En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Ben dostum vaktiyle bir güney şehrine gittim,Yanımda – sevince öyledir! – dünyanın en güzel kızı vardı,Ama neyleyim ki içimde yine o garip sızı vardı,Sonunda, o güzel günlerimi berbat ettim. Eylüldü dostum, aylar içinden Eylüldü,Ateşi düşmüştü artık hummalı kalbimin,İyileşmiştim dostum, sonra o akşam üstlerininHer saati bir altın yaprak olup döküldü. Uzanmıştım boylu boyunca güney düşüncesine,Bilirsin aşk …
Şub 23
Her akşam ki yoluma koyulmuş gidiyorum.Her akşamdan vücudum bu akşam daha yorgun.Öyle istiyorum ki bu akşam biraz sükûn,Bir cami eşiğine yatıversem diyorum -Rabbim, şuracıkta sen bari gözlerimi yum!Sen, bana en son kalan, ben senin en son kulun;Bu akşam, artık seni anmayan İstanbulunBomboş bir camiinde uyumak istiyorum. Sonsuz sessizliğini dinlemek istiyorum.Bilirim ki taşlığın bir döşek kadar …
Şub 23
İndirin perdeleri, indirin perdeleri…Sonbahar ağaçlarda ağlarken yaprak yaprak.Hışıldayan bu altın yağmuruna dalarak,Dinleyin içerimde serinleyen kederi. Çekin, önüme çekin şu yerdeki minderi,Sükûn, beyaz bir gömlek gibi ürpersin bırak.Çın çın çınlarken uzak, çok uzak bir çıngırak,Ah, indirin camlara bembeyaz perdeleri. Sonbahar, ölen günle basamakta duruyor,Saniyeler kafese bir el gibi vuruyor,İsterse hemen yarın evim örtülsün karla. Ferah veren …
Şub 23
Tâ ezel “kâlû belâ”dan eyledim ikrâr-ı aşkÖldürürlerse beni ben etmezem inkâr-ı aşkZâ’il olmaz haşre dek kalbimde bu efkâr-ı aşkHer nefes verdikçe zikrim dâ’imâ ezkâr-ı aşk Arifem fark etmezem hiç Kabe’yi puthanedenAşık u rindem cihanda çıkmazam meyhanedenBâde-i câm-ı “elest”i nûş edip cânânedenMest-i lâ-ya’kil olup oldum edeb hammâr-ı aşk G. Askerî
Şub 23
Adını verdim sol tarafımdaki ağrıyaKötü bir şey demek değil bu kötü bir şey değilKötü bir şey değil bu şikayet etmiyorumBekliyorum.. Sual olunmaz hikmetinden meleklerinBen özlemek derim hasret derim aşk derimNe olur bir duble rakıyı paylaşsak derimSen gülümsersin uzaklardanBen beklerim.. Bu parkların hepsinden vazgeçebilirimBu kitapların bu oyuncakların bu meyhanelerinBunların işte ne varsa hepsinden vazgeçebilirim gelişini kolaylaştıracaksaAma …
Şub 23
yastığıma birikmiş saç tellerin her birine yazılası bir şiir en güzel yerin gözlerin desem… seni seviyorum diye anla bunu. gözlerini seviyorum, gözlerin çingene çiçekçinin bahanesi bir yavru kurbağaya dokunsan onu da… bu sigarayı seninle içiyorum masada senin gülümsemen bir bakışın var ki, masa ile aramızda dert oluyor hani yoksun, hani bir ses olur kokun sarar …
Şub 23
I. çağıran sesim kuş sesi ürkek korkunç uzuyor sessizlik şimdi tüfekleri doldurmak vakti çağıran sesim kalbin saatini kurma vakti o süslenmiş tabuttan hafiflik alınmalı tren rayları ve çile herkesin biraz ağzı ve kaderi metalden gül dökmüş anneleri kadın mutlu adam kamyon kadar ağır çağıran sesim kuş sesi ürkek II. bir nefes olduğu için bu şiir …
Şub 23
Hicran destanını kendinden oku,Mecnun’dan duyup da rivayet etme.Aşkın Leyla’sını gördünse söyle.Söz temsili bulup hikayet etme. Yüz bin Leyla doğar alemde her gün,Senin aradığın zevk, sefa düğün.Tutacağın işi önceden düşün;Daha ilk adımda nedamet etme. Sevdanın oduna pek güvenilmez,Tutuşurşan eğer kolay sönülmez.Bu yolun hükmüdür geri dönülmez,Canına kıymazsan seyahat etme. İyi bak kabına, olmasın delik,Boşuna taşırsın, gider gündelik.Anında …
Şub 23
Azm-i sefer ettin, dil-i nâçârı unutmaGittin güzel ammâ, bu dil-efgârı unutma Gâhice uyandıkça şebistân-ı safâdaŞol gice olan sohbet-i hemvârı unutma Vardıkça şeker hâba, girüp bister-i nâzaNe zehri içer, dîde-i bîdârı unutma Kâküllerini şâneye çektikçe seherlerYadına getür, kalb-i dil-efgârı unutma Ayînede gördükçe, kaçan, hasta nigâhınLûtfeyle tabibâ, men-i bîmârı unutma Ahvâlimi yazdım, bütün evrâk-ı dilimdeDestindeki mecmua-yi nâçârı …
Şub 23
Yeni ne varsa şimdi viranede kalmıştırMutluluk gönüldeki hazinede kalmıştır Bilinçten başka bir şey tanımaz akıllılarBaşıboşluğun keyfi divanede kalmıştır Boşuna mescitleri dolaşma sofu dostumAradığın aydınlık meyhanede kalmıştır Can vermeyi bilmeyen bülbül sussa ne olurAşkların pırıltısı pervanede kalmıştır Açınca yüreğimi güldü bana, dedi ki:N’olmuş yine Esrar’a efsanede kalmıştır Esrâr Dede