Şiir Antolojim

En çok yorum alan yazıları

  1. Son Hatıra — 2 yorum
  2. Hüzünlü Bahar — 1 yorum
  3. Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
  4. Çamur Etkinliği — 1 yorum

Yazarın yazıları

Morduman

Bir gülün gölgesi düşmüş yüzüne Kötü gülün, zalim gülün, dar gülün Gel otur biraz yaşlanınca kalkarsın Yüzün biraz, sesin biraz, kal biraz Annenin elleriyle aynaları silersin Bir ahın gölgesi düşmüş yüzüne Derin ahın, yetim ahın, silahın Beni yalnız bir göl gibi düşünme Bir taşın gölgesi düşmüş sesine Kara taşın, boğuk taşın, gizli taşın Bende gölge …

Devamını oku

Su Masalı

aldatılmış bir kumsaldır zamanparmaklarımı sayıp döktüğüm.herkes ölecek yaştadır oradatoprağı ayaklandıran bir yağmur altındadağlara doğru süpürülmüş barakalarve hüzün,en eski kavuştağımız,kendi hâlinde bir dağ aldatılmış bir kumsaldır zamansesimi yanağına düşürdüğüm.herkes ağlayacak yaştadır ordaişlek çarşılardan kovulmuşterazilerin bir kefesinde gözyaşıdiğer kefesinde kumve şehir ve lehebve yenilginin kokusukendi hâlinde bir sis aldatılmış bir kumsaldır zamankalbimi çevirip okuduğum.herkes boğulacak yaştadır ordaherkesin …

Devamını oku

Son İçin Dua

kuş kanadında bir avuç gökyüzügibi dalında ilk çiçekRabbim beni senden ayrı bırakmabir de bahar yağmuru kokan topraktan.. çok eskiden kalma o mırıltıçocuk yaşta öğrenilmiş bir duarabbiyesi silinmemiş yüzler ararsevap yazmak için melekler ne güzel çağırıyorsun ecel gönderipbiçilmiş çimlerin verdiği tazeliklecümle kapısından geçerkeno son cümle dudaklarımı mühürlesino son şahitlik gözlerimi Suavi Kemal Yazgıç

Şimdi Yoksun

Bir zamanlar öyleydiDiyelim duruyordun bir ağacın yanındaKış oluyordu diyelim, tek yaprak olmuyordu dallardaŞimdi kimse inanmaz buna amaÇiçekle donanıyordu ağaç bir andaKuşu bile oluyordu hatta Değdiriyordun diyelim parmağınıHüzne yavaşçaEriyip rengârenk bir uçurtmaOluyordu o anHüzün dokunmanla Diyelim bakıyordun ağlayan bir çocuğaDonup kalıyordu gözyaşları çocuğunAkarken yanağında Bir zamanlar öyleydiŞimdi yoksunMevsim kış, vakit hüzünVe bütün çocuklar ağlıyor İsmail Uyaroğlu

Duvarcının Aşkı

Kendimi öldürmeyi düşündüm, ben olup olacağım bir duvarcı,       sen eczanesi olan bir adamı seven bir kadınsın diye.  Alıştım, umurumda değil; tuğlaları eskisinden daha düzgün diziyorum        ve şarkı söylüyorum inceden, elimde mala, öğleden sonraları.  Güneş gözlerime gelip de merdiven titrerse altımda ve tuğlaları da        yanlış yere koyarsam, …

Devamını oku

Tüketeceksin

Bir sevgiyi anlamak Bir ömrü tüketir  Tüketeceksin Bülent Kumral

Parçalanmış Gerçeklik

Ben o sırada alnıma arkadaşlık eden zamanı Yanıma alıp buradan olmayan bir çiçeğin Açılış törenine gidiyordum ki, Karanfilya’yı Bildiri dağıtan çocukluğumun yolunu keserken gördüm Yüreğimin içinde tur atıyordu Yolculuklarından dönen bir soru işareti; Nerdeler, şimdi onlar? Dedim; gözyaşlarım artık burada oturmuyorİki milyon sözcük öteye taşındılarHerkesi eşit güldüren bir umudun yanına Önce bir kafeye oturduk, oligarşiden …

Devamını oku

Bir Orman

Hanginiz aklınıza getirdinizBenim bir gün insanlığımıBitkilere hayvanlara kadarBir gün tutup genişleteceğimiBütün bu dünyaya saracağımı sonra da Şu esen rüzgâra bıraktım işteYaşayan duyan her şeyimiOnların hesabına yaşayacaklar bundan sonraEllerime saçlarıma kadarHer şeyim dünyada İlk defa bu kadar iyi farkediyorumBu yüreği param parça uçan kuşBu çamur gibi gökyüzüBu deniz, bu garip karıncaCihanda ümit ölmez deyip yaşamışlar Her …

Devamını oku

Kuş Yuvalarını Kuyu Ağızlarını

Göğüslerinin ucunda seninAy ışığından ürpertiler alanBir çift terli yüzük olmak isterdimAğzımla, gözlerimle, avuçlarımla;Derin bir gecede, kuş yuvalarınıKuyu ağızlarını ışıtır gibi… İki nehir ki bacaklarınSenin değil benim gövdemden kopuyor.Kıyısında baldıran otları bitenAşk mıdır o uzun susuzlukHer şeyi bir uzaklığa yerleştirerek akıyor. Tırnaklarının ucundan başlayan gurbetBaşını çevirdiğinde yüzüne vuran iyilik;Herkesin gittikçe soğuduğu bu uzun günbatımındaGövdende tüten o …

Devamını oku

Sanman taleb-i devlet ü câh itmege geldik

Sanman taleb-i devlet ü câh itmege geldikBiz ‘âleme bir yâr içün âh itmege geldik Sad kâfile şekvâ ile âzâr-ı felekdenHâk-i der-i cânâna penâh itmege geldik Ser-tâ-be-kadem dîde olup dâg-ı hevesdenÂyîne-i dîdâra nigâh itmege geldik Ey hâce günâh ise nazar rûy-ı butaneBiz ‘âlem-i ‘îcâda günâh itmege geldik Hâr olmasın a’dâ ki bu gülzâr-ı fenâyaBir gül koparup …

Devamını oku