Haykırmak istiyordu – daha fazla dayanamayacaktı.Sesini duyabilecek kimse yoktu orada;kimse duymak istemiyordu. Kendisi de korkuyordusesinden,içinde boğuyordu sesini. Patlamak üzereydi susuşu.Birden,havaya uçtu gövdesinin parçaları. Özenle,sessizce toplayacaktı bu parçaları,hepsini bir bir yerlerine yerleştirecekti deliklerikapamak için.Ve rastgele bir gelincik, bir sarı zambak bulursa,onları da toplayacak,kendisinin bir parçasıymış gibi gövdesineyapıştıracaktı –böyleydi, delik deşik, görülmemiş bir şekilde çiçek açıyordu işte. …
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Şarkı
Ey geceleri yatakta ağladığımıKendisine açmadığım sevgili,Ey yorgun düşüren varlığımıBir beşik gibi!Benim için uykusuz kaldığınıBenim gibi saklıyan.Ah, içimizdeki bu yangınıSöndürmeye çalışmadan,Bağrımızda taşısak.Değil mi ki itirafa kalkışsakAşkımızı, sevişenler gibi tıpkı…Sözlerimize yalan karışacakBeni yalnız eden varlığın; ömrüm her şeyin sana tahviliSeslerin içinde bir an doğarsın;Uçup giden kokularda bir an varsın.Ah! kollarımda kaybettim hepsini,Bir sen doğmaktasın tekrar yeni,Bir sen, …
Şub 23
Seviyorum Suskunluğunu
seviyorum suskunluğunu, sanki senyokmuşçasına burada duyarsın beni uzaktan, dokunmaz sana sesim. uçup gitmiş gibi gözlerin ve ağzın bir öpüşle mühürlenmiş. seviyorum suskunluğunu, çok uzakta görünüyorsun sanki yas tutuyorsun, kumrular gibi cilveleşen kelebek benzeri. uzaklardan duyuyorsun beni, ulaşmıyor sana sesim. bırak da varayım dinginliğine sessizliğinde. ve konuşayım sessizliğinle bir lamba gibi parlak, bir yüzük gibi yalın. …
Şub 23
Onu bağışlayın
O bazenVücudunun kederli bağlantısınıDurgun sulardaBoş mezarlarla, unutuyorVe aptalca zannediyor kiYaşama hakkı var,Onu bağışlayınBir resmin sıradan öfkesiniKışkırtmanın uzak arzusuKâğıdının gözlerinde eriyorOnu bağışlayınBaştan başa tabutundaAyın kırmızı hâlesi geziniyorVe gecenin değişken kokularıVücudunu bin yıllık uykusundanUyandırıyorOnu bağışlayınO içten yıkıkAma hâlâ gözlerinin içi ışık zerrelerinin hayaliyle parlıyorVe anlamsız saçlarıÜmitsizce aşkının soluklarının etkisiyle titriyorEy mutluluğun sâde ülkesinin sakinleriEy yağmurda açılan pencerelerin …
Şub 23
Canlı Hava
Önüme bakar bakmazSeni gördüm kalabalıktaBuğdaylar arasında seniAğaçlar arasında Sonunda gezileriminAcılarımın sonundaDönemecinde gülüşleriminAteşlerde sulardaSeni gördüm yazın kışın Evimde seni gördümKollarımda seniDüşlerimde seni gördüm Senden ayrılmak yok bana Paul EluardÇeviri : Abdullah Rıza Ergüven
Şub 23
Green
İşte yemişler, çiçekler, yapraklar ve dallar!İşte kalbim, çarpıntısı yalnız senin için!O bembeyaz ellerin kalbimi kırmasalar!Bu küçük armağanı dilerim hoş göresin. Ben geldim işte, çiğlerle bezenmiş olarak;Alnımda seher yelinin dondurduğu çiğler.Yorgunluğumu alsam ayak ucunda bırak!Hayâl etsem o tatlı demleri birer birer. Bırak unutayım başımı taze göğsünde!Hâlâ aklımda lezzeti son öpüşlerinin.Hayırlı fırtınadan sonra sâkîn, âsûde,Uyusam biraz, mâdem …
Şub 23
Günah
günah işledim lezzet dolu bir günah titreyen esrik bir tenin yanındatanrım ne bileyim ne yaptım beno karanlık susku dolu zulada o karanlık susku dolu zuladabaktım gözlerine gizemleriyle dolugözlerinin çaresiz isteklerindenkalbim göğsümde çırpınıp durdu o karanlık susku dolu zuladayanında darmadağın oturdumdudaklarıma heves döktü dudaklarıdeli kalbimin üzüncünden kurtuldum aşkın öyküsünü okudum kulaklarına:seni istiyorum ey benim cânânem!ey bağrı …
Şub 23
Yalnızca benden kaçma yeter
Yalnızca benden kaçma yeterBoş sözler de etsen duymak istiyorum seni Sağır olsan gönlüm sözlerini ister Dilsiz olsan gördüğünü. Kör olsam, seni görmek isterdim Sen yanımda yol gösterici oldun Uzun yolun daha yarısı bile aşılmadı Bir düşün içinde yaşadığımız karanlığı ‘Bırak beni yaralıyım’ desen de boşa Görevden dönülmez, yalnızca ertelenir Başka bir yerde değil, yalnızca burda …
Şub 23
Ben Dostlarımı Ruhumla Severim
Sonsuz bir karanlığın içinden doğdum.Işığı gördüm, korktum. Ağladım. Zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. Karanlığı gördüm, korktum. Gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi. .. Ağladım. Yaşamayı öğrendim. Doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; Aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu Öğrendim. Zamanı öğrendim. Yarıştım onunla… Zamanla yarışılmayacağı nı, Zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim… İnsanı öğrendim. Sonra insanların içinde iyiler …
Şub 23
Belki Bir Gün
Sana bu pembe bulutları göstermek istiyorum gecede.Ama görmüyorsun. Gece olmuş -insan neyi görebilir ki? Artık senin gözlerinle görmekten öte bir seçeneğim yok,diyor,demek ki yalnız değilim, yalnız değilsin. Gerçekten debir şey yok sana gösterdiğim yerde. Sadece bir araya gelmiş yıldızlar, yorgun,bir kır eğlencesinden kamyonla dönen insanlar gibi,hayal kırıklığına uğramış, aç, hiç biri türkü söylemeyen,terli avuçlarında ezik …