En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
güzelsin, küçük yağmurlar topladın da yüzünesana sığındıkça ıslandı yorgun saçlarım Haydar Ergülen Yağmur her zaman gökkuşağını getirmiyorŞükrü Erbaş Yağmur yağıyor Ömür hanım…gökten değil, yüreğimin boşluğundan ömrümün ıssız toprağına… Şükrü Erbaş Şemsiyeleri kapatmalı.Yağmur altında yürümeli.Düşünceleri, hatıraları yağmur altına getirmeli.Şehir bütün halkıyla yağmur altına gitmeli.Dostu yağmur altında görmeli.Aşkı yağmur altında aramalı.Yağmur altında bir kadınla sevişmeli.Yağmur altında oyun …
Şub 23
Bir yağmur damlasına çizdimo küçük gölün kıyısında bana verdiğin ilk öpücüğü…Şemsiyenin ucu yırtıyordu bulutları Özkan Mert Her yağmur tanesini bir melek indirirken yeryüzüne Mevlana İdris Zengin Üzünçlerle dolu yağmurgözyaşları gibi düşüyoracıklı dünyanın üzerine Jorge Luis Borges sana yaz yağmurlarından selâm getireceğimBünyamin Durali iyi şeyler de vardır hayattaiyi şeyler de… karın yağması,yağmurun ıskalamaması gibi iyi şeyler… …
Şub 23
Sen geliyorsun; kuşlar geliyor bahçelerdenPapatya kokusu bir de, sen gelmeden önce Nasıl tanıyorum bilsen geçtiğin sokakları Biraz mahmur oluyor bakışları, fersiz, çaresiz Ölü kelebekler görüyorum sokak köşelerinde Duvar diplerine bırakılmış acılar Yorgun ihtiyarlar bir de, gençliğini arayan Sen tüm sokaklardan geçmişsin meğer Hangisine baktıysam rengi bembeyaz Bir dokun bin ah işit pencereden Bir asker ağlıyor …
Şub 23
Hastaneye kar yağıyorBu bir şiir sayılabilirÇünkü gözlerim terliyorCamdan soğuk bir gündemle toplananÜşüyen serçelere bakarkenSırlı kalmış bir sigara ciğerimin sonuna yaklaşıyorİyiyim derken kendim hakkındaDoktora kötü bir ipucu veriyorumİyisin diyor doktorPinokyo’yla burun buruna geliyorHemşireye kalbimi plastik bir tabakta versemDesem ki şu genç kıza versinlerAnlamaz ama he der anlayışlıdırYüzümü annemin ayaklarına nakledinŞekerindeki kan oranı azBabamın kızıllığından biliyorumAnnemi kızlığında …
Şub 23
Bağlı kollarımı çözmek kimin aklına gelirKelepçeli o zamanlarBir kız kaşıkla su içirirBaşımı çevirince -yeter demekti bu-Kaybolurdu Büyük ağaçların gölgesiyleGeldiği çok olduArada bir geceleri yarı çıplakVe daha çokSaçları uzadıkça Denize inerdikBen yüzerdim o girmezRıhtımdan suya bakardıDenizden çıkardımYok ŞaşırmazdımBen onun doğumunu bilirimDoğmadan öncesiniYokluğunu Oktay Rıfat
Şub 23
Bilmiyor Rembrandt daha, yalnız peynirden ve akarsulardan konuşuyor değirmenci Felemenk;nice acılar süzdü paletinden Paris yollarına düştü ama henüz Van Gogh da çırak.Cesaretin bebeklikten başladı, boya dediğin zaten tüfek gibi kullanılır haylazlığa, şuna buna karşı.İki tur danstan sonra alnın alnından öperdi ustan Picasso masmaviye kesince birazdan bu kırk yıllık kavak.Boş ver ılımanlığa falan nasılsa vaktin var …
Şub 23
İnsan duvarları olmayan tapınaktaBir gece uyusaSanıyor ki kederi azalacak.Ama yetmiyorBezler bağlıyorBulduğu her ağaca.Hikayeler anlatıyorİnanıyor aşkın hep olacağına.Oysa aşk biterDinginliği başlar göllerin.Bekleyiş,Sonsuz mavi bir göz olurCamdan ve gittikçe uzayan.Acı verir bazan renklerBeyaz meselaKuş gibidir insan beyaz bir yataktaÖlümü gibi çocuklarınSoluğu kesikSuda dolaşan. Bir kaya mezarında ağlayan adamÖlülerini suya ve göğe gömüp,Gelir acısıyla avunmaya.Dua ve kuş gibidir …
Şub 23
Sana geldiğimde Kanatlarını, Siyah taşlarla örülmüş O ıssız şehrin üzerinde açacak, Bulduğum bir ağacın dallarına tüneyecek Ve acıyla bağıracaktım. Her kadın kendi ağacını tanır. Uçtum o gece. Karanlığın girmeye korktuğu şehri geçtim. Gölge olmayınca ruh yalnızdı. Uludum. Bejan Matur
Şub 23
Ne ay ışığı yürüyeceğim, Ne sessizlik aşk boyunca. İçimde çırpınan dalganın var ettiği kıyıda Gömdüm onu Aşkla. Bejan Matur