Tag: Yağız Gönüler

Baştan anlaşalım; acımız ve kederimiz giderek yoğunlaşıyor. Haliyle sözün de kılıca dönmesi muhtemel.

Bizim toprakların çocukları, ölümü çok iyi bilir ve en erken yaşlarda öğrenir. Bir gün eşikte ters çevrilmiş ayakkabıdan anlar, başka bir gün anasının çığlığından anlar, öbür gün evine yanaşan siyah bir arabadan anlar, başka bir gün köyden gelen mektuptan anlar, karşı komşunun astığı bayraktan anlar

Görüşürüz İhtiyar

İnsan ömür boyu kendine dolanan bir bağGibi konuştu, gibi söyledi, gibi sevdiSeyrek neşe, biteviye dalgınlık, borçlu sabahlarBir şehrin ortasında hep yaşıyor gibi yaptı İlkeli ve tarafsız bir haber gibiydi yeryüzündeHerkes dinliyor gibi yaptı, çiçekler hariçHiçbir markaya yer açmadığı göğüs kafesindeBiraz tütün biraz susam kırıntıları vardı Herkes derdi, herkes farklı yerlerinden sancıyorOysa kader bulanık değil, her …

Devamını oku

Görüşürüz İhtiyar

İnsan ömür boyu kendine dolanan bir bağGibi konuştu, gibi söyledi, gibi sevdiSeyrek neşe, biteviye dalgınlık, borçlu sabahlarBir şehrin ortasında hep yaşıyor gibi yaptı İlkeli ve tarafsız bir haber gibiydi yeryüzündeHerkes dinliyor gibi yaptı, çiçekler hariçHiçbir markaya yer açmadığı göğüs kafesindeBiraz tütün biraz susam kırıntıları vardı Herkes derdi, herkes farklı yerlerinden sancıyorOysa kader bulanık değil, her …

Devamını oku

Yâr’a…

İhtiyacım kadar özlüyorum seniNe kadarını ne sen sor ne benDur söyleyeyim:Kabulü imkan dahilinde bir dua gibi. Olduğu kadar sahipleniyorum seniNe kadarını ne sen sor ne ben Dur söyleyeyim:Bir vahyin indirilişine şahit olur gibi. Heyecanım kadar bekliyorum seniNe kadarını ne sen sor ne benDur söyleyeyim:Güneş doğarken dolunayı görmek gibi. Bir ayet inceliğinde, Seviyorum seni. Yağız Gönüler

Sen Bu Şehirden Gidince

Sen bu şehirden gidince ben bir tuhaf oluyorumNe bileyim ellerimi cebime sokup öyle yürüyorum Gülmeyi geçtim tebessüm edemiyorum. Senin ellerini tutmak, Yoksul bir sahaftan alınmış yirmi beş yıllık kitaba dokunmak gibi. Senin gözlerine bakmak, Dört mevsimin tamamını yirmi dört saat içinde yaşamak gibi. Sen bu şehirden gidince ben bir tuhaf oluyorum Ne bileyim trafik lambalarını …

Devamını oku

Ölü Doğanlar

keskin rüzgarla kulağımı sıyıran bir mermi sesiçok uzaktan geldi, kalbimle gördümsıcak hiçbir şey kalmamış o topraklarda, kan hariçgözlerim hezimete uğradı şaşkınlığım karşısında ilk uyarı: şiir en iyi sırdaştırve fakat ne kadar ortak olabilir bir çocuğunortadoğudaki çığlıklarına… psikopat bir yamyamı bile yola getirebilirince ince, alttan alttan gelen kanun nağmelerikanunlara karşı ölümler hep kıldan inceincelik, annesi ölmüş …

Devamını oku

İki Sünnet Üç Farz

bir, aklın yolunda dinlenme tesisi kalptiruçmağa varsa da uçamaz önce kendinden vazgeçmeyenvicdan tümseğinden geçerken sızlamalıdır beyin amortisörleriarada bir duygu nabzı kontrol edilmesi gereken, kalptir iki, lafın belini doğrultan daima nezakettirkibir kişide durduğu gibi durmaz yürürit ürür kervan yine de caymaz istikametindeninsanı insana ısındıran ve battaniye gibi saran, nezakettir üç, Allah’ın hakkı kimsede kalmaz yorumsuzdurkulun gördüğü …

Devamını oku

Kum

Pes edip bir es verip sussalar daKonuşsam ben de biraz aşktanAh şu yanlış anlamak ve anlaşılmakNeleri bitirir de başlatmazTekrarı olmaz anıya dönüşenlerin Çekip vursam kendi başınalığımıGeceye mi sokağa mı dar odama mı çıksamAma bıraksalar da konuşsamVe sussalar her fırsatta dilini yutanlarBir kanıya varsam, kanasam Ha oldu ha olacak ha bitti haZahmet olmazsa nefes alabilir miyimEy …

Devamını oku

Mezar Taşı

Bütün hoşçakallar,Mezar taşlarında saklıdır.Kazınmıştır ince ince,Ama derin derin yazılmıştır. Mezar taşları gibidir hayatım,Mahcup, boynu bükük, sakin.Bir ırmak gibi sessizdir adımlarım,Bir fatihaya muhtaç gibidir lakin. Yağız Gönüler

Türk Şairi ve Babası

“Oturduk ve anlaştık:Şairler, babalarıyla konuşamayan insanlardır.”İbrahim Tenekeci Sadece bir yazar ya da şairin değil, tüm evlatların babalarıyla olan ilişkileri, sanki üzeri örtülmüş ve açmaya korkulmuş bir sandık gibidir. Sönük, sessiz ve pasif ilişkiler saklıdır bu sandıklarda. Bazen de bir kıyıda köşede kalmış, derin sevgi, kederli özlem ve müthiş bir saygı. Sandığı açıp neler var diye …

Devamını oku