Şubat 2021 archive

Bu yıl ölümün kıyılarına yaptığım üçüncü yolculuk.

Bu yıl ölümün kıyılarına yaptığım üçüncü yolculuk.  Ve bir geri dönüş daha. Ve yine tuhaf bir güven duygusu: “Bu hikâye daha bitmedi…”  Cankurtaranın sirenleri gecenin karanlığını yırtarken bile gücünü yitirmeyen bir duygu: “Bu hikâye daha bitmedi…” Başlangıçta, iç dünyamda hafiften nabız gibi atarken, henüz soyut adımlarla ilerleyen bir kıpırdanış. İleriye yönelik, sanki yeterince şekillenmemiş bir …

Devamını oku

Yaşlı Bir Adam

Gürültülü kahvenin içerlek odasındayaşlı bir adam, masada iki büklüm;önünde bir gazete, yapayalnız. Sefil yaşlılığın ezikliği içindedüşünüyor, ne kadar az çıkardı hayatın tadınıgüçlü olduğu yıllar, yakışıklı, Biliyor, nasıl yaşlandı; farkında, görüyor her şeyi,ama gençlik yılları daha dün gibigeliyor ona. Hayat ne kadar kısa, ne kadar! Düşünüyor; Bilgelik denen şey nasıl da aldattı onu;nasıl hep güvendi- ne …

Devamını oku

Tatar Çölü

O zamana değin, çocukken insana sonsuz gibi görünen bir yolda yılların yavaş yavaş ve hafifçe geçtiği, böylece hiç kimsenin akıp gittiklerinin ayırdına varmadığı bir yolda, hep ilk gençliğinin kaygısızlığıyla ilerlemişti. İnsan bu yolda, sakin sakin, çevresine merakla bakarak ilerlerdi, aceleye gerçekten hiç gerek yoktu, ne arkanızda sizi sıkıştıran, ne de tabii, bekleyen hiç kimse bulunmazdı, …

Devamını oku

Zaaf

Senin hiç yoktuBenimse vardı bir tane,Seviyordum.  Bertolt Brecht

Şadi

bir zamanlar, küçükken benbir çocuk vardı,koruluktan çıka gelirdioynardım onunla benşadi idi adı. ben ve şadi birlikte şarkı söylerdik,karın üzerinde oynardık rüzgarda koşardık,kısa öyküler yazardıktaşların üzerine,aramızdaki sevgi içimizi ısıtırdı. günlerden bir gün dünya tutuştuinsanlar birbirine karşı kavgaya giriştikavga tepelere dek yaklaştıtanıyamaz olduk hayatı. kavga bizim vadiye de vardı sonundaşadi görmek için koştukorktum ve haykırmaya başladım“nereye gidiyorsun, …

Devamını oku

Mısır’da

mısır’da saatler birbirine benzemiyor…bütün anıların  dakikalarını nil kuşları yeniliyor.ordaydım. insanoğlu icat ediyordugüneş tanrısını. hiç kimse kendine bir ad vermiyordu ‘ ben nil’in oğluyum – bu adbana yeter’. ve ilk andan itibarenkendine  ‘ nil’in oğlu’ diyorsun  uzak durmak için ağırlıktan. burada yaşayanlar ve ölüler birlikte koparıyorlardıpamuğun bulutlarını yukarı mısırdan,deltada buğday ekiyorlar. yaşayanve ölü arasında nöbetleşe iki koruyucu …

Devamını oku

İsviçre Kuşları

arapça gazeteleri alıp elimeoturup okumaya koyuldumcenevre gölünün kıyısındabirden…yüzlerce kuş kaçıştı, panik içindekorkmuş gibiydiler yavrularının kültürü içingazetemin başlıklarından..ülkemin haberlerinden… Nizar KabbaniÇeviren: Musa Ağgün

Yurt

kimse terk etmez yurdunuyurdu bir köpekbalığının ağzı olmadıkçakimse dönüp sınıra doğru kaçmazbütün şehir onlarla birlikte kaçmıyorsa.komşuların senden hızlı kaçtığındakan ter içinde, nefesleri tıkalıbirlikte okula gittiğin o genç çocukhani şu eski fabrikanın arkasında öptüğünkendinden bile büyük bir silah taşıyorsaişte o zaman terk edersin yurdunubaşta yurdun izin vermez kalmana.kimse yurdundan kaçmaz, peşinden kovalayan olmadıkçaayaklarının altında ateşlerdalağı patlarcasınahiç …

Devamını oku

uçurtma olsam gökyüzünde

uçurtma olsam gökyüzündebir rüzgara kapılsamgitsem öylesine bir yere La Edri I often sit and wish that I.  Could be a kite up in the sky.  And ride upon the breeze and go,.  Which ever way I chance to. Blow!  Anonymous.

Ben cennete gitmek istiyorum / Orada güzelcene yatıp uyumak istiyorum

Ben cennete gitmek istiyorum. Orda kuşlar, kelebekler, güzel renkli çiçekler mis gibi kokuyor. Orda elma, portakal, muz, kivi, her türlü meyve yemek istiyorum. Benim bisikletim olmasını istiyorum. Güzel masallar okumak isterim…. ve Boyacılık işini artık hiç yapmak istemiyorum. Oturup dinlenmek istiyorum. Orada güzelcene yatıp uyumak istiyorum. Kitaplar okumak istiyorum. Okulumu bitirirsem doktor olmak istiyorum. Hastaları …

Devamını oku