Bu dünyaya gelmeden önceBana nasıl yaşayacağım gösterildi.Endişe vardı, keder vardıSefalet vardı, acının yükü vardı.Beni ele geçirecek olan bağımlılık vardı, esir alan yanılgı vardı.Beni gürleten ani öfke vardı, nefret ve kibir vardı, gurur ve utanç. Fakat ışık dolu ve güzel düşlere dair günlerin mutlulukları da vardı, yakınmanın daha baskın olmadığı ve daha baskın olmadığı derdin, ve …
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Bu Gece
Bu gece ay kumsala vuracak,iri bir inci.Ve üzerimde oynaşacak çılgınçılgın ayışığı. Yakut dalgalar ayaklarımın ucundaparçalanıp bütün yıldızları saçacak,avuçlarımda iki güvercindoğmuş olacak; sonra havalanacak – o iki gümüş kuş –ayışığıyla dolu iki kadeh –o ışığı serpecekler omuzlarıma,saçlarıma. Deniz dökme altın,salıvereceğim sulara gördüğüm düşüışıyan bir kayıkla. Bir pırlantagömeceğim çakıllara, pırıl pırıl. Dört yanımı saran ışık sanki delecekkabimi, …
Şub 23
Aşık Değilsen Eğer, Bırak Kapını Çalsın Aşk
Âşık değilsen eğer, bırak kapını çalsın aşk,âlem dediğin ağrıtacaksen gittikçe, dipsiz olacak,mutluluk ve keder aynı zamanda vuracak. Sözün özü: Bir uçurumdur aşk,gölge ve ışık, şiir ve manzum,orda nice nesnenin sûreti, mahzunve aynı zamanda neşeli yansıyacak. Sefalettir o, dehşettir tarifsiz,fakat onsuz yaşamak da imkânsız. Ruben DARIO
Şub 23
Karısı için bir şiir yazdı ozan
Karısı için bir şiir yazdı ozan:“Işığımsın benim, yıldızım, şafağımsın,Yanımdaysan, her şey güzel, doyumsuz,Yok musun, her şey acı, tatsız!” Tam bu sırada karısı -yıldızı ve ışığı-Gülümseyerek gelip kapıda durdu“Yine mi sen?” diye bağırdı ozan,“Çalışıyorum, Tanrı aşkına git başımdan!” Resul Hamzatov
Şub 23
Kış Gecesi
Evim fakir, dostlarım beni terketti, Hastayım, ziyafetlere gidemiyorum. Gözümün önünde canlı bir kimse yok, Kulubemin içinde yalnız yatıyorum, Kırık lambam zayıf bir ışık veriyor, Yıpranmış perdelerim çarpık, birbirine uymuyor. Tse, tse kapı eşiğinde ve pencere kenarında, Tekrar yağan karın sesini duyuyorum. İhtiyarladığım için pek az uyuyorum, Gece yarısı uyanıyor, yatağımda oturuyorum. Eğer oturmak ve unutmak …
Şub 23
Kadın
Sonra derken bir kadın çıkagelir,Ve o zaman seversin bu kadını,Sonra derken bir kadın çıkagelirVe o zaman gürleşir gözyaşları, Neyin var neyin yok verirsin onaElinde avucunda,yüreğinin tahtındaNeyin var neyin yok verirsin onaVe o zaman gürleşir gözyaşları Sonra derken bir kadın çıkagelirSevmeye adanmış dudaklarıyla birlikteSonra derken bir kadın çıkagelirEtiyle kemiğiyle, bütün güzelliğiyle, Giysileri vardır göstermek için onuBütün …
Şub 23
O’na
Anımsıyorum o büyülü anıKarşımda beliriverdiğin,Uçup gidici bir hayal gibi,Dehası gibi saf güzelliğin. Bunluklarında ümitsiz hüznün,Telaşın yorucu tasalarında,Çınlardı o tatlı ses uzun uzun,O güzel çizgiler görünürdü bana. Yıllar geçti. İsyancı dalgalarında fırtınalarınDağılıp söndü eski hayaller,Unuttum tatlı sesini seninVe silindi Tanrısal çizgiler. Issızlıkta, karanlığında tutsaklığınSessizce uzayıp gidiyordu günlerimTanrısız, esinsiz,gözyaşsız,Yaşamsız, ve sevgisizdim. Ve işte bir an geldi, uyandı …
Şub 23
Son Aşk
Ah, nasıl da sevecen ve kör bir tutkuylaSeveriz son demlerinde ömrün…Parlasın parlasın veda aydınlığı Son aşkın, batan günün… Yarı gök gölgeyle kaplandıSadece batıda bir ışık parçası,Uzasın, uzasın bu büyülenmişlikAğır ol, ağır ol ey akşam ışığı. Yürekte sevecenlik azalmıyorDamarda kan azalsa da;Sen hem mutluluk hem umutsuzluksunEy son aşk, son sevda! Fyodor TyutçevÇeviri: Ataol Behramoğlu
Şub 23
Sana İlişkin
Sana ilişkin her düşüncemBir dize olabilseydi koca bir şiirdenHiçbir aşk kitabıDaha büyük olmazdı benim bu kitabımdanAma şimdilik pek ince bu kitapÇünkü üzerinde pek çalışamıyorumSeninle geçirebileceğim saatleriŞiire harcamaya kıyamıyorum. Resul Hamzatov
Şub 23
Duygusal Söyleşi
Buz tutmuş o ıssız eski park içindenİki hayaletti demin kayıp geçen. Gözleri sönmüş, gevşemiş dudakları, Güç duyulur neler fısıldaştıkları. Buz tutmuş o ıssız eski park içinde Geçmiş günlerden söz etti iki gölge. – Eski coşkumuzu anımsıyor musun? – Ne diye anımsayayım istiyorsun? – Yüreğini yine titretir mi adım, Yine girer miyim düşüne? – Yok canım! …