdeTahta bir yoldaFarkında olmadan büyümüş,Kuvarstan bir mutluluk, taştan. Şimdi kurşun saatiYaşadıkça anımsananSoğuktan donanların karı anımsaması gibi-Ürperti-derken uyuşma- sonra koyvermek kendini. Emily …
Şub 23
Tzu-An İçin
Ayrıldık, bin kupa şarap bile yok edemez kederiAyrılık yüz düğüm olmuş, ben çözemem ki. Buzların çözülme vakti, orkideler açıyor, dönüyor baharSalkım söğütler keyifli yine memnun kayıklar Kavuştuk ve ayrıldık, birlikte duramayan bulutlar gibi,Öğrendim şimdi aşkın nehre benzediğini Bu bahar buluşmamız mümkün değil yenidenAma çıkmayacağım Yeşim Kulesindeki şaraphaneden. Yu Hsuan Chi
Şub 23
Hissettiklerimi Söyleyerek
Hüzünlü bir melodi, zincifre ipliklerleNasıl tutabilirim o müziği içimde? Çok küçükken öğrendim, sevgilinin dokunuşunuKibarlaşmadan önce, seçkinleşmeden önce. Parıldayın, parıldayın şeftaliler, eriklerNe beis var, efendiler sizi öyle isterse? Yeşerin, yeşerin çamlar ve tarçınlarDünya ancak o zaman hayran olur sizlere. Berrak ay, yosun tutmuş basamaklar üstündeBir şarkı, bambu kamışlarının derinlerinde. Kapının dışında, kırmızı yapraklar düşmüş yerlereBeklediler gelişini. …
Şub 23
Duygularımı Dışa Vurarak
Gevşe, yapılacak bir şey yok,Tek başıma geziyorum dans eden ışıkta Bulutlar dağılıyor, mehtap sudaBaşıboş, serseri bir kayıkta Hsiao Liang tapınağındaki lavtayı dinliyorumYü Liang’ın kulesindeki şarkıyı Bambu kamışları dostumTaşlar yoldaşım Kırlangıçlar, serçeler takip ediyor beniNe gümüş gerek bana ne altın Köpüklü yeşil şarapla dolduruyorum kadehimi;Ay altında, ince ezgi Parlayan dolunayın etrafında adımlarımÇıkarıyorum saç tokamı ve bırakıyorum …
Şub 23
Bir Kış Gecesinde Wen Ting-Yün’e Gönderildi
Kara kara düşünerek, kafiye avlayarak, lambamın vızıltısıylaUyanığım bütün gece, ürküyorum buz gibi yorganımdan. Yaprak dolu bir avluda, hızlanıyor mutsuz rüzgârGeçerek perdemin üzerinden, batıyor biçare ay Ummuştum ki birlikte olacaktık. Tam tersine: ayrıldık.Fakat, hiçbir şeydir hayatın değişkenliği, bir bilge kalbi için Karanlık koruluğun kuytularında, bir tünekçik ararlarDöne döne, akşamları serçeler figan edip ağlarlar. Yu Hsuan Chi
Şub 23
Pişmanlık Duyguları
IDüşen yaprakları dağıttı akşam yağmuru.Şarkı söyleyerek kırmızı iplikleri ayırıyorum. Acımasızca, kalpsiz dostlarım tarafındanİçeriye atıldım, acı denizin ardına. Kapımın dışında hissiz zengin adamların arabalarıTaocu kitaplar yastığımın kılıfına tıkıldı Şimdi sade pamuklar içinde, bir daha ne bulutlardan birmisafir, ne yeşil sulardan, ne mavi tepelerden. IIÇok fazla acı veriyor, nefes almak tek başıma:Nasıl dönebilirim sonbahar ayıyla dolu esintili …