En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
sizi düşündüm birazsizi ve ellerinizivakit gece yarısından az ötedeydigeceyi giyinip,cüzdanıma birkaç şiir sıkıştırdımher an size acıkabilirim diye.. sahil boyu yürüdüm sankidudaklarıma takıldı bütün eski şarkılarfasıl muhabbetlerinde sabahlayan çocukluğumu hatırladımrakı kokan kahkahalarıuykusuz coşkularıdilimin ucuna gelip de bir türlü söyleyemediğim seviyorum’larıçok sonraları öğrendimasıl sarhoşluğun,sevdada olduğunu.. siz bilmezsinizilk defa hüzzamla seviştim beninkar etmeyeceğim,rast’la da kırıştırdımeh biraz da hicaz’laama …
Şub 23
Haykırmak istiyordu – daha fazla dayanamayacaktı.Sesini duyabilecek kimse yoktu orada;kimse duymak istemiyordu. Kendisi de korkuyordusesinden,içinde boğuyordu sesini. Patlamak üzereydi susuşu.Birden,havaya uçtu gövdesinin parçaları. Özenle,sessizce toplayacaktı bu parçaları,hepsini bir bir yerlerine yerleştirecekti deliklerikapamak için.Ve rastgele bir gelincik, bir sarı zambak bulursa,onları da toplayacak,kendisinin bir parçasıymış gibi gövdesineyapıştıracaktı –böyleydi, delik deşik, görülmemiş bir şekilde çiçek açıyordu işte. …
Şub 23
Ey anıkendini güneşe çıkar, canın sıkılsın ordakendini unut orda, sararkendinden kaçtıkça kendine rastlaey geçmiş ve sarı kumar. Uçurumu anladıminadım bitti artıkuçurumu anlayan haklıdıruçurumu anlayan susar. Sarı kumar ve kehanet boynundan başlayan o ipekuçurumdan atladım, uçurum ne demekikiye bölünmüş bir bütünoysa ben senin içindeğiştirilecek bir şeydimbu yüzden yüzüme tuttuğun rüzgârparçalarıma verdiğin asitseni de yaralayacakbeni olduğu kadar. …
Şub 23
Siz hiç duyarsız insanlaraŞiirler sundunuz mu? Bir kıraçta kuru dala‘Belki’ sularını salıp,Yeşerir de al yemişlerVerir diye umdunuz mu? Ardı sırsız aynalaraYalnızlığı silmek için,Bakıp bakıp karşınızdaKaranlığı buldunuz mu? Aykırı isteklerdeSeslerin, sessizliğiSilip süpürdüğüOdalarda oldunuz mu? Siz hiç sığ sulardaBoğuldunuz mu? Şükrü Erbaş
Şub 23
ışıkla ilgili bir yazı okuyordum, elektrikler kesildiboğazından geçerek midesine indi kent geceninmum aramadım, oysa vardıpencereye gittim kalkıp çalışma masamdaniki sevgiliden söz ediyordu ağaçlar fısıldaşarak bahçedeağaçların yalnızlıklarından korktumsonra yollardan söz açtılar, düşledikleri yollardanişte o zaman ateşböceklerini,birbirini kovalayan iki yanarsöner ışığı gördümgezinen son yıldızlarıydılar yeryüzününçaldıkları ağustosböceklerini tahta kafeslere dolduranbir hırsız çetesi geçti sokaktanay siliyordu, siliyordu camlarını terleyen …
Şub 23
bilinmez, belki son öpüşümdür bu senibir kadına bir nehri son ekleyişimbilinmez, bahçene ektiğim son çiçek hırsızıdır bubomba konmuş tren istasyonlarınaarzunun titreyen yollarınason adım atışım, belki bu da bilinmez bilinmez, baharın ensesine bir kuşunilk kurşun sıkışıdır bubir kedinin yağmurda ilk yıkanışıbir kadını merdivene ilk benzetişim, sen gidiyorkenarka sokak otellerine ilk rastlayışı bir sarayıngüzelliğin aynaları tehdit ediyor …
Şub 23
satırların ulaştı sevgilim yanlışlıkla dudaklarını da eklemişsin,konuşuyorlardıiyi olduğunu söylediler banagüldüğünügülümseyen hüznünübir tek sorunun varmış,o da özlem.. sen üzülme sevgilimyolların paçasını kısaltıyorumsöküklerini dikiyorumütüsünü de sürünce üstüne,tez elden yüreğindeyim sende biliyorsun kiaşk sabıraşk umutaşk beklemekbeklemeye değdiğini bilerek.. Pelin Onay
Şub 23
birşey unuttunuz geçmişe gittiğiniz misafirlikte: kırdığınız ilk yürekten söz etmeyecektiniz haniacemi gençkızlar gibi!bırakacaktınız cam parçalarını yerli yerindebunu unuttunuz! birşey unuttunuz geçmişe gittiğiniz trende: tanıdığınız ilk istasyonda inmeyecektiniz haniacemi serüvenciler gibi!yırtacaksınız dönüş biletini indiğinizdebunu unuttunuz! birşey unuttunuz geçmişe gönderdiğiniz şiirde: bulduğunuz ilk imgeye sarılmayacaktınız haniacemi şairler gibi!bırakacaktınız sözcükleri incindiğinizdebunu unuttunuz! Baki Ayhan T.
Şub 23
iki mavi lav taşıydı ay ışığıyaz ırmağına benzeyen gözlerinde üretken diliydin ıssız gecedegezinip duran o böcekçil ürpertinin teninde dolaşan yıldızlaraaçılan derinliğindi şiir düştüm o derinliğeaşkların düş süzgüsünden yaşadım kısa süren venüs gecesini ömrümünbata çıka yüzyılın karanlığına Ahmet Uysal
Şub 23
Ey geceleri yatakta ağladığımıKendisine açmadığım sevgili,Ey yorgun düşüren varlığımıBir beşik gibi!Benim için uykusuz kaldığınıBenim gibi saklıyan.Ah, içimizdeki bu yangınıSöndürmeye çalışmadan,Bağrımızda taşısak.Değil mi ki itirafa kalkışsakAşkımızı, sevişenler gibi tıpkı…Sözlerimize yalan karışacakBeni yalnız eden varlığın; ömrüm her şeyin sana tahviliSeslerin içinde bir an doğarsın;Uçup giden kokularda bir an varsın.Ah! kollarımda kaybettim hepsini,Bir sen doğmaktasın tekrar yeni,Bir sen, …