En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
May 20
IBöylesi bir duyguyu şimdiye dek hiç algılamamıştım. Ne benim, ne de çevremin yaradılışıyla bağdaşmazdı. Ama gökyüzüne açık bir hücreyi anımsatan bu balkonda otururken, Storkwinkel’de çıplaklıklarından sıyrılmaya çalışan ağaçların tepelerine baktığımda, Berlin sokaklarının, Pazar günlerinin bırakılmışlığında esen rüzgâr tenime değdiğinde, birden yeni bir duygu oluştu. Kalkıyorum. Diğer evlere, diğer balkonlara bakıyorum. Tüm balkonlar, insanların birbirini göremeyeceği biçimde örülü. Yeniden beyaz …
May 19
On Yedinci SözBu söz, iki âlî makam ve bir parlak zeylden ibarettir. Hâlık-ı Rahîm ve Rezzak-ı Kerîm ve Sâni’-i Hakîm; şu dünyayı, âlem-i ervah ve ruhaniyat için bir bayram, bir şehrâyin suretinde yapıp bütün esmasının garaib-i nukuşuyla süslendirip küçük büyük, ulvi süflî her bir ruha, ona münasip ve o bayramdaki ayrı ayrı hesapsız mehasin ve …
May 19
Aziz, sıddık kardeşlerim! Bugünlerde, Risale-i Nur talebeleri hesabına gayet ehemmiyetli, endişeli bir sual-i manevî kalbime ihtar edildi. Sonra anladım ki, ekser Risale-i Nur talebelerinin lisan-ı halleri bu suali soruyor ve soracaklar. Birden bir cevap hatıra geldi. Feyzi’ye söyledim. Dedi: “Hiç olmazsa icmâlen kaydedilsin.” Endişeli sual: Bu âhirzaman fitnesinde açlık, ehemmiyetli bir rol oynayacak.Onunla ehl-i dalâlet, biçâre aç …
May 09
“En güzeli, yol yürüyüş öğretir Dostum, eskimeyen arkadaşım”Gülten Akın Herkes beni bir demiryolu aşığı sanıyor ama gerçek öyle değil. Babam, otuz yıla yakın bir zaman hep aynı tren istasyonunda yol işçisi olarak çalıştı. Ama bir gün bile başka bir istasyona tayin olmaktan söz ettiğini hatırlamıyorum. İşinden yana mutlu olduğu söylenemezdi. Bir drezinanın güç bela ilerlediği güzergahta hemen …
May 09
Jale Parla, Tanzimat romanından yola çıkarak yazdığı “Babalar ve Oğullar “adlı kitabında, Türk romanının kaynağındaki önemli bir boşluğa vurgu yapar. Tanzimat romanlarındaki kahramanların çoğunun yetimliğine dikkat çeken Parla, bu romanlardaki kahramanların çoğunun yetim olması kadar belirleyici bir unsura değinir. Bu romanların kendisini de birer yetim metin olarak tanımlar Parla. Tanzimat romancıları bir yandan Batı’dan alınan …
May 09
İlk anda tanıyamamıştım ama oydu. Babam, tamı tamına yirmi beş yıl sonra, bir elinde yıllanmış üç telli bağlaması diğer elinde ahşap bavulu kapımın önünde diz çökmüş, gece vakti aniden ortaya çıkmış mahcup bir konuk veya geçip giden zamandan borcunu mahsup etmeye gelmiş eski bir alacaklı gibi öylece beni bekliyordu. @ Kapı ağzında, âdeta son bir …
May 08
Rüzgâr bu şiiri sana götürsünkâğıttan yaptığımo işlemelikayıklarfırtınalaradayanankoş rüzgâr koş Yazmadan edemedim… Behçet Aysan
May 08
Yoruldum, Enis, durmadan kendim olmaktan, kendimdeki başkalarından da. “Odama kapanıyorum” demiştim, “açık denize çıkarken.” Büyük bir mide gibi salladı ve kustu su, kamaramı: Orada yaşamıştım peşpeşe, cinnet ve som sabır arası tahteravalli, onca mahzun coşku, tayf dehşet ve ışık. Simsiyah bir çölden, buzul mavi bir gökten geçip, ipekböceği düşlerim, burada demir attım. “Bekle” dedi bir …
May 08
Yalnız olabilirim ama yalnızlıktan acı çekmiyorum. Birileriyle mutluluğu paylaşmak muhteşem bir şey olsa da bugünlerde kendi başıma olmak çok da kötü değil. Cadde boyunca daha hızlı yürüyebiliyorum. Yalnız olmaktan bahsettiğimde ille de bir hayat arkadaşının olmamasından söz etmiyorum. Bu daha çok halet-i ruhiyeyle ilgili. Şiirlerimden biri şöyle başlıyor: “Ay yalnız, güneş yalnız, erkek yalnız, kadın yalnız, çiftler yalnız.”Aşk dayanak …
May 08
Arabalar tıpkı atlar gibidir, yalnızca daha sabırlıdır. Yol kenarlarındaki insanlarla iletişim kurmamı sağlar. Yapmam gereken tek şey camı açıp yol sormak. Araba sürmeyi çok seviyorum, eğer yönetmen olmasaydım kamyon şoförü olabilirdim. Eşlerine anlatmaya cesaret edemeyecekleri şeyleri bana anlatmaya başlayan otostopçuları gidecekleri yerlere götürürüm sıklıkla. Emniyet kemerinizi bağlamak, psikiyatristin koltuğuna uzanmak gibidir. Böylesi geçici rastlantıları, bir saatlik muhabbetin ardından …