En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Yaşlı ressam Wang-Fo’yla çırağı Ling Han Krallığı’nın yollarında ilerliyorlardı. Yavaş yol alıyorlardı, çünkü Wang-Fo geceleri gezegenleri, gündüzleriyse kızböceklerini seyretmek için duraklıyordu. Yükleri hafifti; çünkü Wang-Fo eşyaların kendilerini değil, imgelerini severdi ve dünyada, fırçaların, çini mürekkeplerinin, lake boya kutularının dışında hiçbir şeyin sahiplenilecek kadar değerli olmadığını söylerdi. Yoksuldular, çünkü Wang-Fo resimlerini bir tas arpa çorbasıyla takas …
Şub 23
I. MEKTUPHeloise’den Abelard’a Elin… Elin değmiş bu mektuba. Teşekkür ederim; bana yazmamışsın ama..Elbette tanıdım yazını; değişmemiş hiç.Değişen bir şey olmadı zaten, acı bile aynı acı.Bana gönderilmemiş ama, mektubu ben okudumUtanmadım, kimseye de ihanet etmedim.Suskun geçen bunca yıldan sonra, hesap verecek değildim.Şimdi de vermeyeceğim.Elin değmiş bu mektuba!Aşık olduğum elin. O aşka susamışım.Hakkım var o elin yazdığı …
Şub 23
gri bir gölgeydi adamsaat kulesinin altındakadın bir güldü solmuşkendi gölgesi altındaişte öyle bekledilersağınıp kendi gölgelerinehem yakın hem uzakbirbirine önce adam yürüdügölgesinden usanıpaz ötesinde kadın yürüdüçıplak bir telaşla yürüdüve sonra durdu birdennereye diye sorduadam gidiyordu kendinegidecek başka yeri yoktusonra adam sordukadın da gidiyordu kendine aynı yoldaydılar aynı nedenlene adam dokunabildi kadının kalbinene kadın adamın kalbinebuluşamadılar Ersin …
Şub 23
Sevmek, bizim kendimize ve dünyaya karşı giriştiğimiz hırsızlığa, kendi gücümüzle karşı çıktığımız biricik haklılığımızdır. Alacakaranlığın ufalaya ufalaya sildiği bir adamı tutup ellerinden, başına ay ışığından bir hale geçirmektir, kaybolmadan sabaha çıksın diye. Sevmek, özünde varolan büyük bağlanmaya karşın, insanı günlük ilişkilerin kişiliksizleştirdiği tutsaklıktan kurtaran en büyük özgürlüktür. İnsanı yalnızlığın hazinelerine götüren bir arınmadır sevmek. Yalanın …
Şub 23
fesleğenlere de göz değer mi diye soruyor sana yorgun bir karıncabilemeyeceğin sorular var tabii, nereden bileceksinnazar diye bir şey var, sulara da dokunur toprağa daavucuna da dokunur mu nazar, fesleğen kokan avucunamavi boncuklu firketeler, kundaklar ve karıncalarher akşam suya bastığın kalbin, bahar kokan sabunlarhepsini biliyorsun evet, hepsinden haberin varpeki ya çıkmayan lekelerini kalbin,kaç ölçek deniz …
Şub 23
bir blog girdisi yazmak istiyorum… mümkün mü? bir blog girdisi yaz diyen buton ya da kutucuk ya da herneyse.işte oraya.fare ya da mause ya da herneyse işte.onun ucundaki okla şöyle bir dokundum.neden.bilmem.canım istedi.oysa ki yazacak hiç bir şey yok. sahiden yok. /mesela beş harfli bir isim, yedi harfli bir şehir ve altı harfli bir durum. …
Şub 23
hep uyumak istedim. Doğal sakinleştirici… Zaman hiçbir şeyi düzeltmez. Daha beter de etmez. Hayatımda ilk kez çekip gitmek istemiyorum. nasıl başlarsan öyle gider. Karanlıkta nüfus sayımı şöyle yapılır: Yaşayanlar bir sigara yakar. İffetimizi tesadüfen koruyor olmamız iffetli olduğumuz anlamına gelmez. sen gittin ve herkes ölmeye başladı. ilk ölen hep babammış gibi geldi bana yıllarca. Eskisi …
Şub 23
dil kayıpboğaz kurumuşyürek çöl gibi;ne ses ne de sedakaranlık sadece dipsiz bir karanlık;ne yurt ne devir ne de devranne bir insan ne birşey ne bir söz ne de bir sessadece karanlıksesin karanlığı;sessizlikkaderimiz Stêr’im sadece şu oldu;sessizliktalihimiz karanlıklarda tohum kanda fidankaranlık gecelerimizde dallar yapraklarendişe ve korkularımızda derin bir iniltitalihimiz Stêr’im benimbaşımıza gelen belalar suçumuz bizikaranlık gecelerimizin …