Şiir Antolojim

En çok yorum alan yazıları

  1. Son Hatıra — 2 yorum
  2. Hüzünlü Bahar — 1 yorum
  3. Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
  4. Çamur Etkinliği — 1 yorum

Yazarın yazıları

BAŞKALARININ TOPRAĞINA KÖK SALAN AĞACA, DALLARINA DOLANAN KUZEYRÜZGÂRININ SÖYLEMEDİKLERİ

ne çok giz vardır anlatmakla yükümlü olduğum, ne çok sizbeni ben yapan inceliği silkeleyip kabuğumu sevdiniz. “ne zaman geldimse gittiniz / ne zaman yaklaştımsa ittiniz.”ne zaman uzansam kuşkunuz düşer önüme.bir kayayı örerken varlığını unuttuğunuzve her nasılsa göz bebeğinize açılanuçurumu düşerim, sizi size anlatabilmek için.kendini kin ve öfke ile savunmayı henüz öğrenmemişbir çocuk solumasa, çatlağınızdan sızabilmek …

Devamını oku

Sestiniz Sesi Gördüm

1/ Sestiniz, sesi gördüm bir akşamüstü apansız: sanki eski bir göğü tutuşturupsürmüştünüz yüzüme elişi kuşlar, bergüzar ağaçlarsermiştiniz çocukluğuma: iğde dalı koklamış olmasaokşar mı topraktopuklarını tohumun amberi özlemese, sever mi çiçekellerini dolaşan saçındarüzgârın omzuna yaslanınca asmalarınbir ağır akşamyıkıldı yıkılacak gölgeliğe… 2/ Sestiniz, yüzüne dokundum gürültülü bir gecenin: kalbim, o derin uğultusesinizi kor sandı şefkatle değil, ah …

Devamını oku

Ay Valsi

1/ Yeni ay: vaktidir, kalksın dağınık uykulardanrüyasını gerçek sanan sarhoş zaman yaktığınız köprülerin ışığıdaha ne kadar aydınlatır karanlığı nereye kadar kökler kayış koparan otlarıhafıza tarlasından? kaç kere kırılabilir kalbin kristali? kaç kere kopabilirinceldiği yerden sesin telleri daha ne kadar uzak olabilirsiniz: değer gördükçe kibirlenir insan… 2/ Hilâl: yüreği küllüğe dönmüşe ne desin ateşne denir bir …

Devamını oku

Lilâ

içi hava dolu ağır vücutlar yükselirkenpatlayan elektriğin itimat ettiği mahluklarsuyun döndürdüğü nehrin vals kıyısındatığla örülmüş kızlar korosu önündeküçük çocuklar pişirecekler acıkmış cinlereve mevsime sözü geçen dolunaysavurarak rüzgâra ölümün ih(ti)mallerinicesedimi yeryüzüne peşin ödeyecek! eski caz cinayetinden beri suçsuz tutsağımkaç şüpheye ikram edilerek üzüldüm üzüldümmü ay erir de akardı dünyaya tutunup,karnı doyan cin artık çocuklara masal olurdukarnı …

Devamını oku

Aşk Kocaman Bir Kent

sana taşıdım kendimi aşk boyuncasenden taşındım yoksul yoksul ve ince gelirken yeniydiyollar evler çatılarsen yeniydinyeniydi çiçekağaçlar taşındım sanaiçim sıra ırmaklar sende oturdumaşk kocaman bir kentti o sıralar o sıralar gök mavisu berrakekmek doyurucu senden taşındımkuru toprak, soğuk hava ve batakgözlerim eskitmiş seniçok bakmalar yol mu kısa, ömür mü azdaha var, varaşk,insan yaşadıkça yaşar Arife Kalender

Otobiyografi

Sana artık Ahmet Erhan diyorlarYalnızlık, ölümün üvey kardeşiEve hep geç saatlerde gelen babalarınayak izlerinden yükselen buğuBir toprağın, dalına dokunamadığı yerde büyüyen boşlukAyışığında kaldırımları süpüren bir kadınınikide bir durup, burnunu önlüğünün koluna silmesiGibi boğuk, gibi çıldırtıcı, gibi silik Sana artık Ahmet Erhan diyorlarNereye gideceğini yitirmişyol, uçurum, dağ, bayır, çölBir kuşun kanadından çıkan kavBir kibritin ömrünün, bir …

Devamını oku

Sevdanın Son Kerem’i

Yanlış düşler içinde dalgın dalgın yürüyenBaşını çarpıp kanatan ara-sıra gerçeğeİkide bir karıştıran ağaçtaBir dal mı olduğunu yoksa yaprak mıYoksamaya çalışan alaycı bir ormanıSensin toz kumaşlı giysiyi sevenİnce bir uğultunun küçük kardeşiSevdanın son Kerem’ine benzeyen Seni bir yerlerden ısırıyor gözleriAntika eşya gibisin aşkın sergi salonundaGörkemli gösterilerin yapay oyuncularıTükrük üretmeye alışkın ağızlarcaBilgiç laflar ediyorlar karşındaKonuşsun susmayı beceremeyenSen …

Devamını oku

Islık ve Uçurum

“Dünyada bir tek hakikat vardı, cahiller onu çoğalttılar.” Hayat ıslık çalarak geçiyordu önümüzden. Kokuşmuş, acı çığlık seslerinden geçilmeyen bu ikiyüzlü, bu vahşi, bu namussuz çağımızda cehennemi yasamadığımızı kim söyleyebilirdi? Bırakın ruhumuzun kirlenmesini, gövdemizi de yıpratıyorduk. Aşkın, üzümün sapına kadar yaşanması gerektiğine inanıyorduk. Aşkın varlığını ve yaşanabilirliğini hissetmek gerekti; aşka güvenmek ve onun hizmetine girmek lazımdı. …

Devamını oku

Üzgün Mektup

Saflığım ve telaşlı yanımla ruhunda bir sabah gülümseyişi olmak, kelimelerimle sana dokunmak istiyorum. Yüzünde sarışın bir huzur var. Gözlerindeki anlam bir yanıyla evcil, öbür yanıyla sanki aşkın ayaklarına kapanacak kadar derin. Sana teşekkür ederim gözlerindeki bahçe hep ışıldadığı için. İçimin denizinde bir kayık yüzüyor bir de küskün kır çiçeği.Seni düşünürken boynumun sokağından bir fayton geçiyor. …

Devamını oku

Bahar Hanım

Bahçemizde bir cümleydiniz bahar hanım, kalbinizebir bulut gibi girerdim, bilirsiniz aşk hep kaybederdibir melekle yer değiştirirdi ruhumuzun iç kanaması,heves hiç uyumazdı rüyalarımızda, durmadan bir mer-mer daha kopardı şuramızdan, dağılan bir mürekkebinlezzetiydiniz, mektuplarınızla boşluğunuz arasındagümüş tüyler dökülür, masanızda kimseye gönderile-meyen yoksul bir şiirin çocukluğu dururdu! Sizin meleğinizi hiç üzmedim bahar hanım, kelimeleringurbetinden geçiyoruz, şiir hep genç …

Devamını oku