KucaklaşıyoruzBenim ellerim pahalı kumaşa değiyorSeninkisi ucuzaAcele bir kucaklaşmaSen bir ziyafete yetişeceksinBenimse cellatlar var ardımdaHavadan sudan konuşuyoruz veSürüp giden arkadaşlığımızdan.Başka ne konuşsakÇok acı olurdu zaten. 1937 Bertolt Brecht
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Sürgünün Yakınmaları
Ve sen, sürgün: Konup göçücü olmak, hep konup göçücü,han misali bir dünyave bizim olmayan gökleri seyretmek,bizim olmayan insanların arasında yaşamak,bizim olmayan şarkıları mırıldanmak,bizim olmayan bir gülüşle gülmek,bizim olmayan elleri sıkmak,bizim olmayan gözyaşlarıyla ağlamak,bizim olmayan sevdalara salmak kendini,bizim olmayan yemekleri tatmak, bizim olmayan tanrılara yakarmak,bizim değilmiş gibi adımızı işitmek,bizim olmayanı, şunu bunu düşünmek,bizim olmayan bir parayı …
Şub 23
Kızım Bekliyor Kapıda
Bir kurum emlağında yaşarız biz, kızımla ben.Dokuz yaşında, fakat çok daha küçük gözükür.O daha okumayı öğrenmedi akıllarından geçeni ve sebeplerini komşularımızın. Bir ay geçtiaradan onlar durdurduklarından beri onunla oynamayı,Hedır, Helen, Edmınd ve Saymın. Ben onu okuldan eve getirdiğim zamançıkarmaz ceketini, fakat bekler.Bir meltem rüzgârı ıslık çalıp geçerken evi mavi kapıyı açar bir gülümseyişledışarda kimse bekliyor …
Şub 23
1764
En hüzünlü ses en tatlı sesEn çılgın ses büyüyen,-Kuşların sesidir baharda,Gece hoş bir tat bırakıp giderken. Mart’la Nisan arasındaki çizgi-O büyük sihirli sınırÖtesinde Yaz, nefes alsa duyulurYakınlıkta, kararsızlıklar yaşamaktadır. Bir zamanlar bizimle eyleşenDostları hatırlatır bir bir,Ki ayrılığın kara büyüsüyle büyüyenHasretleri artık insafsızca derindir. Yasını tuttuğumuz ne varsaHatıra gelir yeniden,Ötmesin isteriz kuşlarSussun isteriz bu siren. Bir …
Şub 23
Bir Saat beklemek Çok Uzun İş
Bir saat beklemek çok uzun is,Aşk biraz ötede duruyorsa;Kısadır sonsuzluğu bekleyiş,Sonunda aşk armağanı varsa.. Emily DickinsonÇeviren: Talat Sait Halman
Şub 23
Sözcükler
Sözcüklere dikkat edin,olağanüstü olanlarına bile.Çünkü olağanüstü için yapabileceğimizin en iyisini yaparız, kimi zaman sözcükler arı gibi sokarlarve bir öpücük bırakırlar iğne yerine.Parmaklar gibi değerli olabilir sözcüklerVe kaya gibi güvenilirdir sözcüklerkıçınıza sokarsınız onları.Ama hem papatyalar hem de bereler gibi olabilirler. Yine de severim sözcükleri.Tavandan düşen güvercinlerdir sözcükler.Dizlerimde oturan altı kutsal portakaldır onlar.Sözcükler ağaçlardır, yaz’ın bacakları,Ve güneş, …
Şub 23
Ne Çok İsteği Var Tatlı Yârin!
Ne çok isteği var tatlı yârin! İsteksizdir elbet aşksız insan.Sevinç duyarım suyun sâkinSaydam buz altında kalışından. Ve atların buza – yardım et Tanrı’m! – O aydınlık ve kırılgan olan,Sakla, sende kalsın mektuplarım,Gelecek’tir bizi yargılayan. Açık, apaçık olman için ve Bilge görünmen için onlara,Senin o şanslı yaşamöykündeHiç yer verilir mi boşluklara? Her nimet tatlıdır bu dünyada. …
Şub 23
Taş Bir Sözcük Düştü Parçalandı
Taş bir sözcük düştü parçalandı Henüz yaşayan göğsümde. Zararı yok, ben zaten hazırdım.Gelirim bunun da üstesinden.Başımda işim çok bugün:Belleği sonuna değin öldürmek gerek,Taşlaşması gerek ruhunVe yaşamayı yeniden öğrenmek.İşte… Yazın hışırdayan sıcak soluğuBayram gibi sarıyor pencereyi.Ben çoktan sezmiştim buAydınlık günü ve boş evi. Anna AhmatovaÇeviri: Azer Yaran
Şub 23
İki Gözyaşı
İki damla yuvarlandı ozanın yanağınaSağ yanağına – sol yanağınaSevinç damlası – üzünç damlasıSevgi gözyaşı – öfke gözyaşı. İki tertemiz, küçücük damlaBirbirinden ayrı, sessiz, küçücükAma birleşmeye görsünler, şiir olurlarŞimşek gibi çakar, sel gibi boşanırlar. Resul HamzatovÇeviri: Mazlum Beyhan