Kategori: Çeviri Şiirler

Ay Sarhoşu

Gözlerden içtiğimiz şarap ,Ay akıyor üstümüze geceleyin dalga dalga; Kabarıp taşıyor , Sessiz ufuktan. Sayısız özlemler , korkunç tatlı ürpertiler Yüzüyor o selin içinde. Gözlerden içtiğimiz şarap , Ay akıyor üstümüze geceleyin dalga dalga. Şair , adanmışlığın kölesi; Kutsal likörle sarhoş. Kendinden geçmiş cennete dönüyor yüzünü , Sendeleyerek emip , höpürdetiyor onu; Gözlerden içtiğimiz şarap. …

Devamını oku

Aşıkane

“Seni seviyorum” diyen ohüzünlü bir ozandır şarkılarını yitirmiş Bin neşeli tarlakuşu gözlerinde bin suskun kanarya boğazımda Aşk konuşabilseydi keşke “Seni seviyorum” diyen o üzüntülü bir gecenin kalbidir ayışığını arayan Konuşabilseydi keşke aşk Bin gülen güneş adımlarında bin ağlayan yıldız arzularımda Aşk konuşabilseydi keşke. Ahmed ŞAMLU Çeviri: Ayşegül SÜTÇÜ – Hamit TOPRAK

Kara Şarkı

Kurşunî bir şafakta Atlı duruyor, sessizAtının uzun yelesi uçuşuyor rüzgârlaTanrım, TanrımAtlılar durmamalıÇalarken, tehlike çanlarıYanmış çitin yanındaKız duruyor, sessizİnce eteği oynaşıyor rüzgârlaTanrım, TanrımKızlar sessiz kalmamalıYaşlanırken, umutsuz ve yorgun adamları Ahmed Şamlu Çeviri: Ayşegül Sütçü – Hamit Toprak

Ayda’ya Dört Şarkı

IAylak Adamın Şarkısı Şu yol kıvrımındakavurucu bekleyiştebir gölgelik yapmalıyım ağaç ve taştan.Çünkü nihayetumutgecikmiş bir seferden dönüyor geri.Öyle bir zamanda kiyazık!Ne başımda bir damNe ayağımın altındabir kilim ***Kavrulmasın güneşten diyebir testi yoksu vermek içinve yorgunluk atacakbir yastık yokoturmam için***Dört gözle beklediğim yolcuçıkagelecek apansız. Ey tüm umutlarşu damı çatmaktagüç verin bana! Ordibehişt (13)42/Mayıs 1963 IIBir Dostun Şarkısı …

Devamını oku

Gidiş

Nedir bu uğultu, şarkılarla çınlıyor sokak;Ey, siz genç bayanlar, açın pencerelerinizi! Bir delikanlı dünyayı görmeye gidiyorVe herkes ona eşlik ediyor. Sevinebilir diğerleri ve fırlatabilirler pekala,Kurdeleli, çiçekli şapkalarını havalara.Ama, delikanlılar sevmiyorlar bu adeti,Suskun ve solgunca yürüyorlar aralarında. Çınlayacak maşrapalar ve şaraplar,İçilecek elbette.“İç, daha iç, kana kana iç kardeşim!”Şerefine içtiğimiz bu uğurlama töreniyle,Yanıp tutuşan alevdir içimde. Ve …

Devamını oku

Gece Bitti

Gece bittiAy eriyor doğan gündeBattı batacak sulara Bu ovada eylül ne kadar diriÇayırlar yemyeşilBahar toprakları sanki güneyde Bıraktım eşi dostuEski bahçelere gittim gizli gizliSeni anmak için tek başıma Sen Ay’dan ötelerde bir yerdesinBurda gün doğarkenNal sesleri gelirken kaldırımlardan Czeslaw  Milosz

Çok Ender

Yılların, azgınlıklarının yıprattığı,belini büktüğü yaşlı bir adam, bitkin ağır ağır yürüyor dar sokakta. Ama evine girer girmez, gizlemek için yaşının o acılı halini, düşünüyor içinde hala sönmeyen gençlik ateşini Şimdi onun şiirlerini okuyor delikanlılar. Onların gözlerinde canlanıyor onun düşleri. Onun hayal ettiği güzellikte ürperiyor sağlıklı, şehvet düşkünü beyinleri, güzel biçimli, dipdiri bedenleri. Konstantinos Kavafis

SUNU

Sen, kurtaramadığım insanDinle beni.Anlamaya çalış bu yalın sözleri, başka türlüsünü söyleyemediğim için.Yemin ederim ki, söz büyücülüğü yok bende.Bir bulut ya da ağaç gibi sesleniyorum sana. Bana güç veren şey, ölümcül bir darbeydi senin için.Birbirine karıştırdın kapanan bir çağla yeni bir çağın başlangıcını,Nefretin esiniyle lirik güzelliği,Gözü kararmış güçlü usta işi biçimi. Sığ Leh ırmaklarının koyağı işte …

Devamını oku

Düşlerde Fener Olmak

Ben ölüncehiç değilseBir fener olsam,kapında dursam,soluk donuk geceyiaydınlığa boğsam. Ya da limandagemilerin uyuduğu zamandagülüşürken kızlaruyumasam,dar kirli bir kanaldabir yalnıza göz kırpsam. Daracık bir sokağaassalar beniteneke, kırmızı bir fenerbir meyhane önündedalgın düşüncelerletempo tutup şarkılarasallansam. Ya da şöyle bir fenergözleri büyümüş bir çocuğun yaktığıduyulup da korkunca çevresinde yalnızlığıdışarda camlardafırtınanın ıslığıkâbuslar, görüntüler, cinler. Evet, hiç değilse.ben ölüncebir fener …

Devamını oku

Tanrının Antonıus’u Bırakmasıdır

Birdenbire duyarsan geceyarısıgörünmeyen bir alayın geçtiğinieşsiz ezgilerle, seslerle-artık boyun eğen yazgına başarısızyapıtlarına, tasarladığın işlerehepsi aldanışlarla biten-ağlamayasın boş yere.Çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibihoşçakal de ona, giden İskenderiye’ye.Hele kendini aldatmayasın demeyesin:bu bir düştü, kulaklarım iyi duymadı;böyle boş umutlara eğilmeyesin.Çoktan hazırmış gibi bir yiğit gibiböyle bir kente erişmiş sana yaraşırcasına,kesin adımlarla yaklaş pencereye,dinle duygulanarak, amayanıp yıkılmalarıyla değil …

Devamını oku