En çok yorum alan yazıları
- Son Hatıra — 2 yorum
- Hüzünlü Bahar — 1 yorum
- Her bir merâm yâra tamâm söylenilmiyor — 1 yorum
- Çamur Etkinliği — 1 yorum
Şub 23
IEller, eller –eller uzanır gecedesenden. Bir sıcaklık yayılırtürkülerindebilinmeyenlerin.Unutabilirdim de. IIİlk karı bekliyorum gecedesenin sıcaklığından uzakPencereleri düşünüyorum,yağmurlu günlerimizi,seni. Başka rüzgârların insanıikimiz,başka dağlardan esmişizbir güne. IIISislerin ötesinde olmalısın,sisli gecelerin ötesinde.Bilmediğin bir İstanbul düşünde,bir türkü anlamadan dinlediğinsonra bir mavi yaz gecesimavisini yitirmeyen. Uykun gelmiş olmalı sevmekten,yavaşça yağmura dokunmalısın:bir şehir ki şimdi uzakta bizden,bir nehir, bir dostaynı gün sevip …
Şub 23
Git. En fazla hırçın kayalarda parçalanır teknen,kalbimdeki fener söner. Ah şairdir bütün fenerciler.Kaza süsü verilmiş bir intiharla içini çekerfitilin ucundaki alevi, tedavülden kalkmış bütün eski fenerler.Git. Biliyorum her aşk uzadıkça boğucudur.Alışkanlığın tene ağ attığıbir açık deniz sayıklaması olunca sevişme;esriticidir sislerin ardından seslenen Sirenler. Peşinen kayalara oturacak biliyorsun teknen gitsen,gitmesen ölü bir balık olarak kıyıya vuracaksın. …
Şub 23
Büyük çizgileriyle tanıyorum umutsuzluğu. Kanadı yok umutsuzluğun, akşam vakti deniz kıyısında bir taraçada, toplanmış bir sofrada kalayım demiyor. Umutsuzluk bu, o bir sürü olayların dönüşü değil bu, tıpkı akşam karanlığında bir karıktan öbürüne giden tohumlar gibi. Bir taşın üstündeki yosun ya da su bardağı değil o. Kardan elenmiş bir gemi o, ya da düşen kuşlara …
Şub 23
Sevdinse… Aşkında yitip yok oldun, Karıştıracaksın günü, ayları. Sevgi yollarında ne kaide, kanun Kendin aşmalısın bu dolayları. Eriyip kendini yok sanacaksın Bu derdin olmayıp özge çaresi Sen hız hız ‘kazaya’ uğrayacaksın Yoktur bu yollarda yol işareti Bahtiyar VAHABZADE
Şub 23
Komayın beni bu ellerde-gayrı durmam Bu yol kavşağında susmuş gözler senin Beni kıskıvrak saran kollar senin kolların Tutamam ellerini- yanımdasın. Rüzgar gibi bakıyorsun – saçlarım uçuşuyor Ellerimi örtüyorum yüzüme – gözlerine bakamıyorum Sen bir çiçeksin yavaşça açarsın İncecik belin salınırsın- ilk çiçeksin baharda İşte uzat ellerini- ben gözlerimi yumuyorum Yeni yetme bir sürgün gibi kuruyorum …
Şub 23
Bu dünyaya gelmeden önceBana nasıl yaşayacağım gösterildi.Endişe vardı, keder vardıSefalet vardı, acının yükü vardı.Beni ele geçirecek olan bağımlılık vardı, esir alan yanılgı vardı.Beni gürleten ani öfke vardı, nefret ve kibir vardı, gurur ve utanç. Fakat ışık dolu ve güzel düşlere dair günlerin mutlulukları da vardı, yakınmanın daha baskın olmadığı ve daha baskın olmadığı derdin, ve …
Şub 23
Adım adım ilerliyorumbelki karşıma bir şey çıkarbakıp bakıp düşünüyorumoysa karşımda yalnız kaçınılmazlıklar. Bir taş ki boğulmaya mahkûm.Bir perde ki kapanacakbir daha açılmadan.Bir kuş ki yalnız bir zamanlar uçtuğu bilinen. Yaşam yok, ölümse bir türlü gelmiyor.Anlaşılmaz değin uzunUzun, katlanılmazcasınakişinin alınyazısı. Ivo Andrich
Şub 23
Aradığım kadınBenden daha yakın banaAyak seslerini işitiyor gibiyimTutkumun ateşi içinde. Dinmeyen susuzluğuyla bülbül gibiGönlümün kurumuş havasındaEriyip gidiyor bir damla su için.Usuldan usuldan giriyor düşümeIlık gecede ay ışığı altında. Canevimin yeşeren yaprakları içindeGördüğüm o kadındır, bulutumsu, uçucu, gönül alıcı,Delice ses veren gök gürültülerine benzeyen,Şimşeğin parıltısında şöyle bir bulduğum kadındır o. Diktiğim çardağın altına oturupSevgilimin boynunu çiçeklerle …
Şub 23
Sonra derken bir kadın çıkagelir,Ve o zaman seversin bu kadını,Sonra derken bir kadın çıkagelirVe o zaman gürleşir gözyaşları, Neyin var neyin yok verirsin onaElinde avucunda,yüreğinin tahtındaNeyin var neyin yok verirsin onaVe o zaman gürleşir gözyaşları Sonra derken bir kadın çıkagelirSevmeye adanmış dudaklarıyla birlikteSonra derken bir kadın çıkagelirEtiyle kemiğiyle, bütün güzelliğiyle, Giysileri vardır göstermek için onuBütün …
Şub 23
Evim fakir, dostlarım beni terketti, Hastayım, ziyafetlere gidemiyorum. Gözümün önünde canlı bir kimse yok, Kulubemin içinde yalnız yatıyorum, Kırık lambam zayıf bir ışık veriyor, Yıpranmış perdelerim çarpık, birbirine uymuyor. Tse, tse kapı eşiğinde ve pencere kenarında, Tekrar yağan karın sesini duyuyorum. İhtiyarladığım için pek az uyuyorum, Gece yarısı uyanıyor, yatağımda oturuyorum. Eğer oturmak ve unutmak …