Uzanmak gölgesine, soluk ve dalgın,güneşten kızgın bir bostan duvarının,dinlemek böğürtlen dikenlerinin arasındantarlakuşlarının şakımasını, hışırtısı yılanların. Toprağın çatlağında, burçak otlarında ya daizlemek kırmızı karınca dizilerini,kâh dağılan, kâh toplaşıverenbaşak kümeciklerinin üzerine. Gözlemek dallar arasından, çırpınışınıdenizin uzaklarda, pul pul,yükselirken ağaçsız tepelerdenağustos böceklerinin titreyen şarkısı. Ve dolaşırken göz kamaştıran güneştehissetmek hüzünlü bir hayretlenasıl da benzediğini, hayatın ve acılarının,üstü cam …
Kategori: Çeviri Şiirler
Şub 23
Semender
Ve Douve’sun işte sen şimdi son odasında yazın.Bir semender duvarda kaçıp gitmede. O güzelinsan başı yaymada yaz ölümünü. “Yok olmak isterim sende, dar yaşayış” diye haykırıyor Douve.Boş şimşek dudaklarıma koş, içime işle! “Bak bana, bak bana, koştum ben!” Yanındayım senin, Douve, ısıtıyorum seni.Aramızda yalnız bu çakıldan lamba var, budinmiş biraz gölge, ellerimiz ki gölge bekleyip …
Şub 23
Serenad
Sen benim derimden daha çok benimsin. Seni araken İçimde damarlarımda, kanımda ışıkla örülmüş Gizemli dokularımda sendin bulduğum. Sanki kandın sen Taştın azıktın. Bense dışında kaldım aklın, çılgınlığın, giysilerin Eski bir karanlık ve ormanlar soyundan geliyorum. Ama tıpkı bir kuyudaymış gibi iki büklüm Kör bir adam gibi el yordamıyla Yolumu bulmaya çalışırken topraklarımda Adımlarıma yön verecek …
Şub 23
Demiryolu Mecâzı
Hepimiz aynı trende oturuyoruz Ve seyahat ediyoruz zaman içinde rastgele Dışarı bakıyoruz; yeterince gördük.Hepimiz aynı trende gidiyoruzVe hiçkimse bilmiyor, ne kadar uzak? Bir yolcu uyur; bir diğeri yakınır;Üçüncusü çok konuşur.İstasyonlar anons edilirYılların içinden hızla ilerleyen tren,Ulaşmaz hiçbir zaman hedefine. Yerleşiyoruz.Toparlanıyoruz.Bir anlam veremiyoruz.Acaba yarın nerde olacağız?Biletçi bakıyor kapıdan içeri Ve kendi kendine tebessüm ediyor boynunu eğip. …
Şub 23
Cythere’ye Yolculuk
Kalbim bir kuş gibi, hür ve şen şatırUçuyordu kanatlar gergin; halatlar gerginVe gemi kayıyordu, ışık saçan güneşinSarhoş ettiği melek, sularda ağır ağır. Bu kara, bu mahzun ada hangisi?Bu Cythere, şarkıda yaşayan diyar;İhtiyar çocuklara Eldorado ninnisi;Halbuki zavallı bir toprak, dostlar!… Tatlı sırlar adası ve kalp bayramlarının.Tutmuş meşhur Venüs’ün güzel, mağrur hayaliBir koku gibi, deniz ve göğünü, …
Şub 23
Beşinci Mevsim
Aşk ülkesindeBir adam gerek, tüm boyutlarıyla demirdenGeçirmiş olmalı dört mevsimiVe yaşamalı beşinci mevsimdeBaharı görmüş olmalıVe yakıcı yaz güneşiniTecrübe etmiş olmalıHazan vurmuş yaparaklara rüzgarın hücumunuVe kemik sızlatan kış soğuğunuYükseklerin karını süpürmüş olmalıVe tecrübe ve dert birikintisiyleBeşinci mevsimde oturmalıİmkansız ve mümkün bir mevsimBu mevsimde aşkBürünür bir başka rengeAşk ülkesindeBir adam gerek, uyanıkSabırlıFedaiKi durmalı doruklardaVe aşk haykırışı sağır …
Şub 23
Yabancılaşma
Ağaçlar yitirmişler artık ağaçlıklarını gözümde.Dallara rüzgarda yelken açtıran yapraklar da tükenmekte.Yemişler tatlı, ama sevgi yoksulu.Bir susuzluğu bile gideremiyorlar.Ne olacak şimdi?Gözlerimin önünde kaçmakta orman,kulaklarımdaki kuşlar sessizliğe gömülmüş,kalmamış bana döşeklik edebilecek bir çayır.Bıkmışım artık zamandan,ve zamanın açlığı içimde.Ne olacak şimdi? Ateşler yanacak gece bastırdığında dağlarda.Yoksa davranıp yine koşmalı mı oralara? Yollar yitirmişler artık yolluklarını gözümde. İngeborg Bachmann
Şub 23
Yurdavarış, Hısımlara
1 Orada Alplerin içinde aydınlık gecedir daha, ve bulut,Neşeliyi şiirleyerek örter orada esneyen koyağı.Oraya buraya toslar, yuvarlanarak şakacı dağ havası,Çamların arasından dikine pırıldar aşağıya ve yiter bir ışın.Yavaşça ivedilenir ve dilegelir neşeden titreyen Kaos,Biçiminde genç ama güçlü, kutlar sevgi çatışmasınıKayaların altında, çalkalanır ve duraksar bengi sınırlar içre,Çünkü daha Bakkhusca doğar orada gün.Çünkü sonsuzca gelişir orada …
Şub 23
Sonbahar
Yolların son güzelliklerini topluyorum….Bir melek bana ölüm giysisi dikiyor-Kendimde farklı dünyalar taşıyorum. Ebedi yaşam-‘onda’ aşkın varlığı söylenirHer şeyi ayaklandırır insanda aşkSonra nefret başlar, meşale alevlerine benzer. Aşka dair çok şey söylemek istiyorumGüçlü fırtınalar estiği zaman,Girdaplarda savrulurken ağaçlar,Kalbimde onların ağırlığı var. Acılar yaşadım….Dolunaylar sorularını yanıtlar.Günlere nasıl tutunduğumu ay görüyordu,Parmaklarımın üstüne basarak geçtiğim korkular. Else Lasker-Schüler
Şub 23
Veda Mektubum
Ernest’e Artık gözlerimi açamamGördüklerim zamanla birlikte yok oldular. Sildi renklerini günbatımlarıAltın ışıltıların güzelliğinden yoksunlar.-Akşamın yıldızları çınlıyorErnest—— Ellerini sıkıca tutuyorum-Senin ve benimİkimizin yetişkin içtenliğiyle. Otların arasındaki mandalin ağacındaYuvadaki kuş şarkı söylüyorArtık kızarmaktan utanmadığımıHüzünlerimin acısından da.Ernest… Bir kez ‘seni seviyorum’ de!Dudakların eğerDört yapraklı yoncaya değerse-Çiçek tarhlarında düş gülleri açarIşıldar bedenim, Ernest. Beni yükselen sulara bırakİçinde yarınların uyuduğuTerkedilmiş …