En çok yorum alan yazıları
- Bize Kalan Nedir Söyle — 3 yorum
- DEPREMDE GÖRDÜKLERİM — 3 yorum
- Ayrıldığımızda İkimiz — 2 yorum
- Son Hatıra — 2 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
Kadınım saçlarını tarar aynada, Benim parmaklarım değmişçesine. Bahçeye çıkıp şarkı söyler içinden Sesinden sesim geçmişçesine. Güneşin kızarttığı kayısılar gibi Aklından ben geçerim güneşlenirken, Kızarır al al olur ben öpmüşçesine. Eğilmiş dikiş diker, gömleğimin düğmesi Hayal eder beni, birden ürperir İnce bir sızı duyar iğne batmışçasına. Çocuğunu göğsüne bastırdığında Erkekliğim geçer ta iliğinden Benimle uzanıp yatmışçasına. …
Şub 23
Beni her gün uğurlayıp karşılayan Sarı Gülüm’e artık aralık ayında olduğumu/zu bir türlü söyleyemiyorum, o da açmaya devam ediyor.
Şub 23
Kadınlar sonbahar yapraklarını dökmeye başlar Titrek dudaklarında sarışın bir kederNabız kaybolur kan susar dolaşım yavaşlarSisli bir nebuloz gökte yazılmamış şiirler Dargın sevgililer yalnızlıklarına uzaklaşıyor Anlaşılmaz çoçukluğun ortaokullarından ders zilleri Kilitli defterlerde kurutulmuş menekşelerTehlikeli yolculukların kanat çırpan mendilleriSazdan saza azalan hicranlı köçekçeler Dünkü delikanlıları yaşlılığa taşıyor Eylül şehirleri yağmurlu gürültülerle alır yerlerini Deniz kahvelerinde son kadehlerde …
Şub 23
Tırnaklarını etine geçir bağırma Isır kanat dudaklarını parçalaBırakma yaşamayı bırakma umuduDaha çok yok sabaha Yorulur gövdene inen sancılarAcılar bakırBeklemeyi bilBaşkaldırır gövden başkaldırırSusar Önce öleceğim sanacaksınDirenmen bitsin diye uğraşacak sancınGitgide sıklaşacak kamçılarSessiz ağlayacaksın Unutacaksın başın nerde nerde ayaklarınBin kollu bir boşluk beynindeDünyadan uzaksın Kim duyar sesini haykırsanGücünü tüketmeDayan bir sınav bu G ü l ü m …
Şub 23
Giysisiz, sınırsız,şüphesiz, duraksamaksızın,öylece bakınıyordu bir kadındört yol ağzında, en saf güzelliği ile. Çıkageldi bir kör kalabalığıkadının doğasını çözmek istiyorlardı;saçlarına denk geldi kadının, ilki;dedi ki “Kadın dediğin şelale sanki,akıyor dağların eteklerinden.” Koluna, parmaklarına dokundu ikincisiyse,ve ilan etti cümle aleme,“Kadın, Kibele’nin elindeki lale.”üçüncünün kalçada, butta eli,“Kadın Vernel yumuşağı” dedi.dördüncüsü, vareden şarkılar söyleyendudakları keşfediverdi:“Kadın, olgun ahududu” dedi.beşincinin sancağı, …
Şub 23
Hayat, kar altında kalan baharÇiçekleri üzerinde ölüyor en bereketli ağaçlarÜretkenlik dört duvar arasındaKar yağıyor bahar dallarına Üç bin yıllık hayatın bilgesiSevene acı veren, bedeni bal ülkeIşıklarının ardından solup gidiyor insanlarKar yağıyor güneşli kirpiklerine Yalnız sevda ve kocalma hüznünü yakıştıran ozanKarşında bir sigara içip ölebilirdikİlk sen mi soldun böyle uzak toprağındanKaradeniz’de yatanlar, adları yitikBoyna dolanan kent, …
Şub 23
Ormanda yürüyordumÖylesine ve kendimce Ve hiçbir şey aramamak İşte buydu niyetim. Sonra gölgeler arasında Bir çiçekçik gördüm, Yıldız gibi parıldayan, Bir göz gibi gülümseyen. Yerinden koparmak isterken onu, İncecikten bana: Solup ölmemi istiyorsun. Tutup kopararak beni? deyiverdi. Onu kökleriyle birlikte, Hiç incitmeden çıkarıp, Güzel evin başındaki, Büyük bahçeye taşıdım. Büyük sakin bahçede, Ektim onu yeniden. …
Şub 23
Artık ne bekleyebilirim, yenidenBuluşsam da o gonca çiçekten Cennet ve cehennem seni bekliyor Duygular kararsızlık dalgalarında sarsılırken, Bitsin bu kuşkular artık! İşte gök kapında Kaldırıyor yerden seni kollarıyla İşte cennete kabul edildin, keşke Değer olsaydın sonsuz güzel hayata Artık ne istek, ne umut, ne tutku kaldı Burasıydı yöneldiğin içten çabalarla Karşında görünce eşsiz güzelliği Yanık …
Şub 23
Acaba bu gerçek mi, yıldızların yıldızıSeni tekrar kalbimin üstünde sıkıyorum! Ah, şu ayrılık denen gece nasıl bir acı Nasıl derin uçurum Evet neşelerimin Sevgili, hoş rakibi sen; Düşününce geçmiş acıları Ürperirim halden. Düha ezeliyetin, Tanrının sinesinin Uyurken bir yerinde en kuytu ve düzgün derin Hazırladı ilk anı Çok yüce bir yaratma isteğiyle Tanrı `Ol!` emrini …
Şub 23
Sapanca Gölü’nün yanından geçiyoruz. Onlarca küçük kuş var durgun suyun üstünde.Kuş mu, başka bir şey mi (mutluluk mu) o da pek belli değil ya!Aytül de müziği bıraktı, uyumaya başladı. Başı omzumda. Kıpırdayamıyorum. Şiir çalışamıyorum artık. Şiir yaşıyorum.İnsanın sevdiğinin başı omzunda uyuması, yüz şiire bedel değil mi… Necmi Zeka Şiiri/Yom Yayınları